Gidin ya!... Hakikaten gidin! Saray'ın kapıları sonuna kadar size açık! Yazmıştım: Tuğrul gitti Başbakan Yardımcısı oldu. Sizi haydi haydi yaparlar. Hatta komitacılarını da toplayın. Onlara da birer masa verirler.
Son salı konuşmasında Mevcut MHP Genel Başkanı tedirgindi. Soluksuzdu. "Nereden çıktı şu salı konuşmaları? Bitse de bir an önce gitsem!" havasındaydı. Feri bayağı sönüktü.
Önceki akşam... İki ilçe mahkemesinden gelen 15 Mayıs MHP Olağanüstü Kongresi'ni durdurma kararı, Mevcut Genel Başkanı'nın dudağına bir tebessüm kondurmuştu. "Arkadaşları şimdi genel merkezde gerekli açıklamaları yapacaklar." dedi.
O kadarcık konuştu. O da bir kazanç! Konuştu neticede!
Saray dayangacı müşahhaslaştı.
Saray'ın en güvendiği, zamanında kendisini cezadan kurtaran Yargıtay Başkanı bile "Mahkemelere güven yüzde 30'lara indi." diyor. Önceki günkü karardan sonra, herhâlde yüzde 10'lara inmiştir. Yargıtay'ın 18. Dairesi'ni de göreceğiz; ne karar verecek? Saadet Partisi'nin kararını, atı alan Üsküdar'ı geçtikten sonra verdi; 3 yıl oyaladı. Sebep: İş kesafeti!… Artık karar almasalar da olur. 5 sene bile bekletebilirler ve kimse kapılarını çalmaz. 2 ilçe hâkimi Yargıtay'ın işini kolaylaştırdı. (Bu ilçe hâkimlerinin isimlerini bir yere not etmeli. Saray HSYK'sı, özel tarife uygulayacak mı, uygulamayacak mı, bakmalı!)
Muhalifler kazanırsa parti yüzde 22'ye çıkıyor, CHP'yi geçiyor, Ak Parti'yi yerinden ediyor. Kaç yoklamada bu netice çıkıyor. "Ülkücü" olan, memleketini düşünen, "tescilli hırsızlar"dan, "Türk"ü silmeye kalkışanlardan kurtulmak isteyen, halkın iradesine saygı duymalı ve "Benden daha iyi yapacaklar gelmelidir." demeli, "abilik" postuna oturup gerektiğinde yol göstermesini bilmeliydi.
Saray'ın MHP'deki uzantıları, ilçe ilçe dolaşıp mahkeme arıyor, koskoca partinin kaderini bir ilçe hâkimin iki dudağı arasına terk ediyor! (Hukuken geçerliliği yok aslında! Hukukçulardan öğrendim.)
Yazıklar olsun! Bin defa yazıklar olsun! Saray'ın entrikalarına, halkın zor zaman umudu, koskoca bir partiyi kurban ediyorlar.
Muhalifler yollarda. Siz kapıdan çıkmayı bırakın, başınızı uzatabiliyor musunuz?! İl-ilçe kongrelerine nasıl gideceksiniz! Bütün il-ilçe kongrelerini Saray'ın bahçesinde mi yaptıracaksınız!
Yine biteceksiniz, yine biteceksiniz!
Balgat işgal altındadır ve hiçbir zaman komitacılar ve başları hayırla yâd edilmeyeceklerdir!
Ne karar çıkarsa çıksın 15 Mayıs milât olmalıdır! "Hareket" yeniden doğmalıdır!
100 binler Ankara'da toplanmalı, geleceklerini sahiplenmelidir. 2 ilçe hâkiminin kararıyla memleketin kaderini değiştirecek bir hareketin durdurulması düşünülebilir mi?
Kitleler, Balgat gaspçılarına gerekli dersi vermelidir!
Madem bunları yazıyorum, insanlarımıza toplanın diyorum, Balgat'a yürüyen kitlenin en önünde ben olacağım!
Halk sizi istemiyor. İnkitalarınız da bitmiştir. Daha fazla oynayamazsınız. Birilerini ayartma, Saray'ın manevraları sizi kurtaramaz!
