İlmin katline fetva!

Marxist politikacı Rodi Margulies aradan 12 sene geçtikten sonra, Dr. Süleyman Sayar’ı bırakın, mensup olduğu Uludağ Üniversitesi’nin yönetiminden “Yahudi karakteri konulu makaleyi nasıl yayınlarsınız” diye hesap soruyor ve hatta adamların “katli vâciptir” demeye getiriyor.
Dr. Sayar makalesinin sonuç bölümünde şöyle
yazıyor:
“Karakter ve zihniyet kavramları çerçevesinde Yahudi tarih ve kültürünün şekillendirdiği Yahudi millî/sosyal karakteri, üstünlük anlayışı ve tarihî ezilmişlik duygusu odağında ırkçı, bozguncu, entrikacı, kinci, intikamcı, dünyacı, isyankâr, dönek vb. karakter özelliklerine sahiptir. Bu karakterin din alanındaki belirleyici temel kavramları ise küfür, şirk ve nifaktır. Bu tablo, sosyo-psikolojik unsurları da dikkate alan tarihî karakter tesbiti çalışmamızda varılan doğal bir sonuç olmaktadır. Kur’an anlatımında Yahudi, dinî/ahlâkî bakış açısından olumsuz bir tutum ve davranışın sembolü olarak dikkat çekmektedir. Yahudi toplumunun tarihî karakteri ve sosyal psikolojisi, kendi kutsal kitaplarında da (“Eski Ahit”) Kur’an’dakine benzer özelliklerle gözler önüne serilmiştir. İki dinin kutsal metinlerinde de aynı olumsuz kişilik yapısı ve aykırı sosyal davranış biçiminin yansıtılması, bu karakterin objektif olarak tespiti yanında, sürekliliğinin de delili sayılabilir.”
Dr. Sayar 13 sayfalık makalesinde 135 dip not kullanmıştır. Araştırıcı: “Kendi kutsal kitaplarında da (“Eski Ahit”) Kur’an’dakine benzer özelliklerle gözler önüne serilmiştir” diyor. Hem “Yahudiler”, hem “İslâmcılar”cevap vermeli şimdi!

***

Sehpa kurulmuş; asacaklar! BiaNet’ten Çiçek Tahaoğlu, kendi deyişiyle “Yahudilere yönelik nefret söylemi içeren” makaleyi fakültenin dekan yardımcısına sormuş:
“Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Recep Cici, ‘Bu konuyu görüşüyoruz, ona göre bir değerlendirme yapacağız’ diye konuştu. Makalenin hâlâ web sitesinde yayında olduğunu söylememiz üzere, Cici ‘Makalenin tümünü belki gözden geçirmek gerekiyor. Kur’an bağlamında değerlendirmeler deniyor. Bu konuda Taraf’ta çıkan yazıdan da haberimiz var. Ona göre değerlendiriyoruz...”
Peşin peşin “nefret söylemi”nden bahsediliyor. Fakülteyi arayan kendisinden o kadar emin ki, “Makale hâlâ web sitesinde yayında” diyebiliyor.
Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, hakemli bir dergi. O dergide yazı bir ilim heyetinin kontrolünde dergiye girebilir. İlim heyeti, makaleyi ince eleyip sık dokumak zorundadır. Kimin aleyhinde çıkarsa çıksın, deliller sağlamsa itiraz edemez. Ancak bir başkası karşı deliller getirebilir.
Onun için üniversite yönetiminin artık yapacağı bir şey yoktur. Eğer yönetim, polemiklerden ve tenkitlerden çekinip “tavır” almaya kalkışırsa, ilmi inkâr ediyor demektir.
Burada, “Yahudiler aleyhine yazı çıktı, oh olsun” demiyorum. Demem de mümkün değil! İsrail’de, Filistin’de röportajlar yaptım, Yahudi kimliğini tanımaya çalıştım ve hatta Filistinlilere bakarak birçok meziyetlerini de övdüm. Endişem, ilmin katledilmesidir.

Yazarın Diğer Yazıları