Mustafa Kemal ve Babıâli Baskını
Bugün 10 Kasım. Mustafa Kemal Atatürk 81 yıl önce hayata veda etti.
"Kullu nefsin zâikatu'l-mevti sümme ileynâ turceûn" ("Her nefis ölümü tadıcıdır; sonra bize döndürüleceksiniz.")
M. Kemal'i bugünün penceresinden ideolojik kalıplar içinde değerlendirirsek yanılırız. Dönemin şartları içinde ele almak gerekir.
M. Kemal, Millî Mücadele'nin liderliğini yapmıştır. "Siyasî İslâmcı" çevreler, hepsi olmasa bile biraz fikir yürütenler, tarihî şartların Millî Mücadele'yi zarurî kıldığını kabul ederler ama ötesinde, "Halifelik ve Padişahlık" meselesini sorgularlar, M. Kemal'i "Osmanlı'yı yıkan lider" olarak görürler.
"Çoban ateşleri" yurdun dört bir tarafında yakılmıştı ve ülkenin kurtuluşu için dernekler, cemiyetler kurulmaya başlanmıştı. Bir lider gerekiyordu ve M. Kemal, zorlu bir mücadeleyle, büyük bir cesaret göstererek en yakınlarının bile çelmelerini savuşturmuş ve tartışmasız isim hâline gelmiştir.
Nutuk'un girişinde Türkiye'nin "vaziyet ve manzara-i umumiye"sini anlatır. Okuduğunuzda, Türkiye'nin nasıl kurtulduğunu düşünmeden edemiyorsunuz. Hâlâ "Halife" deyip tutuşsunlar ve hâlâ "Padişah" deyip ağlaşsınlar!
M. Kemal'in pragmatist olduğu yazılagelmiştir. Bunun örnekleri en yakın mücadele arkadaşlarına İştirakiyun Fırkası (Komünist Parti) kurdurmasında ve hatta Masonların derneklerine gidip gelmesinde gösterilir.
Bu meseleye girmeden, aklıma takılan bir husus üzerinde duracağım.
1913 Babıâli Baskını, bildiğiniz gibi, İttihat ve Terakkîcilerin iktidarlarını perçinledikleri bir "darbe"dir. Sadrazamı istifa ettirmişlerdir. Bu baskında Enver Bey, Talat Bey, Yakup Cemil… İttihatçıların birçok ismi öne çıkar, Mustafa Kemal'in ismi ise yer almaz.
Millî Mücadele sırasında Karakol Cemiyeti içinde Anadolu'ya destek veren Şeref (Çavuşoğlu) Bey, Babıâli (Sadrazamlık) baskını kararını verdikleri toplantıyı anlatırken Mustafa Kemal'in adını da geçirir:
"Ve diyorlar ki, o akşam terzi Osman Zeki'nin evinde toplanılsın. Bu çok mühim bir adamdı.
Ne ise akşam üzeri terzi Osman Zeki'nin Sultanahmet'teki evine gittik. Kara Kemal, Talât, cepheden yeni dönen Enver, Cemal, Mustafa Kemal hep oradalar... Talât, beni görür 'Şeref planını tatbik zamanı geldi.' deyince: 'Bilâkis, diyorum, plânın tatbik zamanı' geçti. Balkan Harbi oldu.. Bulgarlar Çatalca'ya kadar geldi. Bu vaziyette kabineyi düşürmek için halka ne sebep göstereceğiz?'" (Şeref Çavuşoğlu, "Babıâli Baskını", Yakın Tarihimiz-Hatıralar, Vesikalar, Resimlerle Birinci Meşrutiyet'ten Zamanımıza Kadar, C.1,S.7(12 Nisan 1962), s. 193-195'ten nakleden: Arslan Tekin, Enver Paşa ve Dönemi, Kariyer Yayınları).
Şeref Bey, sonra baskını anlatır. Ama harekete geçenler içinde M. Kemal'in adı yoktur.
M. Kemal, Nutuk'ta, İttihat ve Terakkî içinde faal olduğunu ihsas etmiştir.
Bilmiyorum, başka kaynaklarda, Babıâli Baskını'yla ilgili M. Kemal'in adı geçiyor mu?
Yarın Masonluk meselesine geleceğim.