'İkra! (Oku)' Ama nasıl okuma?..
Alak suresi, ne zamandır beni meşgul ediyor. "İkra'': oku"da asıl kastedilen nedir? Yazılı bir şeyi mi okuma mı, yoksa telaffuz etme mi maksat?
Surede "oku" iki defa geçer. 4. ayette "kalem" de vardır. Alak suresi 19 ayet. İlk beş ayet konumuza dair:
"1- İkra bismi rabbike''llezî halak. 2- Halaka''l-insane min alak. 3- İkra'' ve rabbuke''l-ekrem. 4- Ellezî alleme bi''l-kalem. 5- Alleme''l-insane mâ lem ya''lem." ("1- Yaratan rabbinin adıyla oku! 2- O, insanı alaktan (asılıp tutunan zigottan) yaratmıştır. 3-5 - Oku! Kalemle (yazmayı) öğreten, (böylece) insana bilmediğini bildiren rabbin sonsuz kerem sahibidir.")
"İkra" emir kipi. Kesinlik var. Nasıl okuyacaksın? Yazmak da emrediliyor. Demek ki, okumayı ve yazmayı bilmek gerek.
Bugün kitap günümüz...
Sovyetler cenderesindeki Türk devletlerinin bağımsızlıklarının 30. yıldönümü münasebetiyle Yavuz Gürler ve Prof. Dr. Gültekin Akengin editörlüğünde "TÜRKSAV-Türk Dünyası 30 Yıllığı" yayınlandı. İçinde 28 makale yer alıyor.
TÜRKSAV (Türk Dünyası Yazarlar ve Sanatçılar Vakfı) 1996 yılında kuruldu. Uzun yıllar başkanlığını Yahya Akengin yaptı. Yahya Akengin öncelikle bir şair. Şiirlerini ilk Hisar dergisinde okumuştum. Bu vesileyle belirteyim Hisar dergisi bir ekoldür. Eski Anayasa mahkemesi üyesi şair, yazar Mehmet Çınarlı''nın büyük gayretiyle 1950''de çıkmaya başladı. Yazar ve şairleri "Hisarcılar" diye anılır.
Türk devletleri Rusların işgalindeydi desek yeridir. Tarihi incelediğimizde, bu sözümün gerçekliğini anlarsınız. Bakmayın siz 1917''den Bolşevikler iktidara gelince Türk ülkelerinin her birinin Sovyetler içinde birer "cumhuriyet" olmasına. Moskova''ya göbekten bağlanmışlardı. Ruslaştırılanlar da çok. Bu kadar geniş alana yayılan Ruslar, Moskova çevresinden Sibirya''ya, Orta Asya''ya kadar nasıl uzanabilirlerdi?
Hâlâ Rusya Federasyonu içinde yedi Türk bölgesi bulunuyor.
"Turan", "Türk"ü idrak eden herkesin gönlünde yatar. Lenin''e, Stalin''e kulluk edenler, "Turan" diyene "ırkçı, gerici" yaftasını yapıştırıverirler. Ruslar Rus birliği için savaşı bile göze alırken, Türkler Türk birliğini isteyince niye irkiliyorlar?!
"Turan", Türklerin birbirlerini tanıması, bilişmesi, aralarında her türlü güçlü bağ kurmasıdır. Kimse kimsenin toprağına göz koymuyor.
Türk birliği için adımlar atıldı. Türk ülkeleriyle bağlar kuruldu. Sivil teşekküller de bu bağları güçlendirdi. Bunun neresi ırkçılık, gericilik!
Yahya Akengin''in "Takdim" yazısı fikrimizi açıyor:
"Yıkılmaz sanılan Sovyetler Birliği şangır şungur dağılmış, milletler hapishanesi konumundaki yapıdan yeni devletler doğmuştur. Ancak rejimin fanatikleri şoktaydı. Bizdekiler de öyleydi. Dağılan sosyalist birlikten kopanların bir kısmı da Türk devletleriydi. (…) Aradan geçen otuz yıl gösterdi ki artık suların tersine akmayacağı kesinlik kazanmış oldu. Yeni Türk cumhuriyetleri bazı zorluklara rağmen yerlerini pekiştirip konumlarını tahkim etmişlerdi. Yirmi beş yıl önce kurduğumuz Türk Dünyası Yazarlar ve Sanatçılar Vakfı olarak konuya bakışımızı bir cümle ile özetlemeye çalıştık: Türk dünyası bir kültür dünyasıdır.
Bu yeni Türk devletlerini ilk tanıyan ülke olarak Türkiye Cumhuriyeti''nin bu kardeş devletlerle ilişkilerinin ağırlığını da ortak kültür kodları belirledi."
Yahya Akengin, sonunda noktayı koyuyor:
"Türk dünyası ile ilgili gelişmeleri ırkçılık diyerek tökezletme hareketleri başarılı olamayacaktır. Çünkü Türk dünyası ırkçılığın dar kalıplarına sığmayacak kadar zengin ve büyüktür."
Ben de içimizdeki "uşaklar"a dikkat diyorum.