S. Ahmet Arvâsî’yi anlama
Hüdavendigâr Onur, kendisini S. Ahmet Arvâsî’ye adamış bir yazar. Arvâsî hakkında araştırmalar yapıyor, gazete köşelerinde kalmış yazılarını topluyor, onu tanıyan, onunla ilgilenen herkese ulaşıyor, hakkında bilinmeyenler bilgileri kitaplaştırıyor. Şimdiye kadar Arvâsî üzerine beş eser çıkardı: Asrın Yesevisi S. Ahmet Arvâsî, Arvâsî Hocayla Başbaşa, S. Ahmet Arvâsî Kronolojisi, Aydınların Gözüyle S. Ahmet Arvâsî... Sonuncusu: Düşünen Adamdan Mektup Var-S. Ahmet Arvâsî.
S. Ahmet Arvâsî’nin isminin başındaki “S.” “Seyyid”liğine işarettir. Yani Hz. Peygamber’in soyundandır.
Hz. Peygamber’in soyu çoklukla Türkleşmiş bir soydur. İnceleyin bu sonuca siz de varacaksınız. Emevîler saltanatı Hz. Ali ve Hz. Fatıma’dan devam eden soya dirlik vermedi. Çoğu Horasan’a ve hatta Türkistan içlerine göçtü; çokluk Türk, azlık Fars soylularla evlendiler. Yıllar, on yıllar, yüz yıllar geçtikçe çoğaldılar. Kimi Abbasîler zamanında ata yurtlarına döndüler, kimi fütûhatla Anadolu içlerine yayıldılar.
Alevîlikte “dede”nin Ehl-i Beyt’ten olması meselesi bu fütûhata dayanır. Bütün dedelerin Hz. Ali soyundan geldiğine inanılır ve dedelik şartlarından biri de budur.
S. Ahmet Arvâsî, “Afrika’da bir kabilede doğsaydım yine Türk milliyetçisi olurdum.” sözünün üzerinde uzun uzun düşünmek gerekir.
Hüdavendigâr Onur da “Düşünen Adamdan Mektup Var” ın “Önsöz” ünde bunu izah etmiştir:
“Hayat görüşü olarak Türk-İslâm ülküsünü benimseyen Arvâsî, Batı’daki milliyetçilik anlayışıyla Doğu’daki milliyetçiliğin aynı olmadığını belirtmiş, Türk milliyetçiliğinin biyolojik ırkçılıkla alâkasının olmadığını vurgulamıştır. Arvâsî’ye göre, bir içtimaî ırk gerçeği vardır ve bunun ırkçılıkla, dar kavmiyet anlayışıyla bağlantısı yoktur.”
“Düşünen Adamdan Mektup Var” , Hergün gazetesinde yayınlanan ve şimdiye kadar kitaplarına girmeyen yazıları bir araya getirilmiştir.
Merhum S. Ahmet Arvasî Hoca’nın her bir satırı ayrı bir kıymettir. Bütün kitapları tekrar tekrar basılmıştır. Üç ciltlik “Türk İslâm Ülküsü” özellikle bir “keşif” kitabıdır. (Bilgeoğuz Yay., 02125273365). Okudukça yeni bir şeyler keşfediyor, yeni bir şeylerin farkına varıyor, kültürün derinliklerinde yol alırken yöneldiğiniz istikametin her adımında bir işaret taşı buluyorsunuz.
Arvâsî, Hergün’de çıkan ilk yazısında “Başlarken” başlığı altında “Günlük ve politik hareketlere bulaşmadan Türk-İslâm ülküsüne hizmet edeceğiz.” demektedir. (Kitapta verilmemekle beraber yazının çıktığı tarih 1 Mart 1978’dir. Ben de o sıra Hergün’deydim.)
Arvâsî Hoca, bu ilk yazısında şu tespitiyle bir bakıma fikrini özetliyor:
“Hiç şüphesiz, düşüncelerimize biçim veren iki temel değerimiz vardır: Bunlardan birincisi, Âlemlere rahmet olarak gönderilen şanlı ve yüce Peygamberimizin (O’na selâm olsun) bize tebliğ buyurdukları, İslâmiyet’tir. İkincisi ise, bütün tarihi boyunca ’muvahhit’kalmış ve İslâm’la şereflendikten sonra yüce Peygamberimiz ve ulvi kadrosundan sonra en büyük savunucusu olmuş, tam dört yüzyıl, Peygamberin kutlu vekili olmakla taçlanmış şanlı Türk milletinin tarihi, kültürü ve medeniyetidir.”
Bize, Arvâsî Hoca’yı tekrar okuttuğu için Hüdavendigâr Onur’a teşekkür etmek düşer. (Uyanış Yay. 021 527 29 49).