'Seri katil'... Birine ceza birine ödül!
R.T. Erdoğan, Putin''le Soçi''de baş başa görüştü. Dönüşte mutat tayyare muhabbetinde "yandaş" gazetecilere açıklamalarda bulundu.
"Niye yandaş gazeteciler?" sorusu defalarca soruldu. "Berideki gazeteciler", "ötedeki gazeteciler" ayırımı, bilmiyorum, Avrupa Birliği ülkelerinde var mı? AB''ye girmek için defalarca kapı çaldık ya... Onun için soruyorum.
AB''de, belki devleti yönetenler, özel röportajlarını kendilerini destekleyenlere verirler ama toplantılarında, gezilerinde sadece "yandaş" olacak, demiyorlardır. Deseler büyük yaygara kopar.
Bir ülkede demokrasi varsa, muhalifler kanunların çizdiği çerçevede, olacaktır. Ama görüyoruz ki, kanunlar hiçe sayılarak sadece kendilerini destekleyenlere habercilikte yol açılıyor. Hatırlatırız... Bindikleri uçağın masrafları kendilerini desteklemeyen gazetecilerin de cebinden çıkıyor. Öyle sanıyorum ki, çok insan buğz ediyordur, benden aldıklarınız zehir zıkkım olsun, diyordur.
Bir not daha ekleyeceğim. Uçak içinde fotoğrafta, o hanımı gördüm. Solda en baştaydı. O hanımın adı bu köşede arada bir geçer. "Hilâl K." dersem, kim olduğunu anlarsınız. Saray''ın çok itibar ettiği biri. Şimdi hapiste tutulan Selahattin Demirtaş''ı referans göstererek bayrağımızı paçavraya çevirmek istemiş, "Türk bayrağı" demeyelim, "devlet bayrağı" diyelim, diye ötmüştü. "Türk bayrağı"nı reddeden adam hapiste tutuluyor, ondan akıl alana bütün kapıları açıyor.
CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu''na neden hapis cezası verildi? Cezasının biri "Türkiye Cumhuriyeti Devleti''ni alenen aşağılamak" suçundan: 1 yıl 8 ay hapis. Devlete "katil" dediği üç tivitten birini vereceğim: "Devlet katil değil seri katil.." (11 Mart 2014)
Hilâl K.''nın da aynı ifadelerle tiviti var: "Diyorlar ki ''Devlete katil deme. Olur ''seri katil''" (20 Ağustos 2010)
Hilâl K.''nın tivitinin C. Kaftancıoğlu''nun tivitinden ne farkı var? Biri ceza alıyor, diğeri mükâfatlandırılıyor.
Ekşi Sözlük''te, 29.03.2013''çıkan şu ironik not tam isabet:
"hilal kaplan akil insanlar komisyonunda yer kapmak için bence iyi start aldı. türk kelimesini kaldırıyorsun, devlet diyerek gözleri akp''den uzaklaştırıyorsun, milliyetçilik ile çok uzak bir noktaya düşüyorsun. o kadar akıllı bir çıkış ki, şöyle söyleyeyim bugün ertuğrul özkök hürriyet''ten ayrılsa başbakanın [R. T. Erdoğan] ''yerine geçsin'' diyebileceği üç isimden biri hilal kaplan olurdu. / kendisini tebrik ediyor, türk bayrağına ''ay-yıldızlı kırmızı bez'' densin diyerek öneri sunuyorum. saygılarımla."
"Âkil İnsanlar" biliyorsunuz, "Çözülme" döneminde, PKK''nın nasıl "şirin" bir örgüt olduğunu, Türkiye''nin dört bir tarafında anlatması için Abdullah Öcalan''ın ısrarlı tavsiyesiyle kurulmuştu.
A. Öcalan, hakikaten okuyan bir yıkıcı, bölücü. Meselâ Ziya Gökalp''ın "Türkler ve Kürtler" makalesini biliyordu ve tamamına katıldığını söylemişti. Tamamen katılan insan neden silaha sarılır? O da ayrı bir mesele.
A. Öcalan''ın Mondros Mütarekesi''nden sonra halkı yatıştırmak için Damat Ferit Hükûmeti''nin, İngilizlerin izniyle, kurdurduğu "Âkil İnsanlar" karşılığı diyebileceğimiz "Hey''et-i Nasiha"dan muhakkak haberi vardı ki, kendi lehlerine birer heyet kurulmasını istemişti. Hilal K. da bu heyete alınmıştı. ("Tarihimizdeki İşbirlikçiler" seri yazımız girilip okunabilir.)
Ekşi Sözlük''te, Ertuğrul Özkök Hürriyet''ten ayrılırsa yerine geçmesinin isteneceği yazılı. Benzeri oldu. Sabah gazetesine terfi ettirildiği gibi, TRT''nin yönetim kurulu üyeliğine de getirildi.
Bu hanımı yazmayım, diyorum ama Saray, "tek adamlığı"nı gösteriyor, bayrağımızı isterse bez parçası saysın, isterse devletimize "seri katil" desin yeter ki kendisine ram olsun, el üstünde tutuyor.
Yine "Yazıklar olsun!" diyeceğim, başka bir şey demeyeceğim.