Yasa koyucu dürüst değilse...
Gene "Anayasayı değiştirmeliyiz" demiş Sayın Cumhurbaşkanımız...
Bu sözün Türkiye'de hiçbir kıymeti harbiyesi yok. Neden biliyor musunuz? Anayasayı değiştirsek de değiştirmesek de herkes bildiğini okuyor da ondan.
Hatırlayın...
AB'ye gireceğiz diye 1982 anayasasının 70'den fazla maddesini kendileri değiştirdiler. O günlerde her ay mutlaka bir AB ülkesine gidiyor, çeşitli anlaşmalar imzalıyorduk...
N'oldu sonunda?
"Fiili durum yarattık" denildi ve anayasa o "yarattık" denilen fiili durum sonucunda yerle bir oldu.
Halen daha pek çok maddesini, işlerine geldiği gibi uyguluyorlar.
Varsayalım, yenisini yaptık...
Ne değişecek?
Diyeceksiniz ki yenisini kendileri yapacak. Dolayısı ile istedikleri gibi anayasa olur. Haliyle kendilerine tezat olmayacaklarına göre harfiyen uyarlar.
Hayır...
Uymazlar.
Çünkü yapacakları anayasa bugünün şartlarından ortaya çıkmış olacaktır. İleride bir bakmışsınız bambaşka bir durum ortaya çıkmış ve o yeni anayasanın maddeleri işlerine gelmiyor?
Bu durumda sizce ne olur?
Cevabı çok basit: "Yaptıkları yapacaklarının göstergesi olacağından" onu da bir yolunu bulup yeni ortaya çıkan fiili duruma heba ederler...
Oldum olası bu siyaset erbabının anayasacılığına hiç inanmadım.
Kendisi demokrat olmayan Bahçeli'nin anayasa yapmaya kalkmasından daha abes ne olabilir. Mum dibine ışımıyor ama hepimizi aydınlatacağını söylüyor...
Gene diyeceksiniz ki "orada yanlışın var."
Derim ki: Nasıl?
Meral Akşener FETÖ'cü... Partiyi korumak için mecburen demokrasi dışına çıkmak zorunda kalıyor...
Allah Allah...
Madem öyle, hazır hükümetle ilişkileri de yerindeyken Akşener'in şu FETÖ belgelerini ortaya neden koymuyor?
Efendim Meral Akşener konuşmalarında darbecilerin darbeye giriştikleri akşam TRT'de okuttukları bildiride kendilerini tanımladıkları "yurtta sulh" lafını darbeden önce çok kullanmış...
Belge bu mu?
Arkadaş!..
Eğer "belge budur" diyorsan kusura bakma buna kargalar bile güler... Belgenin ne olduğunu bilmeyenler varsa bunu onlara yutturabilirsiniz. Ancak belgenin ne olduğunu bilenlere yutturamazsınız. Eğer belgeleyip ortaya koyarlarsa biz neden MHP liderini suçlayalım...
Delirdik mi?
Aklımızı mı yitirdik?
MHP düşmanı mıyız?
Asla!..
Yönetimde çıkarcılığın; bencilliğin, kötülüğün adalet duygusundan, vicdandan, değerlerden ve yurttaşlık bilincinden öne geçtiği bir ortamda, kimse gerçek anlamda ülkeyi düşünmüyor demektir. Böyle bir ortamda politikacının temel amacı devlet, halk ve yurttaş değil kendisidir. Çünkü çıkar, değerlerin önüne geçmiştir.
Öyle ise yetersizler anayasa yapmasın. Onların yapacağı anayasadan ortaya toplumsal beklentileri karşılayacak salt adalet, hak ve toplumsal huzur çıkmaz...
Kendileri huzursuzluk yaratan, kendileri bölen, ayıran, ötekileştiren insanlar, nasıl barış huzur, adalet getirebilir?
Bu sebepledir ki siyaset; önce erdemli olmayı başarmak, örnek olmak, bölünen milleti, Edebali'nin söylediği gibi "bütünlemek", haksızlığın yerine hakkı, namussuzluğun yerine namusu, ahlaksızlığın yerine ahlakı, adam kayırmanın yerine işi ehline vermeyi gerçekleştirmek zorundadır.
Var mı böyle bir manzara benim ülkemde?
Yok...
Öyle ise anayasa yapacakların siyasal güçleri ve yetkileri olabilir ama anayasa yapmaları ahlaki değil...