Millî saraylar ve müzeler üzerinde bir oyun oynanıyor. CHP''li belediyelerin elindeki müzeler ve saraylar da doğrudan Saray''a bağlanacak. Maksat CHP''li belediyelerin icraat alanını daralmak, kendilerince halkın nezdinde menfi görüntü sergiletmek.
Müzelerden pis kokular geliyor. Pek çok eser kayıp olduğu kayıtlara geçti. Bir müze müdürü kaçakçılıkta fazla açık verince gözaltına alınmak mecburiyetinde kalındı. "Mecburiyetinde kalındı." diyorum. Maalesef her yerde hırsızlık, her yerde yolsuzluk, her yerde haksız kazanç, her yerde benim adamım imtiyazı, ister istemez, ülkeyi yönetenlerin tavırlarında şüphe uyandırıyor.
Millî müzelerle ilgili "içeriden" bir mektup geldi. Her şeyi ortaya koyuyor.
Gerçekler insanı irkiltiyor. Aynen veriyorum:
"Sayın Arslan Tekin Bey / TBMM Genel Sekreter Yardımcılığı bünyesinde başta Dolmabahçe Sarayı olmak üzere, Beylerbeyi Sarayı, Ihlamur Kasrı, Maslak Kasrı, Yıldız Şale Köşkü, Küçüksu Kasrı, Beykoz Kasrı, Yıldız Porselen Fabrikası, Hereke Dokuma Fabrikası, Atatürk Florya Deniz Köşkü, Yalova Atatürk Köşkü bulunmakta idi. Toplam 1270 personel çalışıyordu.
2017 yılında Cumhurbaşkanlığı millî saraylara ait olan kasır ve köşkleri, sarayları bünyesine aldı. Personel geçici olarak Cumhurbaşkanlığı bünyesinde çalışmaya devam etti. Tüm personelin Cumhurbaşkanlığı bünyesinde göreve devam edeceği sözü verildi. Ancak Millî Saraylar Genel Sekreter Yardımcılığı tarafından 13 Eylül 2019 tarihinde açıklanan liste ile 470 personel TBMM bünyesinde bırakıldı (Kendilerine uymayan personel). 800 personelin Cumhurbaşkanlığı bünyesine geçişi sağlandı. Diğer 470 kişi Millî Saraylar kadrosundan çıkartıldı. Kimlik belgeleri iptal edilerek Millî Saraylara ait alanlara girmeleri yasaklandı. Bu kişilerin oturacağı büro ve çalışma alanları kalmadı. Bu kişiler arasında yedisi doktoralı ve yüksek lisanslı, konularında uzman personel yanında kalemkâr ustaları, dokumacı ustaları, restorasyon ustaları bulunmaktadır.
Uzman personel çalışma dışı ve yersiz bırakıldı. Ankara''ya gitmeleri istendi. Bu personelin birçoğunun eşleri, çocukları İstanbul''da işte ve okulda. 40 personel Ankara''ya gitmeye mecbur kaldı. Bir kısmı geçici görevle Florya Atatürk Deniz Köşkü ve Yalova Atatürk Köşkü''ne gönderildi. Bir kısmı da evlerinde oturup maaş almaya devam etti. Yıldız Konuk Evi daha sonra bu personele geçici verildi. Personel burada 15 kişilik gruplar hâlinde mesaî saatleri içinde işsiz oturmak zorunda bırakıldı.
11. 03. 2020''de Covid salgını yüzünden Bu mekân 30 kişiyle sınırlandırıldı. Yıldız yokuşundaki eski MİT binaları personele büro olarak verildi. Ankara''ya giden personel TBMM Başkanı Mustafa Şentop''un isteğiyle İstanbul''a geri gönderildi.
Alan yetersizliğinden 20-25 kişilik odalarda çalışmaya devam edilmektedir. Bu mekânda Atölye çalışanları, atölye olmadığı için çalışma yapamamaktadırlar.
Cumhurbaşkanlığına gönderilmeyen 470 kişinin yerine vasıfsız yeni elemanlar alınmaya devam edilmektedir. Bu yüzden kurumun kendi içinde vasıflı personel tarafından yapılan restorasyon vs. çalışmalar yapılamamakta, çeşitli kurumlara ihale edilmektedir."
Yetişmiş, tecrübe kazanmış insanlar bir tarafa itilerek, "yandaşlar"a kapı açılıyor, devlet zarara uğratılıyor. Bunun başka izahı yok.
