Taliban İslâmın neresinde?

Taliban sözcüsü ne kadar şirin konuşuyor, değil mi? Sözcü Zabibullah Mücahid Kâbil''de ilk basın toplantısını düzenledi ve herkese gülücükler dağıttı:

- Bize karşı savaşan herkesi affettik. Herhangi bir çatışmayı, herhangi bir savaşı tekrarlamak istemiyoruz.

- Bizim kimseyle herhangi bir düşmanlığımız veya husumetimiz yok. Biz barış içinde yaşamak istiyoruz. Herhangi bir iç düşman ve herhangi bir dış düşman istemiyoruz.

- Medya yayınlarında şeriata aykırı bir şey varsa bunlara izin verilmeyecek. İslâma göre yayın yapma hürriyetine sahip olabilecekler.

- Kadınlar işe gidecek, eğitim alabilecek. Ancak, her hareketleri şeriat içinde! Kadınlara hakları "İslâmî temelde" sağlanacak.

Taliban 1996-2001 arası yönetimdeyken uygulamaların halkı nasıl yıldırdığını görüp bundan ders çıkarmış olabilir.

Taliban sözcüsü, sık sık "şeriat" vurgusu yapıyor.

Beş yıllık iktidarlarındaki uygulama da "şeriat"ın gereği görülüyordu. Burada daha önce yazdım. İslâmla hiç alakası olmayan uygulamalar, kelle kesmeler, kol kesmeler, kadınları eve hapsetmeler, istediklerini alıp götürmeler, birkaç evlilik, kadınları "köle/cariye" görmeler.

Şeriat anlayışları kendilerince... Kur''ân''la, bunların uygulamalarıyla hiçbir bağ kuramazsınız.

Taliban, adına "İslâm" dedikleri yeni bir din icat etmiştir ve uygulamıştır.

Bizde ilim tahsil etmiş kişiler, meselâ Prof. Dr. Mehmet Boynukalın, Taliban uygulamalarının kendisinin incelediği, tahlil ettiği İslâmla hiçbir alâkası olmadığını bildiği hâlde, alkışlıyorsa, Türkiye adına çekinmeliyiz ve ihtiyatı elden bırakmamalıyız. İki makale hatırlatacağım. Birincisi Prof. Dr. Mehmet Ali Büyükkara''nın. İslâm açısından Taliban''ı ilk inceleyen ilahiyatçı: "Bir İnanç ve İmaj Sorunu Olarak İslam''ın ''Taliban''cası", Günümüz İnanç Problemleri: İlahiyat Fakülteleri Kelam Anabilim Dalı Sempozyumu, Erzurum 2001).

Bu ilâhiyatçımız, sonra Taliban belki düzelmiştir, havasına girip içten içe umut taşısa da önceki tespitleri önemli.

İkinci makale Dr. Akbarshah Ahmedi''nin. Okuyalım:

"Taliban ısrarla İslami şiarları öne çıkararak hedeflerinin İslâmi bir düzen kurmak ve İslam şeriatını uygulamak olduğunu iddia etmektedir. Fakat onların dile getirdiği İslami şiarları ne kadar uygulayabildikleri tartışma konusudur. Çünkü birçok yerde Taliban''ın İslam adına yaptıklarının ya da Hanefi Fıkhı çerçevesindeki uygulamaların, İslam Hukuk Usulüyle örtüşmediği aşikârdır. Taliban, Müslüman âlimler arasında tartışmalı olan birtakım hususları bile, sanki âlimlerin üzerinde icma ettiği olmazsa olmaz ilkeler olarak algılamış ve bunları insanlara dayatarak zorunlu hale getirmiştir." (Akbarshah Ahmedi, "''Dinsel Şiddet''in Sosyo-Politik Kaynakları: Taliban Örneği", Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, S. 26 (2017/1)

(Prof. Dr. M. Boynukalın! Ekberşah Ahmedî''nin makalesinde daha ileri sözler var. Yer darlığından alamadım. İki makaleyi de zaten bilirsin. Madem Taliban''ın Afganistan''ı ele geçirmesinden büyük memnuniyet duyuyorsun, bu değerlendirmelere de itiraz etmen gerekir. Sana teklifim: Gel karşıma Yeniçağ TV''de konuşalım. Var mısın? Madem Taliban''ı alkışladın, o zaman İslâmdaki yerini de halka anlatacaksın.)

Yazarın Diğer Yazıları