Oryantalizm, üst akıl vs...
İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Bellini'nin veya onun nezaretinde talebelerinin yaptığı Fatih ve -muhtemelen yanındaki sevgili oğlu bahtsız Cem- resminin Londra'daki bir müzayedede 6,5 milyonu sayıp alınca "oryantalizm" aklıma geldi.
Nedir oryantalizm? Eskiden "şarkıyatçılık" denirdi. "Oryantalist" ile "şarkıyatçı" arasında anlam farkı olduğunu belirtmek isterim. Şöyle; oryantalist de, şarkıyatçı da doğu milletlerini, hususiyetle Müslüman unsurları ve özelinde Türkleri araştırır. Oryantalistin kafasında 40 tilki dolaşırken, şarkıyatçıda "tilki" sayısı azamî 20'dir!
Doğuyu tasvir eden ressamlar da "oryantalist" diye adlandırılmışlardır.
Hemen Edward Said'in "Oryantalizm" kitabı aklınıza gelecektir. Edward Said, ayrıca "oryantalizm"in aslî anlamının dışında siyasî anlamı üzerinde durur:
"XVIII. yüzyıl sonlarını kabaca belirlenmiş bir başlangıç noktası kabul edersek oryantalizm Şark ile uğraşan toplu müessesedir; yani Şark hakkında hükümlerde bulunur, Şark hakkındaki kanaatleri onayından geçirir, Şark'ı tasvir eder, tedris eder, iskân eder, yönetir; kısacası Doğu'ya hâkim olmak, onu yeniden kurmak ve onun âmiri olmak için Batı'nın bulduğu bir yoldur."
"Türk'e Oryantalist Kuşatma", Prof. Dr. Nurullah Çetin'in kitabının adı. (Berikan Yayınları, 189.s.)
Herkesin dilinde ama ne olduğu bilinmeyen "üst akıl"la "oryantalizm" arasında bir bağ kurulabilir mi?
"Türk'e Oryantalist Kuşatma"nın içinden bazı başlıkları verirsem nasıl kuşatıldığımızı daha iyi anlarız:
"Oryantalizmle Mankurtlaştırılmaya Karşı Millî Direniş / Emperyalist Oryantalizmin Kılavuzu Bir Roman: Robinson Crusoe / Kültür ve Sanatta Oryantalizm / Bir Oryantalist Eylem: Cami işgali / Bir Oryantalist Eylem: Hz. Muhammed'e Hakaret / Bir Oryantalist Proje: Mezhep Çatışması / İstanbul'un Fethine Oryantalist Kuşatma / Mrs. Max Müller'in İstanbul Mektupları Adlı Kitabında İstanbul Algısı / Oryantalist Sinemayla Türk'e Saldırı / Tarihimizle, Kendimizle Yüzleşmek!? / Tipik Bir Oryantalist Olan Pierre Loti'nin Gerçek Kimliği."
Prof. Dr. Nurullah Çetin "Oryantalizmle Mankurtlaştırılmaya Karşı Millî Direniş" altında bir bakıma "oryantalist"le, "şarkıyatçı"yı ayırıyor:
"Oryantalizm, çok eski yüzyıllardan beri değişik şekillerde Batı-Doğu arası ilişkileri ve etkileşimleri açıklamak için kullanılan terimlerden biridir. Batının kendisini merkeze alarak Doğuya dair bütün düşünce ve tasavvurlarının, tanım, tasnif, muhakeme ve mukayeselerinin toplamına 'oryantalizm' deniyor. Oryantalizm, Batının Doğuyu nasıl gördüğüdür. Batı, uzun zamandan beri Doğunun kültürleri, ilimleri, dinleri, dilleri, tarihleri, coğrafyaları, siyasetleri ve değişik özellikleri hakkında bilimsel, sanatsal ve siyasi çalışmalar yapıyor.
Bu çalışmalar bazen iyi niyetli bilimsel çalışma olarak karşımıza çıkıyor. Mesela bu bağlamda İslam kültür ve bilim tarihine ait pek çok eser gün yüzüne çıkmış, iyi niyetli ve vicdanlı bir kısım Batılı bilim adamları İslam'a dair özgün açılımlar getiren çalışmalar yapmışlardır.
Bazen Hristiyanlığın İslam'dan üstün, sahih, gerçek din olduğunu ispatlama amacına dönük olarak Oryantalist çalışmalar yapılıyor. Bu bağlamda İslam'ın temel metinleri ve inanışları hakkında zihinleri bulandırıcı, kuşkuya düşürücü, yanıltıcı, kandırıcı şeytanî bir takım fikirler, yaklaşımlar, analizler telkin edilebiliyor."
Bellini'nin Fatih portresine dönersek... Fatih'in de ressam olduğunu biliyor muydunuz?