TÜBİAD Genel Başkanı Prof. Ahmet Atan bir not gönderene kadar eczanelerin neden “E” ile sembolize edildiğini düşünmemiştim. “Eczane” meselesini de kısaca açayım: Asıl kelime “eczahane” dir. Söyleyişteki zorlamadan dolayı “h” düşmekte, iki sesli de kaynaşarak hafif uzatmayla “eczane” ye dönüşmektedir. Hastane de böyledir ama “eczane” ye göre biraz daha direnmekte, birçok yerde “hane” li kullanılmaktadır... Bu gidişle tamamen düşecek, belki de artık kullanılmayacaktır! Çünkü hastahanelerimiz hızla “haspitıllaşma” ya başladı.
Valla hastahane açanlara Allah akıl fikir versin, derim. Neden “haspital” yaptıklarını anlayabilmiş değilim. İnsanlarımız özentilerinden, komplekslerinden sıyrılmadıkça şahsiyetlerini de bulamazlar.
Ayrıca “haspitalium” , “medical” gibi kullanışları yazmadım! Otel adlarımıza hiç girmiyorum... Yüzde 90’ı yabancı!
Yine herkesi itham etmiş olmayalım. “Sağlık yurdu” , “sağlık evi” diyenler de var... Meselâ mahalle dispanserleri çoklukla “sağlık evi” olarak bilinir. Daha büyükleri, “sağlık yurdu” dur. Bütün hastahaneler “sağlık yurdu” olsa!
***
Prof. Ahmet Atan, bir eczacı değil, bir ressam... İstanbul Yıldız Teknik Üniversitesi Sanat ve Tasarım Fakültesi’nde Bileşik Sanatlar Anasanat Dalı öğretim üyesi ve “sanat bölümü” başkanı. Aynı zamanda Tüm Bilim İnsanları ve Akademisyenler Derneği (TÜBİAD) Başkanlığını yürütüyor... Prof. Ahmet Atan, “E” logosunun bizim kültürümüzü yansıtmadığını belirtiyor. Ya ne olmalı? Şöyle diyor:
“Tarih boyunca kültürel kimlik ekseninde, coğrafik dağılım olarak sağlık hizmetleri açısından iki önemli kavram ve biçim kullanılmaktadır. Bunlardan birisi Hristiyan kültürünün yansıması olarak ‘Kızılhaç’, diğeri de İslâm kültürünün yansıması olan ‘Kızılay’dır.
Türkiye genelinde tüm eczaneler, kırmızı çerçeve içinde, beyaz zemin üzerinde kırmızı ‘’E” harfi logosunu taşımaktadır.
Bu Latinceden gelen “E” harfinin bilimsel, sosyal ve kültürel açıdan hiçbir anlamı yoktur. Avrupa ülkelerinde Eczane logosu olarak Kızılhaç “+” işareti kullanılmaktadır. Biz Kızılay ‘C’işareti kullanılmasının her açıdan daha olumlu bulmaktayız. Daha da ileri aşamada tüm Türk ve İslâm kültürünün yaşandığı ülkelerde bu Kızılay logosunun kullanılması uygun olacaktır.
Bu saatten sonra eczane logosunu değiştirmek kafaları karıştırır mı, karıştırmaz mı? Bunu da düşünmek lâzım. Kızılay ayrıca “hilâl” i kullanmakta... İkisi nasıl ayrılacak? Bunlar da tartışılır.
Bu logo meselesini köşeme almakla, şuna dikkat çekmek istiyordum:
Bizim olan, kültürümüze uygun amblemlerin seçilmesini tercih etmeliyiz.
***
Diyeceksiniz ki, halkın iktidar yaptığı Ak Parti, Türk’ün oyuyla “Türk’süz” Anayasa taslağı hazırlamışken, sen hangi millî logodan bahsediyorsun?
Siz de haklısınız!
