Türk olmaktan kurtulmak!

Başbakan Recep T. Eardoğan bir gün gecikmeli yapılan Ak Parti’nin grup toplantısında, 1950 öncesi Türkiye şartlarını getirdi, bugüne tatbik etti. “Yeni CHP” müflis CHP’dir ama şu gerçeğin altını da çizmek lâzım: 1950’nin öncesini şimdiki CHP’ye tatbiki tekâmül etmiş fikrin mahsûlü değildir. Burada kasıt Cumhuriyet’in ilk yıllarını mahkûm etmektir. Tenkidin anlamının bu olmadığını bilmek lâzım. Elbette bugünden bakarak o dönemin bazı arızalarını çıkarabilirsin ama toptan mahkûmiyet kasıtlıdır ve şuuraltındaki çok tehlikeli fikirlerin hayata geçirilmesi için zemin hazırlamaktır.
Recep T. Erdoğan’ın danışmanları fikren câmid! “Toprak”la, “ateş” arasında “asabiyet” farkı aramak, “ırkçılığı” getirip Hz. Âdem ile “Şeytan”a bağlamak nasıl bir akıl yürütmedir? Donmuşluk değil de nedir!
(Bu arada: Prof. Dr. Hayrettin Karaman’ın “İslâm milleti” tarifi, bütün fikrinin iflâsının ilânıdır. 700 sene önce yaşamış büyük âlim İbn Haldun’dan bu tarafa geçen zamanda, İslâm dünyasında ilim o kadar geriye gitmiş ki, en ünlü fıkıh âlimimiz gösterilen H. Karaman, “millet” i işlerken İbn Haldun’un semtine uğramayı bırakın, kıyısından bile geçmiyor/geçemiyor. İnsanlar analitik düşünemeyince, “kalıp” imdatlarına yetişiyor!. Yeni Şafak’da 27 Ocak 2013’te çıkan yazısı üzerinde ayrıca duracağım ve Mehmet Âkif’in, etnik grupları onun anlamak istediği manada sıralamadığını ve “Türk” le neyi ifade ettiğini hem de istatistikî olarak -tekrar- ortaya koyacağım!)

***


R. T. Erdoğan, grup konuşmasında, Yeni Anayasa’nın mart ayına kadar sonuçlandırılmasını beklediğini ve eğer mümkün olmazsa parti olarak yollarına devam edeceklerini, referanduma gidebileceklerini söyledi. Burada maksat “Türk” lafzını silinmesi... (AKP’nin İstanbul İl Başkanı Aziz Babuşçu, “Ak Parti iktidarından önce Hepimiz Türk’tük” demek suretiyle “Ak Parti ile hepimiz Türk olmaktan kurtulduk!” demeye getirmiştir. A. Babuşçu’nun bu sözünün te’vili mümkün değildir; kıvırmaya kalkmasın! Ak Parti’nin başındakilerin bâtınını ortaya koymuştur. Maksatlarını takiyyeye bile artık gerek duymuyorlar.)
Ey ümmet-i müslimîn! Ey millî aydınlar! Uyanın! Türk hedefte!
Onun için kaç gündür “uyanış” için yazıyorum: Türkiye Günlüğü’ndeki makalelerden bahsetmem ve “Anadolu mayası”nın bozulmak istendiğini belirtmem (“Anadolu mayası” o dergide işlenmişti.) biraz da aktif olduğunu bildiğim ve öncülük yapacağına inandığım Dr. Mustafa Çalık Bey’i harekete geçirmekti. (Derginin kurucusu ve sahibi odur!). Dostumuza telefon ettim; ancak, ertesi günü görüşebildik. Meğer beşinci çocuğu dünyaya gelmiş. (Mustafa Bey beş çocuğu farz görüyor!) Allah analı-babalı büyütsün. Mustafa Çalık Bey’le ne konuştuk? Yer bitti. Yarın devam.

Yazarın Diğer Yazıları