'İnsanlık' öldürülmemeli!
Recep Tayyip Erdoğan, iki bin dolayında tıp doktorunun, soruşturma yüzünden aylarca tayin edilmeden bekletildiğini, mesleklerini icradan yoksun bırakıldıklarını öğrenince, "Bu meseleyi halledin!" demiş.
Olması gereken bu... Çok insan "Fethullahçılık" şüphesiyle üniversitelerden, resmî dairelerden atıldılar.
Hiçbir yetkili, "Bu adalet mi!" diyemiyor. Dese hemen yafta yapıştırılacak: O kripto FETÖ'cü...
Çok önce bu köşede bir mektup yayınladım. Adana'da bir avukat tutuklanmıştı. Yakınları bana yemin billah etmişlerdi; "FETÖ" ile ilgilisi yoktu. O avukat bir seneye yakın yattı. Sonra "Pardon, isim benzerliği!" denilip bırakıldı. Avukatın ismi yazımda geçiyordu. Yazının çıktığı gün, hapishaneye gazete sokulmamış, sokulmadığı gibi, mahpus avukatın yakınları hiçbir yerde gazete bulamamışlar.
"Örgüt"ü geçtim, "ceamaat" bazında "Fethullahçılık"la mücadele bir vatan görevidir. Başından beri (15 Temmuz'dan çok önce) cemaatçiliğe, tarikatçılığa karşı çok ağır yazıyorum. Bizim bildiğimiz cemaatçilik değildir, tarikatçılık değildir bunların yaptıkları; bölücülüktür, sapkınlıktır; İslâm düşmanlığıdır!
Bir yazımda aynen Reis gibi düşünerek şu mealde yazmıştım: Eline silâh almamış, kanunen açık bunan cemaate ait yerlere girip çıkmışları, "örgüt" hiyerarşinde yer almamışları, onun bunun şüphesiyle, ihbarıyla, hapsedilenleri, işlerinden atılanları yerlerine iade edin, çoluk çocuğunun boğazından lokma geçsin. Sonra soruşturun; yıkıcılısını, darbecisini, başkasının emellerine hizmet edenini kanun sınırları içinde tespit etmişseniz, gereğini yapın.
Üniversiteden ihraç edilen bir profesörden bir mektup geldi. Mektup uzun. Bir bölüm alacağım. Sanırım bu kadarcık alıntı maksadı anlatmaya yeter:
"Size daha önce de yazmış ve siz de hem cevap verme hem de benden ismen bahsederek köşenizde yer verme lütfunda bulunmuştunuz. Tekrar teşekkür ederim. Size yazdıktan sonra maalesef hakkımda dava da açıldı ve ortada hukuki hiçbir suçlama yokken akıntıya kürek çekmeye devam ediyorum. (...) / Osmangazi Üniversitesi'ndeki müessif olay, güya FETÖ ile mücadele adına ne kadar yanlış işler yapıldığını ve bu kadar yanlış işe rağmen maalesef hataları düzeltme adına adım atmada da hiç aceleci davranılmadığını tekrar ortaya koydu. İftiralar, teknik hatalar (meselâ Mor Beyin gibi), bir sürü kifayetsiz muhterise sınırsız ve ucu açık yetkiler verilmesi maalesef ülkemizi bu noktaya getirmiştir ve bu böyle devam ettiği müddetçe FETÖ ile mücadele algısına da ciddî zarar vermektedir! / Ben de böyle bir İFTİRANIN kurbanıyım. 22 yıldır çalıştığım ... Üniversitesi'nden profesör kadrosuna atandıktan 40 gün sonra açığa alındım ve üç ay sonra da ... ihraç edildim. Beni FETÖ'cü ithamıyla ihraç eden üniversite yönetiminin bana kısa süre önce profesörlük kadrosu vermesi ironik değil mi, hem de 22 yıldır bilindiğim bir yerde."
Gelin, Reis'in dediği gibi hal yolu bulunsun... Bariz suçu görülmeyenler iade edilsin. Sonra deliller ortaya konunca gereği yapılsın.
"İnsanlık" öldürülmemeli!