Kongreyi Çağrı Heyeti toplamalı
Balgat Komitacıları'nda oyun bitmez. Gidici Genel Başkan bir hesabı olmazsa Yargıtay'ın olağanüstü kararını tasdikinin hemen ardından: "Ben kongreye gideceğim ve hem de aday olacağım." demez.
Yargıtay'ın ne karar verdiğini açın bir daha okuyun. Gerekçeli karar ne zaman açıklanır bilmiyorum ama Yargıtay 18. Hukuk Dairesi oy birliğiyle 12. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin aldığı karar doğrudur ve kanunen bir eksiği gediği yoktur, diyor. Çağrı Heyeti kongreyi yapabilir.
Balgat Komitacıları çıkmışlar, "Tamam Yargıtay'a uyacağız. Ama Kongreyi biz toplayacağız." diyorlar.
İnisiyatif Balgat'ın elinden çıkmıştır. Yargıtay, itiraz edilen 12. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin karanının yerinde olduğunu tasdik ediyor; "Genel Merkez kongreye gider" demiyor.
Balgat'ın bir hükmü kalmamıştır. Yetki Çağrı Heyeti'ndedir. Eğer Çağrı Heyeti MHP'yi olağanüstü kongreye götürmezse suçlu duruma düşer.
Muhaliflere sesleniyorum: Gidici Genel Başkan, "Giden Genel Başkan" olacağını bile bile inisiyatif kullanmaya kalkmasının altında yatanları herhâlde anladınız. Kayyım, kanunun kendisine verdiği yetkiyi kullanmaz; kendi varlığını hiçe sayarak, sanki mahkeme gerilimleri yaşanmamış, halk ayağa kalkmamış, Türkiye'nin birinci gündem maddesi MHP içindeki çalkantılar olmamış gibi, kenara çekilip: "Buyur Balgat! Kongreyi istediğiniz gibi dizayn edin!" diyebilir mi?
548 üst kurul delegesi olağanüstü kongre istedi. Çağrı Heyeti kongreyi yapmayınca, biri çıkar: "Kanun uygulanmıyor, delege imzalarına sahip çıkmıyor" derse ne olacak?!
Balgat mukîmleri hiçbir surette olağanüstü kongre istemedi. Kesinkes yenileceğini ve artık Balgat'a veda edeceklerini biliyorlardı. Sanıyor musun siz Balgat, Yargıtay'ın kararına uymak için inisiyatif alıp seçime gidecek ve üstelik kendisini istemeyen delegelere karşı yarışacak?! Balgat, bu riske girip madara olmak ister mi?
Dediğim gibi hesap başka...
Ne diyecekleri açık: "Çağrı Heyeti kanunun kendisine verdiği yetkiyi kullanmamış, delegeler de imzalarına sahip çıkmamıştır. Olağanüstü kongre yapılamaz!"
Bitti!
Ondan sonra biz ne ettik, ne yaptık, diye dövün dur.
Genel Merkez'in açıkladığı tüzük değişikliği değil, genel başkan seçimi. Neden tüzük değişikliği değil? Kafa yormak lâzım. Buradan da bir çengel takacaklar, belki seçim iptal edilecek.
27 Aralık 1992'de, Alparslan Türkeş'in kapıları tutması başka bir şeydir. Belki kısmen Balgat bunu örnek alabilir, kongre salonunda yatıp kalkar, hatta muhalifleri içeri bile sokmaz. Al gülüm ver gülüm beş dakikada kongreyi bitirir.
Oyun içinde oyun.
Sakın ha sakın Balgat'ın oyununa gelinmesin.
Çağrı Heyeti kanunun kendilerine tanıdığı hakkı kullanmak ve tüzük değişikliği için kongreyi toplamak mecburiyetindedir.
Tekrar ediyorum: Kongreyi toplamazsa kanunsuz duruma düşürülür, delegelerin imzası geçersiz sayılır.
Aman dikkat! Oyuna gelinmesin!