Muhalifler şokta mı!..
"Muhalifler şokta" demiş gazetelerin çoğu... Hayır, muhalifler şokta değil.
Neden değil?
Çünkü muhalifler, MHP'de iktidarı ele geçirenlerin böyle davranacaklarını biliyor da ondan şokta değiller.
Bekliyorlardı.
Daha fazlasını, en beterini, en kötüsünü bile düşünerek beklemekteydiler.
En nihayetinde saldırganlığı ile MHP tarihine geçmiş bir milletvekili, MHP muhaliflerinin topladığı kongre kararlarıyla ilgili mahkemeye müracaat etmiş.
MHP genel merkezini şikâyet ederek kendisinin delege olduğunu ama mağdur edildiğini bildirmiş.
Hukuk düzeni de elbette neyin ne olduğunu anlamak için araştırmak durumunda kalmış. Hâl böyle olunca da ihtiyati tedbir kararı vermiş
Yani?
Hukuk diyor ki: "Bana bir şikâyet geldi. Haklı mı haksız mı bakacağım..." Bunun için de kendine zaman ayırmış. Bütün mesele bu.
Bu şok değil... Bu başka bir şey... Hazımsız birinin, hazımsızlığının daniskasından çıkan engelleme stratejisi... Olan bu.
Cuma akşamı İstanbul'da Sayın Akşener'in bulunduğu bir iftar yemeğinde birlikteydik. Karar sıcağı sıcağına yeni duyulmuştu. Tabii durum Akşener'e soruldu. Şöyle dedi Akşener: "Kararın detaylarını henüz bilmiyoruz. Pazartesi (bugün) günü inceleyerek gerekli itirazları yapacağız."
Durum bu.
Kısacası muhalifler, her engeli başarıyla atlayarak hedefe doğru yürümeye kararlı görülüyor...
*
MHP ders alır mı?
İngiltere'de bir referandum oldu. AB'den ayrılma kararı çıktı. Kampanyayı yürüten iktidar partisi başarı olamadı. "Evetçiler" kazandı.
İktidardaki parti kayıp etti.
Peki, siyasi sonuçları ne oldu?
İlerde olacakları henüz bilemiyoruz ama daha şimdiden belli olanları var. Meselâ İngiltere Başbakanı David Cameron istifa ediyor.
Cameron, sadece başbakanlıktan istifa etmiyor, aynı zamanda partisinin genel başkanlığından da istifa ediyor.
İşte ahlak...
İşte siyasi sorumluluk.
Bir de MHP'ye bakın.
Koltuğu bırakmamak için gelmiş geçmiş tüm varlığını ortaya koymuş direniyor. Öyle ki bütün seçimleri kayıp etmiş, yetmeyip gelecektekileri de kayıp etse gene direnecek.
Kendisini seçen delegelere olmadık hakaretleri etmeleri de cabası.
Zaten her engel delegeye yapılan bir haksızlık.
İşte tüzük değişikliği ile gerçekleşen genel kurul kararlarına koydurulan ihtiyati tedbir kararı...
Nedir bu?
Delegenin onca sıcağa, ramazanın manevi havası içinde verilen emeğe, o emeğin taşıdığı her bir vicdana karşı yapılan azap verici bir haksızlık...
*
Teröristler ne kadar onurlu?
Teröristler ne kadar onurlu? Evet, soru bu... Cumhurbaşkanımız, eğer dili sürçmedi ise, "herkesin teröristler kadar onurlu" olmasını istemiş... Bendeniz ondan bu soruyu sormaktayım...
Onurla terör ve terörist yan yana gelebilir mi?
Hayır!
Onur, "insanın kendisine ve başkalarına karşı duyduğu saygı, öz saygı, şeref, kişisel değerdir" diyor TDK sözlük...
Soruyu tekrarlayalım: Terörist onurlu mudur? Ve eğer öyle ise nasıl bir onurdur bu?