IŞİD’den sonra PKK...
IŞİD’den sonra PKK’nın vurulacağı belliydi. Bunu önceki gün bir arkadaşıma da anlattım: “Hükûmet, İŞİD’le işbirliği izinde gösterilmesinden rahatsız. Kilis’te sınırı geçmek isteyen IŞİD militanlarının bir askerimizi şehit etmeleri, bir fırsat doğurdu; önce İŞİD’e, gereğinden fazla yüklenilecek, ardından Kandil bombalanacak.”
Arkadaşım: “Evet mantıklı.” dedi. Nasıl olsa telefonlarımızı dinliyorlar. Sözlerimizi bir yere kaydetmişlerdir!
Biz İstanbul’da pişerken, Mersin’de, Toroslar’ın eteklerindeki yayla evinin sundurmasında, bağrını yele verip gözlerini ufka diken arkadaşım sonra bana: “Abi, ‘Ortadoğu Volkanı’kitabını ne zaman yazacaksın? ‘Balkan Volkanı’nı yazdın, sıra ‘Ortadoğu Volkanı’nda!...”
Bir bakıma “Ortadoğu Volkanı”nı da yazdım... “Alamut’un Büyüsü: Haşhnaşîler-Sır ve Ölüm” piyasada.
(Ara not: Araştırıcılar belki fark etmemiştir: Bu kitabımızda Mehmed Şerefeddin [Yaltkaya]’nin Darulfünun İlâhiyat Fakültesi Mecmuası’da, 1926’da, 4. sayısında çıkan 44 sayfalık ‘Fâtımîler ve Hasan Sabbah’ makalesinin birebir çevirisini de verdim. Bu makale, ayrıca Doç. Dr. Adnan Adıgüzel tarafından sadeleştirilerek Kasım 2014’de, e-Şarkiyat İlmi Araştırmalar Dergisi, S. XII’de de yayınlanmıştır.)
Daha önce de belirttim: 160 yıl fiilen etkisini sürdüren Şiî-Bâtınî-Nizarî Hasan Sabbah ve fedaîleri bilinmeden, Ortadoğu’da, inanç dünyasının keskinliğindeki faktörler ölçülemez.
Sorum şu idi: IŞİD mi yoksa PKK mı (PYD ve HDP’yi de katabiliriz.) daha tehlikeli? Elbette PKK daha tehlikeli, demiştim. Çünkü ülke bütünlüğüne kastı var. Kuzey Irak’ta, Suriye’de ve hatta İran’da, Avrupa’da, ABD’de uzantıları var ve büyük destek sağlıyor.
AKP Hükûmeti’ne hâkim olan Recep T. Erdoğan, PKK ile mücadeleye el koymuş durumda.
17/25 Aralık Yolsuzluk-Hırsızlık Sorgusu’nu dondurdum! Ülke bütünlüğü parçalanırsa, yolsuzlukların da hırsızlıkların da hesabını soramayız! Şu an itibarıyla Recep T. Erdoğan’la birlikteyim... Halk madem oy verdi ve madem o, en üst makamda oturuyor, onun sözlerine dikkat kesiliyorum. Ne zamandır “Bölücü terör örgütü PKK” diyor, ne zamandır “HDP PKK’nın uzantısı” diyor (İnşallah sonra tespitlerini yok saymaz!) ve başından beri yazdığımız -bütün millî çizgide olanlar adına söylüyorum- başlangıca dönüp gerçekler üzerinden yeni fikirler inşa ederek ülke birliği için icraatta bulunuyorsa, elbette ona itibar eder ve “Yürü Reis! Beraber ıslanalım bu yolda!” derim!
Peşin fikirli değiliz. Yeter ki “Türk”, Anayasa çizgisinde idrâk edilsin.
IŞİD askerimizi şehit etti. Türkiye içinde de bombalar patlattı. Suruç’ta (PKK destekçileri de olsalar), vatandaşlarımızı katletti. (Katledilen vatandaşlarımızın zaman içinde gerçekleri görebileceklerini varsaymalıyız.) Ama PKK’nın üzerine gidebilmek için, maalesef, ABD ve Avrupa’yı, ikna etmeleri gerekirdi. Bunun yolu da IŞİD’in üzerine gidildiğine inandırılmaları idi.
Başlanılan iş artık bitirilmeli ve “Kandil” diye bir mekândan bahsedilmemelidir. HDP de olamaz; kapatılmalıdır!
Bilmem anlatabiliyor muyum!