İlmi kovarsan din böyle olur

18 yaşına gelmemiş her insan çocuktur.. Yasa böyle istediği için değil. Gelişim psikolojisi ve bilim böyle söylediği için çocuktur. Bilimin verilerine göre 13-18 yaş çocukları ergenlik dönemi çocuklarıdır. En önemli özellikleri "benmerkezci düşünme" yapısında olmalarıdır. Bunun yanında bir de "kimlik karmaşası" yaşamaktadırlar.

Ergenlik psikolojisi başlı başına bir karmaşa dönemidir zaten..

"Benmerkezci düşünmek" ne demek?

Şu demek: Kişi merkezinde kendisinin bulunduğu bir zaviyeden olayları görüyor. Kendini bir tiyatro sahnesinde gibi hissediyor ve olayları, olguları hayatı, geleceği bu bakıştan yorumluyor. Sen böyle bir çocuğa evlilik yükü yüklüyor ondan sorumluluk bekliyorsun..

Peki, bunu neden yapıyor?

Çünkü insanın yaratılışı böyle. İnsan bu aşamalardan geçtikten sonra yetişkin oluyor. Tıpkı bedensel gelişim gibi. Yeni doğan bebeklerin de cinsiyetleri var ama onları evermiyoruz? Niye evermiyoruz?

Çünkü yeterli olgunluğa ulaşmadılar.

Ne zaman evereceğiz?

Tam anlamıyla bir yetişkin olduklarında?

Bu ne zaman olacak?

18 yaş ve sonrasında.

Kim söylüyor?

Tıp, Biyoloji, Psikoloji..

Yani bilim…

İnsanın bedeni gibi zihni de zaman içinde gelişip olgunlaşıyor. Zihnin yetişkinlerin yapacağı işlemleri yapabilmesinin ön koşulu "soyut düşünebilme, soyut ilişkilerden soyut sonuçlar çıkarabilme" yeterlikleridir.

İnsanların bu yeterliklerin üstesinden gelebilmesi için ergenlik dönemine girmeleri, epey bir yol almaları gerekiyor. Kısacası çocuk düşünme ve akıl yürütme biçimiyle, yetişkin arasında dağlar kadar fark var.

Tıpkı bedensel gelişim gibi.

Siz diyorsunuz ki "çocuklar evlenebilir. Falanca hoca hazretleri böyle söylüyor. Vakti zamanında analarımız evlenmiş de kötü mü olmuş?"

Biz de diyoruz ki: "Evlenemezler. Çünkü bilimsel verilere uymuyor. Bir kere zihinsel gelişimleri tamam değil. İkincisi kemik yapısı yetişkinliğe ulaşmış değil. Üçüncüsü ince motor kaslar henüz istenen düzeye gelmemiş. Ayrıca evlilik sorumlulukları olan ağır bir yüktür. Çocuk yaştakiler bunu üstlenemezler."

Biliyor musunuz?

Tıbbın meşhur tıp otoritesi İbn Sina'yı Batılılar yüzyıllarca ders kitabı olarak okuturken biz kendi medreselerimize sokmadık. Ta 17.Yüzyılda ancak Osmanlı medreselerine girebildi.

Niye?

Niye olacak? Zatı şahaneleri büyük "İslam âlimlerimiz" tarafından kâfir ilan edildi de ondan. Kısacası, bilimi kovduğumuz için, İbn Sina gibiler unutturuldu. Unuttuğumuz İbn Sina ve diğerlerini Osmanlı Devleti uçurumun kenarına geldiğinde tam aşağı düşecekken fark ettik. Geri çağırdığımızda bağnazlık bu boşluğu doldurmuştu. Onları aşamadık. Halen daha aşamıyoruz..

İbn Rüşt, 'kızlar okula gitmeli" dediğinde, Farabi ise, felsefe ile Allah'ın birliğini ispata yöneldiğinde çoktan "kâfir" damgasını yemişti.

Şimdi bazı din adamları, "kızlar 6 yaşında evlenebilir" fetvası verecek tabi. Dolayısı ile dini bunlardan öğrenen 2016 yılındaki Meclis'teki milletvekilleri, "bir kerecik" deyip affı şahane yayınlayacak elbette. İbn Sina, İbn Rüşt Farabî kâfir sayıldıktan sonra normal değil mi? İlimi kovarsan işte din böylelerine kalır... Fetvaları da kendileri gibi olur...

Yazarın Diğer Yazıları