Putin'in nihaî hedefi nedir?

Putin Türkiye''ye gelecekti. Herhâlde erteleyecek. R. T. Erdoğan ve hanımı Covid-19''un Omicron varyantına yakalanmışlar. Bu durumda Putin de düşünecektir. (Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı''na ve hanımına geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum.)

Daha önce R. T. Erdoğan, Putin''le Rusya''da buluştuklarında birbirlerine antikor şakaları yapmışlar, Seninki kuvvetli benimki kuvvetli muhabbetine girmişlerdi.

Rusya''nın derdi Ukrayna mı yoksa Türkiye mi?

Putin Ukrayna''yı yutarsa, "Konstantinopolis"e çok yaklaşacak. Rus Ortodoks fanatikler "Konstantinopolis" rüyasına yatarlar. Karadeniz''in öbür tarafı Türkiye. Türkiye''nin bir aşağısı Suriye… Suriye''de kim var? Yine Putin!

(Yeri değil ama söylemeliyim. Rusya bağlantılı çünkü. Beşşâr Esad''la görüşülsün diyenler büyük yanlışlık içindeler. Suriye''nin nüfusunun yüzde 60''ı Sünnî, yüzde 10''u Nusayrî, geri kalanı Hristiyan ve diğer mezheplerden gösteriliyor. Etnik ayrılıklar da söz konusu. Şu anda Şam''a hâkim olanlar Nusayrî-Şiîlerdir. İran''ın bütün gövdesiyle Şam''daki varlığı size bir fikir vermelidir. Bu durumda Sünnîler Şam idaresine kesin tavırlı olacaktır. Türkiye''ye sığınanlara dikkat ediniz. 5 milyon içinde kaç Nusayrî bulabilirsiniz? Nusayrîleri herhangi maksatla ayırmıyorum. Bizim da Nusayrîlerimiz var. Burada fanatik bir yapıdan bahsediyorum. Onun için Suriye''nin bütünlüğü, Beşşâr''ın, hâkimiyetinden söz konusu değildir. Rusya ve İran ağırlığını koymasa Beşşâr çoktan gitmişti.)

Rusya, hiçbir surette Türkiye''nin güçlenmesini istemez. Bilir ki, kendisi için asıl tehlike Türkiye''dir. Neden? Çünkü Rusya''nın toprakları eski Türk topraklarıdır. Moskova Knezliği (prensliği) Türkleri yene yene genişlemiş ve imparatorluk olmuştur.

Bakmayın siz II. Abdülhamit''in yüceltildiğine. Osmanlı''nın en zayıfladığı an Abdülhamit zamanıdır, Hâlâ acısını hissettiğimiz 93 (1877-1878) harbinde Ruslara yenilen Abdülhamit''tir. İngiliz Donanması Ruslara gözdağı vermeseydi, herhâlde, Ruslar İstanbul surlarından gireceklerdi. Tabiî İngilizler Türkler için değil kendi çıkarları için donanma gönderdi. Sonrası Berlin Antlaşması ve büyük toprak kayıpları. Arkası Balkanlardaki Slav ve Ortodoks halkların ayaklanmasıyla gelecektir. Hâlen bu ağırlığı devam ediyor. Bosna-Hersek''i ve Kosova''yı yutmak isteyen, Sırbistan''ın arkasında duran da Moskova''dır. Rusya''nın görünmez ağırlığını savaş sırasında Belgrad''da bizzat hissettim. Şimdiki Sırbistan Cumhurbaşkanı, o dönemde Radikal Parti''nin genel sekreteri Aleksandar Vuçiç''le yaptığım röportajı hatırlatırken bahsetmiştim.)

Türkiye''de "Türkçü" hareketlerin kaynağı da Rusya''dır. Panslavizm karşısında Rusya''da öbek öbek yaşayan Türk toplulukları, benliklerini, Türkçü hareketle bulmuşlardır. Sadece Kırım''da İsmail Gaspralı''yı, akrabası Kazanlı Yusuf Akçura''yı, Şuşalı Ahmet Ağaoğlu''nu hatırlatmam yetecektir.

"Panslavizm"ı araştırdığınızda karşınıza şu tarif çıkar:

"Panslavizm, sıcak denizlere inmek, Türkleri Anadolu''dan atarak İstanbul, Ege, Karadeniz ve Akdeniz''e hâkim olmak, buralarda donanma bulundurmak, Slav kökenli Hristiyanları ayaklandırmak, yayılmacı bir siyaset izleyerek Balkanlardaki Slavları Rusya hakimiyeti altında birleştirmek, kısacası önemli bir dünya gücü olmak için Slav üstünlüğüne dayalı büyük bir devlet kurmak[tır]"

Bizi kurtaran 1917 Bolşevik İhtilali''dir. O da geçici.

Mustafa Kemal''in bir sözünü hatırlatacağım. Sovyetler Birliği İtalya''yla bir problem yaşar. Saldırı planları olduğu söylenir. Mustafa Kemal gerçeği görür ve şu sözü eder:"…Rusların saldırı hedefleri kendilerinden çok uzak olan İtalya mı? Yoksa arada barikat teşkil eden mi?"

O barikat Türkiye''dir.

İster istemez Ukrayna''nın yanındayız ama Putin''i nasıl zapt ederiz, bilemiyorum!

Yazarın Diğer Yazıları