CHPLİLER; daha önceleri yapılan kurultaylarında olduğu gibi, yine hareketleneceğe benziyor.
Şimdilik iki aday olduğunu biliyorum.
Genel Başkan Sayın Kılıçdaroğlu ve Sayın Özgür Özel.
*
Sayın Kılıçdaroğlu heyecanlı ve donanımlı bir örgüt yapısına sahip olan CHP içinde, kendini örgütüne kabul ettirmiş olmalı ki bugün kaç dönemdir -kaybettiği onca seçimlere rağmen- hâlâ Genel Başkan.
Ve de bugüne kadar önemli bir karşılığının var olduğu görülüyor.
*
Ya Sayın Özgür Özel?
Yıllardır iktidara karşı kullandığı üslup ve heyecanlı çıkışlarıyla, siyasetin bir anlamda ‘Şov’ olduğunu da iyi biliyor olduğundan, parti içinde ve toplum nezdinde akıcı ve anlaşılır üslubuyla dikkat çekmeyi başardığını söyleyebilirim.
Ve bugün, Genel Başkan’ının karşısında CHP’nin ikinci adayı.
*
Kendi adıma son altı-yedi yıl öncesine kadar Sayın Erdoğan, Sayın Kılıçdaroğlu’nu istediği gibi yönlendirirken, son altı-yedi yıldır -belki biraz daha fazla- Sayın Erdoğan’ın kendine yönelik yakışık almayan söylemlerini önemsemeyerek, Sayın Erdoğan’a çoğu zaman yanıt bile vermedi.
*
Raporlarla durum tespiti yaptı.
Vaatlerini anlattı.
Vaatlerini nasıl yapacağını anlattı.
Kaynakları nasıl ve nereden bulabileceğini anlattı.
Bunları anlatırken de muhatabına karşı kullandığı üsluba da hep özen gösterdi.
*
Sayın Kılıçdaroğlu -kendi kusurlarından olmayan- bir helalleşme sürecini başlattı ki bu her babayiğidin harcı değildi.
*
Erdoğan da helallik istemişti ya, ancak o kendi icraatlarından kaynaklanan ve bir de FETÖ’den dolayı aldatılmış olması nedeniyle halktan helallik istemişti.
Çünkü ne istedilerse verdiklerini söylemişti Sayın Erdoğan!..
Oysa Kılıçdaroğlu’nun böylesi hataları, ya da eksikleri oldu mu bilmiyorum.
*
Keşke Kılıçdaroğlu’nun toparlayıcısı olduğu 6’lı Masa’da git-gel yaşanmamış olsaydı, 6’lı Masa’yı oluşturması, -kardeşlik, birlik ve beraberlik adına- toplum nezdinde ciddi bir sempati oluşturmuş, hatta heyecan yaratmıştı.
*
Sonra ne oldu?
Bu git-gelle hem Cumhur İttifakı’nın eline koz verilmiş hem de seçmende Millet İttifakı hakkında bir ‘acaba!’ oluşturmuştu.
Ve seçim kaybedildi.
*
Aslında hep öyle değil midir?
Son ana kadar umutlanırsın, umutlanırsın da…
Küçük bir söz…
Küçük bir heyecan ya da fevri yaklaşım, her şeyi alt-üst eder.
Öyle de oldu ve 6’lı Masa’da oluşan git-gel sonrasında denge bozuldu.
*
Sayın Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanlığı seçimini kaybetti.
Ve Sayın Özgür Özel, Genel Başkan adayı olarak karşısına çıktı.
*
Çıkar mı?
Çıkar.
Hakkı mıdır?
Hakkıdır.
*
Hakkıdır da Sayın Özel CHP gibi bir partiyi taşıyabilir, CHP örgütü üzerinde etkili olabilir mi?
Kendi adıma zor görüyorum.
Hatta sanmıyorum.
Nedendir bilemiyorum, ama Sayın Özel, kendisine yöneltilen saldırgan üsluplar karşısında Kılıçdaroğlu gibi ağzından çıkanı kontrol edebilecekmiş gibi gelmiyor bana…
Bu da kendisi için çok büyük zaaf olur ki muhatapları da bunu çok güzel kullanır.
*
Bakalım CHP delegeleri nasıl bir karar verecek!..
Şunun şurasında ne kaldı ki… bu gece yarısı belki de daha önce belli olur sanırım.
Sonuç ne olursa olsun, CHP ve ülkemiz için hayırlısı olsun!..
