Beynimi yiyorlar anne! Ne oldu o ponçik başkan adaylarına?

Büyük bir çoğunluk beynini kullanmayı bıraktı ve sosyal medyadan düşünce yapısını şekillendirir hale geldi.

Kabul edelim ki, günümüzde sosyal medya platformları, yalnızca bireylerin iletişim kurduğu araçlar değil, aynı zamanda bilgi tüketim alışkanlıklarımızı ve hatta toplumun genel düşünce yapısını şekillendiren güçlü birer araç haline geldi.

İnsanlara davranış biçimleri, fanatiklik, şiddet eğilimleri, siyasi parti seçme aracı, kime oy vereceğimizi belirleme platformu...

Televizyonun yeri kalmadı hayatlarımızda! Yeni manipülasyon aracı artık sadece sosyal medya!

*

İnsanoğlunun tembellik içgüdüsü belki de en ölümcül raddelere varmış durumda. Artık herhangi bir toplulukta robotlaşmış insanlara denk gelmemek neredeyse imkansız gibi...

Sanki bir bilim-kurgu filminin içindeyiz!

Neler yaşadığını veya yaşattığını bilmeyen robotumsu insan kalabalıkları farkında olmadan tamamen aynı kodlanıyor.

Bunun temel sebebi ise, sosyal medya algoritmalarının toplumlara olan etkisi ve yadsınamaz manipülasyon gücü...

Yani herkesin anlayacağı şekilde konuşmak gerekirse; sosyal medyanın fikirleri artık toplumlardaki her bireyin fikri haline geldi.

*

Sosyal medya algoritmaları kullanıcı davranış ve biçimlerine direkt etki ediyor. Haberlerin veya içeriklerin sosyal medya platformlarında temel görüşler oluşturmasının kötü yanları kadar iyi yanları da var tabi.

Belli başlı örneklerle bireyler ve toplumlar üzerindeki etkilerden bazı örneklerle konuyu derinleştirelim...

*

Kadına, çocuğa, havyana şiddet...

Kadına, çocuğa, hayvana şiddeti huy edinmiş bazı insanlar malumunuzdur. Bu insanların bazıları için sosyal medya algoritmalarıyla karşılarına çıkan şiddeti kınayan, empati yapmayı sağlayan içerikler belki sosyal medyanın en iyi taraflarından. İnsanların kendilerini sorgulayıp belki de etik düzene uymaları için bir şans!

Keza ırkçılık, tacizler, tecavüzler, cinayetler, trafik kuralları, vs...

Her ne kadar toplumun düşünce yapısına yeni tohumlar atılsa da, bunların önüne geçebilecekse eğer, sosyal medya insanlığı istediği gibi kullansın kukla gibi...

(Örnekler çoğaltılabilir)

*

Ama biliyoruz ki bazı iyi olan yüklemelerden çok, kötü yüklemeler var! Bir yandan şiddet önleyici bir pozisyon alınırken, diğer yandan daha çok şiddet eğilimi katan içerikler...

Şiddet körükleyici kavgalar izlediniz mi?

Hız limitlerine uymayan tehlikeli araba yarışları da ilgi çekiyor...

Peki herhangi bir içerikte ırkçılığınız hiç körüklendi mi?

Sosyal medyadakilere benzer söylemler yüzünden başka takımı tutan arkadaşlarınızla gerginlik yaşıyor musunuz?

En vurucuları geliyor...

Ekonomik planlarınızı, siyasi parti görüşlerinizi ve hatta kime oy vereceğinizi sosyal medyadan etkilenerek mi veriyorsunuz?

(Örnekler çoğaltılabilir)

*

Siyasi partilerin seçim zamanlarına yakın popülerleşen belediye başkanları birer birer yok oldu farkındasınızdır.

Elinde reklamını sosyal medyadan yapacak gücü olan veya yetenekli ekipleri olanlar ön plana çıkıyor.

Sonra seçim zamanı geçince, ortada ne bir çocuk başı okşanır, ne esnaf gezilip hal hatır sorulur, ne de hayvanlara barınak yapılır...

Sahiden ne oldu o ponçik başkan adaylarına?

*

İşte algoritmalar böylece sizin karşınıza yeri gelir sosyal medyayı iyi yönetmeyi bileni yada yönetebilecek gücü olanı çıkarır.

Ve algı oyunu başlar...

Artık dost meclisinde konuşulanlar sosyal medyada gördükleriniz ve okuduklarınızdır.

Düşünme, irdeleme, algılama azalır ve kurgular gerekmiş gibi dost meclisinde başkalarına yansır.

Konuşan aslında konuşan değildir, yeniden paylaşan bir araca dönüşmüştür.

*

Ve en anlaşılır bir örnekle bu durumu futbol üzerinden anlatalım;

Tuttuğunuz takımın maçının ertesi gün işe gittiğinizde, rakip takım taraftarı arkadaşını bütün gece sosyal medyayı takip etmiştir...

Size söylediği her anekdot sosyal medyadaki cümlelerle dahi aynıdır... Tüm değerlendirmeler!

Ama asıl problem; sizin de savunmalarınız eğer sosyal medyadan yala yut ise ortaya çıkar.

Sosyal medya, artık bir spor mücadelesini dahi kendi görüşlerinizle yorumlayamayacak hale getirdiyse sizi, dikkat edin! Artık siz bir sosyal medya kuklası veya kölesi olmuş olabilirsiniz.

*
Ve son olarak 'Korkuyorum anne' diyen Yaşar Kurt...

O şarkısında televizyonun manipülasyonu ile siyasilerin seçilme yarışına dair çok şey anlatmıştı...

Şimdi bunun bir de sosyal medya versiyonunun gelmesi gerekecek sanırım...

Yazarın Diğer Yazıları