İmamoğlu'na ne yapacaklar?
Saray Cenahı, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı''nı kaybetmeyi bir türlü hazmedemedi.
İstanbul, "Yeni Osmanlı"nın da başşehri olacaktı. Ankara yavaş yavaş İstanbul''a taşınıyordu. Reis Beyimiz Ankara''da eğreti kalıyor, her fırsatta gönlündeki başşehre dönüyordu.
O şehirde Reis Bey belediye başkanlığı yapmıştı. Onun duası, İstanbul için yeterdi. Ama kaybedildi. Öfkenin asıl sebebi dua ile kayıp arasındaki kopuştur!
İstanbul''un kaybı, Millî Mücadele''nin zaferi gibi. Refet Paşa bir kere daha İstanbul''a girdi! Yere göğe koyamadıkları Vahîdettin kaçmıştı. Osmanlı çökmüş, Yeni Türkiye kurulmuştu.
Saray Cenahı, bir ara "Yeni Türkiye"yi dilinden düşürmüyordu. Bu kavramı M. Kemal''in Nutuk''ta sık kullandığı hatırlatmış, hatta kaç defa kullandığını da belirtmiştim.
R. T. Erdoğan da Nutuk''a işaret etti: "Yeni Türkiye kavramının ilk kez Gazi Mustafa Kemal tarafından Nutuk''ta defalarca zikredildiğini söylemek isterim." dedi.
Dikkat ettiniz mi? Şimdi "Yeni Türkiye" pek kullanılmıyor. Hedef Yeni Osmanlı. Başşehir İstanbul!
E. İmamoğlu PKK''lıları işe almışmış. O kişilerin alnında "PKK''lı" yazıyor ki, İmamoğlu, "Bizimle olun." diyor!
Onların PKK''lı mı, değil mi, kararını verecek olan Adalet Bakanlığı''dır. İşe girenler savcılıktan temiz kâğıdı getiriyorsa kimse o kişilerin ideolojisini tartışamaz. İsterse Abdullah Öcalan çıksın, temiz kâğıdı alsın! Cezasını çektikten sonra, yol açıksa, istediği işe girer!
R. T. Erdoğan, 27 Mart 1994''taki İstanbul Belediye Başkanlığı seçimine Refah Partisi adayı olarak girdi. Yüzde 25,19 oy aldı.
Ekrem İmamoğlu kaç oy aldı? 2019''da seçim iki defa yapıldı. 31 Mart''ta yüzde 48,7 oy aldı. Saray Cenahı''nın adayı Binali Yıldırım ise yüzde 48, 61.
Fark çok az olunca, Saray Cenahı, hemen harekete geçti. Birtakım numaralar çekilerek seçim yenilendi. Bu defa E. İmamoğlu arayı açtı. Oyların yüzde 54,21''ini İmamoğlu, yüzde 44,99''unu Binali Yıldırım aldı. Fark 800 bini aşıyordu.
Bu seçim Saray Cenahı''na çok ağır geldi.
Geçmişte PKK''yla halleşenler kimlerdi? Saray Cenahı değil miydi? İstanbul Belediye Başkanlığı seçimlerinde bile boyunlarını büküp melül melül PKK''dan yardım beklediler.
Prof. Dr. Ali Kemal Özcan''ın, Çok önceden İmralı''ya gitme talebini fırsat bildiler. Güya bir akademisyeni A. Öcalan''la görüştürüyoruz, demeye getirerek adaya götürdüler, A. Öcalan''la görüştürdüler. Görüşmenin son 10 dakikasında, Ali Kemal''in eline mektubu tutuşturdular. O da ne yapsın, mecbur getirecek.
(Görüşmenin ayrıntısını Ali Kemal''den dinledim. Kendisiyle yaptığım mülâkatı ara ara bu köşede verdim. Tamamı onun "İmralı''ya Ne''ye Gittim?" kitabında yer alıyor.)
Şunu da hatırlatacağım: "Çözüm=Çözülme" döneminde köprüler atılıp PKK köşeye sıkıştırıldığında, Yarısı Türkiye''den, yarısı yurt dışından 1128 akademisyen, PKK militanlarını kurtarmak için, "barış" yutturmasıyla bildiri yayınladılar. R. T. Erdoğan bu bildiriye büyük öfke duydu. Biz de ağır yazılar yazdık. Birçok akademisyen hapse girdi, birçoğu üniversiteden atıldı. Sonunda ne oldu? AYM, bu akademisyenleri kerhen temize çıkardı. Çünkü, Avrupa sonra başımıza ağrıtacaktı.
Bu akademisyenler için, madem kerhen de olsa temize çıktılar. Üniversitelerine dönmeliler, diye yazan da biziz.
Demek istediğim kanun neyse ona uyulmalıdır. İBB''de PKK var veya yok, kim bölücülere yardım etmişse, delil gösterin, gereğini yapın.
Halk maksadınızın farkında halk. 2019''daki gibi, yine hezimete uğrarsınız.