'Osmanlıcılar' neyin kavgasını veriyor?!

Ak Parti hükûmetlerinin Mustafa Kemal Atatürk''le araları hiç iyi olmadı. Osmanlıcı görüşten gelenler Mustafa Kemal''e dönülmez tavır koymuşlardır. Mustafa Kemal Osmanlıcıların padişahını kaçırtmış, halifeliği kaldırmış, tekke ve zaviyeleri kapatmış, tarikatların önüne set çekmiştir. Ve Batı''ya entegre olmak için kapıları sonuna kadar açmıştır.

M. Kemal bunları yapsa da yapmasa da Osmanlı da dünyanın girişine ayak uydurmak için, tökezleye tökezleye yürüyordu.

Yazının değiştirilmesi tartışılıyordu. Kadın hakları tartışılıyordu. Silindir şapkalılar, Pera''da (Beyoğlu''nda), arz-ı endam ediyordu. Hicrî değil, Hicret''le de bağlantılı olsa bile farklı Rumî takvim kullanılıyordu, Miladî takvim de hayatın içindeydi. Osmanlı''da kerhane de meyhane de açıktı! (Kerhaneye izin veren bir padişah da "İslâmcı" II. Abdülhamit idi.)

Cumhuriyete giden yolun taşları bile padişahlık zamanında döşenmiştir.

Diyorlar ki; Osmanlı''da "şeriat" uygulanıyordu, Mustafa Kemal Atatürk geldi, "şeriat"ı ortadan kaldırdı.

"Şeriat" nedir? Nasıl uygulanır? Bir bilen, örneğini gören, içinde yaşayan var mı? Ben örneğini gördüm, içinde de yaşadım. "Şeriat!... Şeriat!..." diye bağıranların topunu al, "şeriat"la yönetildiği söylenen ülkelerden birine götür, ayını doldurmaz o ülkeden kaçacak yol ararlar! İşte Taliban... Afganistan''da "şeriat"ı getirdi! Gider yaşar mısınız?!

Sadece şu sorunun cevabını versinler: İslâmda babadan oğula saltanat "Kitab"ın neresinde yazıyor?

Ve İslâmda "halifelik" diye bir müesseseden bahsedebilir misiniz?!

İbn Haldun Üniversitesi''ni kurdular. İbn Haldun''u okutuyorlar mı, bilmiyorum ama muhakkak ayrı bir akademik çalışma yapıyorlardır. Devleti yönetenlerin önüne Mukaddime''den şu örneği koymaya cesaret edebilecekler mi?

"İbn Haldun''a göre, devlet başkanlığı bir soyda karar kılıp hükümdarlık düzeni içinde birinden diğerine geçmeye başlayınca insanlar devletin kuruluş safhasını unutur ve onu benimsemeye başlar. Bundan sonra hükümdarlık; o soydan gelenlerin tabiî bir hakkı ve onlara boyun eğmenin dinî bir görev ve inanç olduğu fikri yerleşir. Toplumda bu inanç yerleştikten sonra, insanlar inançları için savaştıkları gibi devletin ve yöneticilerinin düşmanları için de savaşırlar."

Osmanlı yönetimini şer''î yönetimin örneği gösterenler! Kur''ân''da bulun bakalım var mı böyle bir şer''î yönetim?!

İslâmda "tarikat"tan dolayısıyla gruplaşmadan bahsedebilir misiniz? Kur''ân''da bana yerini gösterin! Nefis terbiyesi için, bir "bilgin"in etrafında toplanma başka, bir "şeyh"ten icazet alma başka... "Bilgin"de bilgi, "şeyh"te keramet esastır. Hangisi Kur''ân''a uygun?!

Kur''ân''ı yorumlamak, çağlar değiştikçe, yer açabilmek öyle kolay değil. Re''y ve içtihat kapısını örtüyorsun, çağlar geçiyor, yerinde sayıyorsun!

Bütün ülkeye imam hatip binaları diktin. Hemen bütün üniversiteye İslâm bilimleri fakülteleri kurmak için bin dereden su getirdin. Yurt sathında Kur''ân kursları açtın, Kur''ân-ı Kerîm''i ezberlete ezberlete dilin peltekleşti!

Ne kazandırdın? Ben söylemeyeyim. İstatistikler önünde.

Mustafa Kemal, İstiklâl Savaşı''nın komutanı olarak, tavrını koymuş, zamanla varılacak yere, kestirmeden sert tedbirlerle varmıştır. Hepsi bu!

Elbette rejimde onarılacak yerler olacaktır. Ama yıkarak, düşmanlık güderek değil.

Bugün Mustafa Kemal Atatürk''ten bahsedilecek. Bunları hatırlatmak istedim.

Yazarın Diğer Yazıları