Umudumuz Lozan'da... Gaz çıkaracağız petrol çıkaracağız

Mardin''de petrol bulunduğu müjdesini aldık. Aç karnımıza birkaç lokma "umut" girdi. Arkası gelecek, demiştim. Karadeniz''de sondaj yapıldı, denildiğine göre, rezerv bulundu. Büyük törenler düzenlendi. Ne müjde ne müjde! Belki Reis Beyimiz bir cuma namazı sonrası "Gaz çıkardık." diyecektir!

Yine "Herhâlde!" diyeyim. (Ara not: "Herhâlde" Böyle birleşik yazılırsa "ihtimal"i, "her hâlde" yazılırsa kesinliği gösterir. Dikkatimi bir şey çekti. Osmanlı yazısıyla yazılmış metinlerde "ihtimal"i gösteren "herhâlde"ye rastlamadım. Önce dikkat etmemiş, birleşik okuyup geçmiş, hatta öyle çevirmiştim. Sonra cümle üzerinde durunca, "ihtimal"in değil; kesinliğin ifade edildiğini fark ettim. Belki de benim okuduğum metinlerde öyledir. Çok sayfa elimden geçtiği için pek yanıldığımı düşünmüyorum. Metinler üzerinde çalışan akademisyenlerimiz farklı yorum getirebilirler.)

Biz "gaz" müjdesini beklerken, bir başka "müjde" Afyonkarahisar''dan geldi. Belediye Başkanı Mehmet Zeybek, "Lozan Antlaşması 2023''te bitecek, biz de petrole kavuşacağız!" diyor.

Ey halkım! 2023''e ne kaldı ki? Sıkın dişinizi.

"Lozan ne alâka?" diyeceksiniz. Önce Başkanı dinleyelim:

"Rus bilim adamı ''Türkiye petrol okyanusunun üzerinde oturuyor.'' diyor ama maalesef bu anlaşmalar ile elimiz ayağımız bağlanmış, yer altı zenginliklerimizi çıkaramaz hale gelmişiz. 15 yıl önce Şuhut ilçesi Kayabelen Köyü''nde gravite değeri çok yüksek petrol bulundu. Ancak Lozan Antlaşması yüzünden çıkarıp işletemiyorsun. Şu anda kapalı olan bir beton firmasının müdürü ''Her birine 25''er tonluk kapak yaparak üzerlerini örttük.'' dedi. İnşallah tüm dünyanın çırpınışı 2023''ü bu ülkeye, bu ülkeyi seven insanlara yaşatmayalım tek mücadeleleri bu. Yoksa Tayyip başta kalmış, AK Parti iktidar kalmış onların umurunda değil." (Nail Azbay, Afyon Postası, 14 Aralık 2021)

Lozan Antlaşması''nın bir görünen tarafı, bir de görünmeye tarafı olduğunu belli kesimler söyler durur. Bu kesimler: "İslâmcı", "Osmanlıcı", "Vahîdettinci"... "Atatürk" deyince şakak damarları kabarır!

Lozan Antlaşması''nın bir süresi olmadığı gibi, gizli antlaşması da yok. Şimdi her şey ellerinde. Böyle bir şey olsaydı,"Sizin Atatürk''ünüz, ''Git İsmet, Lozan''da bizi sat gel!'' dedi. İşte, kimsenin bilmediği gizli metin!" derlerdi.

(Mustafa Kemal''e karşı temel kaynakları "Hayat ve Hatıratım"ın yazarı Dr. Rıza Nur, Lozan''da İsmet İnönü''den sonra ikinci murahhastı. Bütün belgeler elinden geçti. Eğer böyle gizli antlaşma olsaydı, 30 yıl sonra açıklansın, diye British Museum''a emanet ettiği belirtilen bu hatıralarında her şeyi ortaya dökerdi. Lozan hakkında "Benim dediklerim..." kabilinden sözler eder ama, garazınadır; belge ortaya koyamaz.)

Dr. Mahfi Eğilmez, iktisatçı, eski Hazine Müsteşarı. Lozan Antlaşması''nın 100 yıllık süresini ve gizli maddeleri araştırdı:

"Lozan Antlaşması metnine ilişkin incelememizde; antlaşmanın süreli olduğuna ilişkin hiçbir düzenleme olmadığını gördük. (...) Elimizde gizli metin vb.. olmadığı için doğal kaynaklarımızı arayıp aramadığımızı analiz etmeye giriştik. En kritik üç kaynak olan bor, ham petrol ve doğal gazı örnek olarak seçip devletin resmî raporlarından konuyu araştırdık. (...) Doğal kaynaklarımızı yeterince arıyoruz... / Ve sonuçta bu iddianın sadece bir şehir efsanesinden ibaret olduğunu kanıtlamış ve tarihin çöplüğüne atmış olduk." . ("Lozan Antlaşması 2023''de Bitecek, Biz de Madenlerimizi Çıkarabileceğiz", https://www.mahfiegilmez.com.)

Yazarın Diğer Yazıları