"Ya tutarsa" hesabındaymışlar. Faiz indirimindeki asıl nedenlerden biri buymuş. Aslında iktidarın ısrarla uyguladığı "faiz indirimi" böyle bir stratejinin ürünüymüş.
Nasıl bir stratejinin?
Onlar da biliyormuş doların artacağını.
"Varsın artsın" diyorlarmış.
Çünkü dolar arttıkça, ithalat kısılacak, bu sayede iç piyasanın canlanmasını sağlayacaklarmış. Böylece yerli üretim artacakmış.
Yerli üretim artınca istihdam da artar diye düşünmüş olmalılar.
Bunun için Nasrettin Hoca misali "göle maya çalıyorlarmış."
Eğer ürettikleri bu politika tutarsa seçimlerde bunu kullanacaklar, "Görüyorsunuz" diyecekler halka. "Gene ne varsa bizde var. Türkiye''de üretimi artırdık. İşsizliği önlemeğe başladık. Haydi, verin oylarınızı…"
Ancak korktukları bir şey var.
Birincisi, göl maya tutmazsa ne olacak?
Önemli bir risk.
İkincisi, Türkiye''de her şey dolar karşısında küçülüp iyice ufaldıkça, emek ucuzun da ucuzu olacak. Bina, arazi gibi taşınmazlar da, doları, Euro''su olanlar için bedavanın da bedavası olacak.
Eğer hâlihazırdaki iktidar sahipleri, ortaya çıkardıkları bu ucuzluğu satabilirlerse, ülkenin kıymetlerini sata sata ekonomide çevirebilecekleri kadar yabancı para elde etmiş olacaklar.
Bunlar için Türkiye''nin millî varlığı hiç önemli değildir. Önemli olan iktidar olmak, iktidarda kalmak ve seçimi kazanmaktır.
Ya halk?
Halk nasıl olsa bir şekilde halledilir.
Önemli olan AKP''nin varlığı ve geleceği.
Öyle ise, ucuzlattıkları emeği yabancıya da, yerliye de köle pahasına satabilirler. Yeter ki para gelsin.
Bu stratejide ısrar etmelerinin temel sebebi bu imiş.
AKP''ye yakın kaynaklar da böyle söylüyor.
Korktukları bir şey daha var: O da, pahalı dolardan, orta gelir grubunu oluşturan geniş kalabalıkların olumsuz etkilenmesi. Doların artmasıyla piyasalarda meydana gelecek zam furyası, haliyle orta ve alt grupları daha fazla ezecek.
AKP, bu politikasıyla giderayak kurumakta olan "göle maya çalıyor"; başka bir ifade ile büyük bir siyasi riske giriyor.
Bu da ister istemez sandığa yansıyacak.
Yansıyacak da, nasıl yansıyacak?
Örneğin tüm tahminleri doğru çıksa ve gerçekten iç piyasada üretimi artırsalar, az çok istihdam sağlasalar iktidar sürelerini uzatabilirler mi?
Hiç sanmam.
Göl maya tutsa bile, yoğurdun tadı kesinlikle yenilir yutulur olmayacaktır. Ekşi olacaktır.
Çünkü düşük gelir düzeyindeki seçmen kitlesini fakirleştirecekleri gibi yetmeyip bir de yanına orta sınıfı ekleyecekler. Bu durumda Türkiye''nin göbeğinde kocaman bir çukur oluşacak. Ve kenarlarda üst gelir grupları ile sabit fikirli seçmen kalacak.
AKP, siyasi tarihten bütünüyle elini çekmeye niyetli değilse, kayıp etse bile gelecekte yeniden iktidar olmayı ümit ediyorsa, artık yasal kural düzen içinde, bilimin gösterdiği yolda kalmaya çalışmalıdır.
Herkes bilmelidir ki bu göl onların sandığı nitelik ve kalitede maya tutmaz. Çünkü süt kirli ve bozuk.
Eğer gerçekten yerli ve millî iseler, halkı daha fazla ezmeden, üzmeden, ağlatıp inletmeden aldıkları emaneti sahibine teslim etmelidirler.
