Sağlıkçıya saldırıyı önlemenin formülü

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, sağlık personelinin güvenliği için 24 hastaneye kapı güvenlik sistemleri kurulduğunu, bu sistemin önümüzdeki aylarda tüm hastanelerde yaygınlaştırılacağını açıkladı. Böylece hastanelere silahla ve bıçakla girilemeyecek.

Koca ayrıca hastanelerde polis ve güvenlikçi sayısının artırılacağını, bir tehlike anında bir tuşa basarak kolluk güçleriyle irtibata geçmeyi mümkün kılan Beyaz Kod uygulamasının daha pratik hale getirileceğini de belirtti.

Bunlara itirazım yok.

Sağlık çalışanlarının can güvenliklerinin sağlanması için gerekenler yapılmalıdır.

Ama şiddeti önleme konusunda gerçek çözümün devlet ve şehir hastanelerinde görev yapanların hasta, hasta yakını ve ziyaretçilere davranışlarının düzelmesiyle mümkün olacağına inanıyorum.

...

Devlet ve şehir hastanelerinde sık sık tanık olduğum tabloyu mesleğine âşık bir kısım sağlıkçıyı tenzih ederek anlatıyorum:

-Önce bilgi almak için yaklaştığınız danışma servisindeki görevlilerce azarlanırsınız. Sanki bu servislerde çalışmak için asabi mizaçlı ve asık suratlı olmak zorunludur.

-Danışma servisini ya sabır çekerek atlattığınızda bu defa hemşire terörü ile karşılaşırsınız. Yanınıza yaklaştığınız hemşire ile ancak Kunta Kinte rolünü benimseyip hemşireyi beyaz efendiniz olarak görürseniz diyalog kurmanız mümkündür.

-Bir ya sabır daha çekip diyelim ki doktora ulaştınız. Doktor size öyle bir bakış fırlatır ki sanki saatlerce konuşmuştur. Bu bakışın şifresi çözüldüğünde ‘Bir sen eksiktin yani! Ne istiyorsun be adam!’ ifadesi ortaya çıkar.

-Şikâyet için gittiğiniz başhekim ve başhekim yardımcılarıyla konuşmak ise ABD Başkanı ile konuşmak kadar zordur. Ne hikmetse hepsi sürekli toplantı halindedir mübareklerin.

...

Sağlıkçılar, duygusal olarak dokunsan ağlayacak çok hassas kişilerle karşı karşıya geliyor.

Kucağında ölmek üzere olan çocukla gelen babaya bağırırsanız, alacağınız yanıt “Aaa! Hakikaten ne kadar güzel bağırıyorsunuz doktor bey” veya “Hemşire hanım azarlamanıza bayıldım vallahi” olamaz.

Acılar içinde kıvranan yaralıyı acil servisin bir köşesinde unutarak adeta ölüme terk ederseniz yaralı yakınından nezaket bekleyemezsiniz.

“Hiç merak etmeyin, bugün ameliyat ederiz, yarın taburcu olur” dediğiniz hastayı tıbbi hata yüzünden öldürürseniz hasta yakını size teşekkür edemez.

...

Evet, değil sağlıkçılar bu dünyada kimsenin şiddete maruz kalmasını katiyen istemem; ama olayın bir boyutunun da yukarıda anlattığım gibi olduğunu unutmamak gerekiyor.

Sonuç olarak naçizane önerim şudur:

-Hastanelerde tüm güvenlik önlemleri alınmalıdır bir...

-Sağlıkçılar Hipokrat yeminini her gün bir kez mutlaka okumalı ve bu yeminin içeriğine uygun çalışmalıdır iki.

-Sağlık Bakanlığı sağlık kuruluşlarında çalışanların hasta, hasta yakını ve ziyaretçilere davranışlarını müfettişleri vasıtasıyla sürekli kontrol etmeli ve gerektiğinde ağır cezai yaptırımlar uygulamaktan çekinmemelidir üç...

Yazarın Diğer Yazıları