Siyasal kitle davranışlarında kültürün işlevi var mıdır?
Vardır.
İnsan hangi davranışlarını kültürden alır ve ona göre davranır?
Öğrenilmiş tüm davranışları kültürün eseridir.
Sadece refleksif davranışılar biyolojiktir ve doğuştandır. Geriye kalan hangi davranışınız olursa olsun tamamı öğrenilmiş davranışlardır. Ve elbette kültüreldir.
Eğitimin öteki adı "kasıtlı kültürlemedir." Gökalp'in "hars" olarak anlamlandırdığı kültür ise daha çok gelenekleri, örf ve adetleri ifade eder. Bu sebepledir ki siyasal davranışların tamamı öğrenilmiş davranışlardır ve kültürel temelleri vardır.
Gelişmelere bakın lütfen...
Son dönem siyasette yaşanan "siyasal mirasçılar" ve onların siyasal davranışları neyi ifade ediyor?
Erbakan'ın oğlu..
Türkeş'in oğlu...
Geçmişte Menderes'in oğlu...
İnönü'nün oğlu...
Erdoğan'ın Tek adam yönetimi istekliliği..
Bu kültürel damarın beslediği totaliterleşmeler..
Batı'dan modellediğimiz halde asla batılı normlara ulaşamayın parlamenter sistemin bize özgülüğü ve benzerleri..
Hepsinin temelinde kültür var..
Osmanlı sarayına bak...
Entrikaları bir kenara yaz..
Oğullar ile babaları kıyasla.
Getir olup-bitenleri bugün ile ilişkilendir.
Ne görüyorsun?
Çok benziyor değil mi? Siyasetin doğasında aynı felsefe var.. Dolayısı ile davranışlar da benzer.
Mesela Tuğrul Türkeş ne diyor?
"Miras benim değil mi istediğim gibi yerim."
Siyasal mirası, arazi, mal mülk gibi alınır satılır sanıyor ve "benim değil mi istersem yerim" diyor...
İlginç..
Babasına bakarak oğlunu iktidar yapsak büyük hayal kırıklıkları yaşarız...
Tarihte öyle olmadı mı?..
Erbakan sayfasına geçelim..
AKP ile kurulacak bir ittifaka önce kurmay milli görüş kadrosu itiraz ediyor.. "Onu vekil yaparsanız biz yokuz..."
Niye yoksunuz?
Çünkü Fatih milletvekili olur da bir gün gelir partiyi ele geçirirse ne olur?
Allah göstermesin...
Öbürleri; AKP ne düşünüyor? "Erbakan'ın oğlunu alırsak onunla birlikte seçmen kitlesini de devşiririz. Böylece iktidarımız sürer.."
Siyasetin babadan oğula geçecek bir miras gibi algılanması bizim kültürde ve genel olarak da doğu kültüründe var..
Batıda?
Onlarda yok.. Onlar birey... Herkes kendisiyle sınırlıdır ve her bir birey yaptığı, başardığı kadarıyla önemli ve saygındır..
Doğuda ise babalar başarılı, oğullar ise miras yedidir.. Ve pek çok kere süper başarılı babaların son derece başarısız oğulları yüzünden devlet zarar görmektedir.
Dikkatinizi çekerim: Olayda entrika, arkadan dolanma vardır ve yine sarayla ilintilidir... Şarkın bir yüzü de işte budur..
Ortak paydaları nedir biliyor musunuz?
Bulundukları yeri başkalarına borçlu olmaları.
Ya kendileri? Onların başarısı?
Kayda değer tarihe geçecek bir başarı ortaya koydukları söylenemez...
Bizde siyaset, şunun oğlu, ötekinin dostu, berikinin en yakını gibi değerler (kültür) üzerinden yürüyor.. Ahlak, adalet, hukuk, insanlık gibi değerler üzerinden yürüdüğünde durum değişecektir.