TİP-HDP-CHP derken (1)
24 Haziran seçimlerine giderken birilerinin ağzından duyduk... "Kürt seçmen" beri, "Kürt seçmen" ileri... İnsanlığımızdan utanır hâle geldik. Kim "Kürt seçmen" demişse, bile bile PKK'ya göz kırpmıştır, bile bile tuzağa düşmüştür.
Size öyle bir örnek vereceğim ki şaşırıp kalacaksınız...
Prof. Dr. Kadir Cangızbay'ın, "27 Mayıs: Askerler ve "Siviller" başlıklı uzun makalesini okurken, çarpıcı bir bölüm karşıma çıktı.
İsmet İnönü, zamanında neden "ortanın solu"nda olduklarını söylemişti? Cevabı bu makalede:
"1965 seçimlerinin hemen öncesinde İsmet Paşa zaten 40 yıldır 'ortanın solu'nda olduklarını ilan etmiş, tabiî böyle söylemekle ilk defa seçimlere girecek TİP'in oylarını kapmayı hedeflemiştir. Ancak sonuç büyük bir başarısızlık olur: Solun oylarını kapamadığı gibi, oy da kaybeder, hem de yüzde 7 civarında. Millî bakiyenin kaldırılmasının verdiği sonuç ise şöyle özetlenebilir: 1969 seçimlerinde oyumuz boşa gidecek kaygısıyla solun bir bölümü 'ehven-i şer'dir diyerek CHP'yi seçerken, seçmenin bir bölümü de 'sola kaydı' diyerek, CHP'nin eski genel sekreteri ve tarihimizin gördüğü en ağzı köpüklü anti-komünisti Turhan Feyzioğlu'nun Güven Partisi'ne yönelir. TİP'in oylarındaki düşüş çok azdır; ancak milletvekili sayısı 15'den 2'ye düşerken, sol/sosyalist mücadelenin legal çerçevede yapılmasını oportünizm olarak nitelendirip illegal/silahlı pratiği yüceltenler sol içinde ağırlık kazanıp TİP'in karşısına dikilirler. 60'lı yıllarda sol için legal alanın sıkı sıkıya dar olduğu açıktır; ancak, legal çerçeveyi tümüyle ikinci plana atmanın silahlı mücadeleyi tek yol hâline getirmesi ve sivil hayattan kotarılacak lojistik desteğin önünü kesmesi de mukadderdir ve bu yılların Türkiye'si 27 Mayıs darbecilerinin muzaffer olmanın ötesinde, silahlı müdahalenin toplumu ileri götürmenin neredeyse tek yolu olduğu inancını okur-yazar takımı arasında yeniden kökleştirip yaygınlaştırdığı bir ülkedir." (Kadir Cangızbay, "27 Mayıs: Askerler ve "Siviller", 27 Mayıs: Bir Darbenin Anatomisi-Resmî Tarih Tartışmaları-9, Özgür Üniversite Yayınları, 2010).
İsmet İnönü, bunca tecrübesine rağmen solun asıl sahibi dururken, kendilerine oy verilmeyeceğini bilmemesi mümkün mü? Sol neden CHP'yi tercih etsin ki... Ama TİP tutturamayınca, o zaman TİP zihniyetini CHPP içinde yuvalandırmışlar ve asıl soldaki Ecevit'i, İsmet İnönü'nün karşısına dikip genel başkanlığı aldırmışlardı. (14 Mayıs 1972 Kongresi.)
Ne diyordu -Türkeş'in hitabıyla- "Bay Ecevit": "Che Guevera'ların, Castro'ların eyleme giriştiği ülkelerde bizim devrimcilerin eli altındaki bu olanaklardan hiçbiri yoktu. (...) Anahtarı devrimcilerin elinde olmayan o kapıları açmak için yüklenmek gerekirdi. Kapıları kırmak gerekirdi. Bizde ise, kapılar kilitli değildi. Tokmağını çevirince açılabilir."
Tokmağı çevirmek için öyle kan akıttılar ki...
Marxist PKK ortaya çıkınca TİP'in yerini HDP/PKK aldı. Solun umudu PKK oldu. CHP'nin C. Başkanı adayı Muharrem İnce, "Kürt seçmen" deyip durdu. Bununla yetinmedi, konfederasyon kurmuşuz sanki, konfederasyonun başı kendisi olacak, federasyonun diğer kanadından bir "Kürt"ü C. Başkanı yardımcısı yapacak!
CHP içindeki sol, kendi partisine değil, HDP/PKK'ya oy verdi. CHP yönetimi, at gözlüklerini çıkarıp nerede hata yaptığını düşünmeli. (Yarın devam.)