İhtişam mı, ihtiyaç mı!
Cuma namazını çoklukla bir AVM’nin alt katındaki mescitte kılarım. Alışveriş merkezlerinde cami açılmasına nasıl seviniyorum bilemezsiniz. Namaz kılan için namaz kılma mekânının ne kadar elzem olduğunu dışarıdan gazel okuyanlar asla bilemezler. AVM’de mescit olmasaydı, orada çalışanlar nereye gideceklerdi? AVM’nin yanında bir de özel üniversite var. Edebiyatçı öğretim üyeleri arkadaşlarım. Birçoğu bu mescide geliyor. Meselâ o özel üniversitede cuma namazı kılma şartlarına uygun bir mescit açılamaz mı? Ankara’da Çankaya’da, Beyazıt Üniversitesi’nin mescidinde cuma namazı kılınıyor.
İki kütüphaneye sık giderim: İSAM (İslâm Araştırmaları Merkezi) ve Beyazıt Devlet Kütüphanesi... İSAM Kütüphanesi Türkiye şartlarında açılmış en mükemmel kütüphanedir. Ancak araştırıcılar faydalanabiliyorlar. Beyazıt Kütüphanesi ise herkese açık; ama içinde mescit yok. Dışarı çıkıp Beyazıt Camisine gitmek zorundasınız; çalışmanız bölünüyor. İSAM’da cuma mescidi var. Büyük kolaylık.
Geçen gün Taksim Meydanına bakan bir oteldeki toplantıya katılacaktım. Akşam sıkışık vakittir; hemen Sular İdaresi bitişiğindeki derme çatma camiye girdim. Caminin dar kapısı arı kovanı gibiydi: Kadın-erkek biri giriyor, biri çıkıyordu.
Soru: İhtiyaç mı, ihtişam mı?
İstanbul’da Çamlıca’da Recep Tayyip Bey Camisi için hafriyat başlamış. O cami ihtiyaçtan yapılmıyor; saltanatın debdebesidir!
O kadar çok yere cami gerekiyor ki... Yıllardır Taksim’e cami yapılmaya yeltenilir; ideolojik istenmiş ve ideolojik reddedilmiştir. Kimse halkın ne çektiğini düşünmüyor. İllâ görkemli bir cami oturtalım, dünya âlem Taksim’in “fethedildiğini” görsün! Karşı duranlar “Son kalemizi fethettirmeyeceğiz!” çırpınışındalar.
İnanç üzerinden tartışma olmaz. Adı üstünde “inanç”. Namazını kılamayan günaha gireceğini düşünür, kılan sevap alacağını! Kimse kimseye karışmasın!
Bu ülkede çokluk Müslümansa ve vakitli ibadet esassa, insanlar ibadetle huzur buluyorsa, ihtiyacı karşılamak idarecilere düşer.
Bırakın ihtişamı... Derli toplu mabetler yapılmalıdır. Toplu taşıma araçlarının ana durakları üzerinde de mescitler olmalıdır.
Mecidiyeköy’de metrobüs durağı yeniden düzenlendi ama bir tarafına mescit yapılması düşünülmemiş. (“Trump Tower Gökdeleni” bu durağın çok yakınında ve binanın iki kat aşağısında güzel bir mescit var. Aklınızda olsun!)
Zincirlikuyu ve Avcılar durakları mescitsiz. Bütün otobüslerin kalktığı Yenibosna durağında Allah’tan bir mescit var. İnsanlar nasıl duacı bir bilseniz.
Nereden aklıma geldi bunları yazmak?
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı alışveriş merkezi, iş hanı, fabrika, düğün salonu, lokanta, gazino, sinema, tiyatro, müze, kütüphane, yurt binaları. sağlık tesisleri... gibi yerlerde mescit açma mecburiyeti getiren bir kanun teklifi hazırlamış. Abartmışlar ama umumî anlamda itiraz etmiyorum!