Irak ve Suriye''de 200 km. içeriye kadar girerek, PKK mevzilerini bombaladık. Bu bombalama önceki hava operasyonlarından farklı. Öncesinde harekâtımız sınırlıydı. Hava harekâtı için, Şam''ın hâkimi Rusya diktatörü Putin''den Suriye''nin hava sahasını açması istendi. O da açma mecburiyetinde kaldı. Mecburiyetinde kaldı, diyorum; artık, eli zayıf. Biz Afrin''i aldığımızda, Putin hemen yanındaki Tel Rıfat''a girmemizi engellemişti. Orada PKK ile iş tutuyor, yıkıcı/bölücü militanları koruyor, bize saldırması için yol açıyordu. Ukrayna''ya saldırısında zor durumda kalan Putin, Türkiye''ye muhtaç. Belki karşılık olarak, Ankara''ya, Şam''la görüşün demiştir. Ne olacak! Görüşülür. Şu zamanda görüşülmesinin de büyük faydası var. Şiîlerin ana gövdesi karışık, Şam''a bakacak hâlde değil. Rusya, kendi meselesinden Şam''a istediği gibi destek veremeyecek.
Türkiye, Şam''ın etrafı boşalırken, Emevî Camisi''nde namaz kılacağız, havalarına girmeden ilişkiye geçilmelidir. Sünnîlerin "Emevî" vurgusu ile Nusayrî-Şiîlerin "Emevî" vurgusu farklıdır.
Burada ne ortaya çıkıyor biliyor musunuz? Asıl "Laiklik" vurgusu. Suriye''de din eksenli bir yapılanma, parçalanma demektir. R. T. Erdoğan''a, Mısır''da, Libya''da, Tunus''ta "Devlet laik olur. Laiklik kesinlikle ateizm değildir." sözünü, kim akıl edip önüne koymuşsa, tam yerinde söyletmiş. Öyle ülkeler var ki, "din" ekseni kaostur, bizatihi, dine zarardır. Şam yönetimi, sırtını Nusayrî-Şiîlere dayarken, Ankara, Sünnî bir tavır içine girer, "Her yer imam hatip" havasını estirmek isterse karşı karşıya gelirler.
Dış destekli etnikçilerin cesaret aldığı bütün odaklar bitirilmelidir.
Dr. İrfan Sönmez, etnikçilik üzerine yazdı. "Self-Determinasyon Ayrılma Girişimleri ve Kürtler", "Kürt Sorunu Mu? Devletleşme Sorunu Mu?", "Anadille Eğitim Milliyetçilik ve AB Hukuku" kitapları var. Yeni kitabı "Oslo''dan Habur''a Baronların Savaşı: Kayıp Barış" yakında Elips Yayınları arasından çıkacak. Acaba, emperyalizmin yamağı etnikçiler, üzerinde hesap kurdukları bölgenin de insanı olan İrfan Sönmez''e cevap verebilecekler midir?
İrfan Sönmez''in, 16 Haziren 2022''de, "Enpolitik"te çıkan "Adınız farklıysa, siyasetiniz de farklı olsun" başlıklı yazısında: "Öyle bir hava oluşturuluyor ki; Sanki Türkiye, bir etnik gruba öncelik/üstünlük tanıyarak, etnik ayrımcılık yapıyor. Sanki, ülkenin Güneydoğu''sunda başka, diğer bölgelerinde başka bir hukuk uygulanıyor." diyor ve devam ediyor:
"Sanki, Kürtçe konuşmak, yazmak, yayın yapmak yasak, konuşanı yaka paça içeri atıyorlar. / Sanki bazı meslekler, sadece belli etnik gruplara tahsis edilmiş, Kürt kökenli olanlar vali, milletvekili, kaymakam, doktor, bakan, subay, polis, Cumhurbaşkanı olamıyorlar. / Sanki Kürtlerden çok, diğerlerinden az vergi alınıyor. / Sanki Güneydoğu zulme boğulmuş, insanlar Kürt oldukları için gadre uğruyorlar. / Sanki, ülkenin diğer yerlerine gidemiyorlar, gittiklerinde kovuluyorlar. / (…) Bölgede çok büyük, haksızlık-hukuksuzluk varmış gibi siyasetçileri -HDP/PKK''nın tezlerine razı etmeye çalışıyorlar. (…) PKK/HDP bunları devletleşme yolundaki engelleri aşmak için istiyor. Mesut Yeğen, ''Kürtçe eğitim Kürtlerin Kürtlüklerini pekiştirecek,'' diyor. S. Demirtaş, Cuma Çiçek''in ''Ulus, Din, Sınıf'' isimli kitabında ''ulus inşa ediyoruz'' diyor. Bir ülkede niçin ayrı bir ulus inşa edilir, renk olsun diye mi? Bize Türklük vurgusundan vazgeçin diyenlere KCK sözleşmesine iyi bakmalarını tavsiye ederim, birçok yerde Kürtlük vurgusu var. Ulus-devlete karşıyız derler, KCK sözleşmesi bir ulus-devlet anayasasıdır."
Bir tarafta savaşıyoruz, diğer tarafta akla ziyan HDP kapatılsın mı, kapatılmasın mı, tartışmasına giriyoruz.
