Türkiye birilerinin değil; hepimizin!

Şu virüs günlerinde herkes mesuliyetini bilmeli, yerini bilmeli, kelimelerini seçerek konuşmalı. Ama öyle olmuyor.

R. T. Erdoğan'ın muhalif belediye başkanları için, "FETÖ-PKK" benzetmesine kadar gitmesi, politik hesabın insanı nasıl hırslandırdığına bir örnek. Böyle örnekler, siyasî tarihimizde hep görülmüştür.

Ak Partili belediye başkanları içinde, ne yaptığını pek bilmiyorum ama muhaliflerin de icraatını takdir ettiği, Saray'ın standartlarına uymayan programlara dahi çıkma cesaretini gösteren Gaziantep Belediye Başkanı Fatma Şahin hiç beklemediği bir anda Reis'le ters düştü.

Bildiğiniz gibi, bizde yazdık, R. T. Erdoğan, "Aslî işlerini yürütemeyen CHP'li belediyelerin giriştikleri bu tür faaliyetlerin amacı şov yapmaktır. Bunlar FETÖ ve PKK tarafındaki örgütler tarafından da denenmişti. Sorun ekmek dağıtmak değil, bunu şehirdeki diğer faaliyetlerle uyumsuz, plansız yapmaktır. Sorun herhangi bir konuda farklı düşünmek değil, yalan söylemektir." demiş, siyasî tarih araştırıcılarına eşsiz malzeme vermişti.

Fatma Şahin, iş kesafetinden olacak, Reis'in bu sözlerini dinleme fırsatı bulamadığı gibi, tartışmalardan da haberdar olmamış, çıktığı "Yavuz Oğhan'la Bidebunudinle" programında, R. T. Erdoğan'ın adı verilmeden "FETÖ-PKK" benzetmesi sorulunca ""Halkın oyuyla seçilmiş belediye başkanlarımız. Yol ve yöntemlerimiz farklı olsa da oturulur konuşulur. Ki zaten söylendiğinde de böyle bir benzetme üzerinden gidilmedi, genelleştirme üzerinden gidildi. Çok bilmiyorum ama böyle bir ifadeyi doğru bulmuyorum." demişti.

Fatma Şahin, akıl ve mantık sahibi herkesin vereceği cevabı vermişti. Burada "çok bilmiyorum ama..." ifadesine dikkat. Saray, bu sözlerini lehine düşünerek, Fatma Hanım'ı kara listeye yazmaz; ama çok kızar. "İnsan liderinin sözünden nasıl haberdar olmaz, nutkunu nasıl dinlemez." der, yine bir "mim" koyar.

Gazeteci gazeteciğini yapar, karşısındakini boşluğa düşürmek ister. Şunu merak ettim. Gazeteci, o sıra "Bu sözü Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan söylemişti." deseydi, Fatma Şahin'in nasıl şaşıracağını tahmin edersiniz. Gazeteci nezaket göstermiş, Fatma Hanım'ın zorda kalmasının önüne geçmiş.

Fatma Şahin'e, sonra, Reis'le ters düştüğü hatırlatılmış olmalı ki, hemen bir tivit attı, kendisini Saray nezdinde affettirmenin yolunu aradı:

"Bir radyo ve YouTube kanalında Sayın Cumhurbaşkanımızın adı anılmadan sorulan soruya verdiğim cevap, sanki Cumhurbaşkanımızın görüşlerine karşı ifadeler gibi yansıtıldı. Konuşmamın tamamı dinlendiğinde asla böyle bir niyetin olmadığı açıkça görülecektir.

Cumhurbaşkanımızın, salgınla ilgili tedbirlerin belirli bir planlamayla yürütülmesi gerektiğini belirten ifadeleri bizim çalışmalarımızın da odağını oluşturmaktadır. Bir AK Partili olarak Cumhurbaşkanımızın belirlediği politikalara aykırı beyanda bulunmamız söz konusu olamaz."

Fatma Hanım, tivitinde, sorunun özünü dikkate almıyor, standart cevap veriyor.

Hanımefendi aynı zamanda Türkiye Belediyeler Birliği başkanıdır. Muhalif belediyelerin, politik sebeplerden atıl bırakılmak istenmesine karşı da tavrını belirlemesi gerekir.

"FETÖ-PKK" benzetmesi belediye başkanlarına karşı bir tavır değil; bu belediye başkanlarını seçen halka karşı da bir tavır olduğunu düşünmeliyiz.

Türkiye birilerinin değil; hepimizin... Kimse kendisini "insan üstü" görmemelidir.

dfs-004-001-011-001-001.jpg

Yazarın Diğer Yazıları