MHP'de gelecek görmek

İhtiras bir yere kadar...

MHP'de 2 merhalede genel başkanlık yarışına girilecek. Önce tüzüğün değişmesi gerekiyor. Tüzük değişmezse şimdiki genel başkan MHP'de istediği tasarrufu yapacaktır.

1 Kasım yenilgisinden sonra halk partide yenilenme bekliyor. Şimdilik 3 aday çıktı. Tüzük değişikliği ancak büyük kurultayda mümkün. Kurultayın toplanabilmesi için en az 240 imza gerekiyor. Noter tasdikli 300'ü aşkın imza toplandı. Daha da toplanıyor. Belki 600'ü bulur.

İmza toplayan genel başkan adayları, Balgat'ın uyumadığını, "komitacılar"ın kendilerine göre tedbir aldıklarını elbette biliyorlar.

Genel başkan adayları, netice almak için mutlaka tesanüt içinde bu süreci yürütmeli. Bazı illerde delegelere her bir aday ayrı ayrı avukat gönderiyor. Delege şaşırıyor... 3 aday birlikte halkın karşısına çıkmalı, imza toplarken yaşanan bu karışıklığı fırsat bilerek ortalığı karıştırmak isteyenlere karşı, "Aramızda bir problem yok, koordinasyon var" demeliler. Nasıl olsa tüzük değiştikten sonra birbiriyle istedikleri gibi yarışa girerler.

Bir il'e bir genel başkan adayının temsilcileri veya tayin ettiği avukat gidiyor, birebir delegelerle görüşüyor. Bakıyor ki o delege imza vermiş, bir de kendileri için istiyor. Kesin değişiklik isteyen delege kim gelirse birlikte notere gidiyor ona da imza veriyor. Kırılmasınlar, diyor.

Balgat komitacıları fırsatı kaçırmıyorlar, "İstikrar için imzadan vazgeçin." diyorlar.

Genel başkanlık yarışına girenler, eğer tüzük değişikliğini yaptırabilirlerse, bilsinler ki, şu anda TBMM'de olanlar içinden de genel başkan adayı çıkacaktır. O aday, muhtemelen mevcut MHP Genel Başkanı'nın desteğini alacaktır. Mevcut Genel Başkan'a bağlı bir grubun olduğunu unutmamak gerekir. TBMM içinden ortaya çıkacak adayın da bir ağırlığı olabileceğini düşünürsek, şimdi adları geçenlerden herhangi biri için genel başkanlık çantada keklik değildir.

Tüzük değişikliği yapılması, başkanlık yarışına mevcut Genel Başkan'ın katılmayacağı anlamına gelir. Herhâlde Bülent Ecevit karşısında bir İsmet İnönü olmak istemez! (CHP'nin 1972 kurultayı.) Onun için, üzerini sildiği veya Meclis'e girememiş bir adayın kazanmasını hiç istemeyecek, seçilecek yere yerleştirdiği bir adayı destekleyerek, sözüm ona "büyüklük" gösterecektir.

Daha önce karşısına çıkan adayın 400 oy aldığını, kendisinin 700 küsur oyla ancak seçilebildiğini hatırlayalım. Rakibinin 400 oyu o günün şartlarında ciddî bir rakamdır. 1 Kasım hezimetinden sonra ise yenilgisi mukadderdir. Halk kesinlikle değişiklik istiyor, uyuşukluktan silkelenme istiyor, dinamizm istiyor. Türkiye'nin Milliyetçi Hareket'e ihtiyacı her zamankinden daha fazladır.

MHP Genel Merkezi'nin çay ocağında, yurdun dört bir yanından gelen partililer "Mutlaka değişim gerekir" diye konuşmaya başlamışlarsa, ki başlamışlar, Genel Başkan samimi Milliyetçi Hareketçiyse, ön almalı partiyi istikrar içinde kongreye götürmelidir. Yok eğer ihtiras sınırların zorlarsa fert olarak kendilerinin kaybetmesinin bir ehemmiyeti olmaz ama Türkiye kaybeder.

Değişik ilişkiler içinde olan dar çevrenin dışında hiç kimse mevcut Genel Başkan'la MHP'de gelecek görmüyor.

Yazarın Diğer Yazıları