Hüseyin Çelik bunları yeni söylemiyor
Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, bir televizyon programında sıranın nihayet Mustafa Kemal Atatürk’e geldiğini açıkladı. (“Nihayet” sözünü sonra açacağım.)
Eskiden olsaydı Çelik’in sözleri sürmanşetten verilirdi... Dünya kadar görüş alınır ve hatta birçok gazete, gazetelerinin ana prensibi olarak imzasız başyazı yazar, “Atatürk’e lâf söyletmeyiz”der, bazı kuruluşlar da Anıtkabir’in yolunu tutarlardı.
Şimdi ne değişti?
Söylemeye gerek var mı?
Herkesin kolu kanadı kırık.
Ak Parti’nin ne kadar mesafe aldığını buradan anlayın. Zaten o aldıkları mesafe ki, eski Millî Eğitim Bakanını böyle konuşturuyor.
***
Yazımın girişinde “(Hüseyin Çelik) Sıranın nihayet Mustafa Kemal Atatürk’e geldiğini açıkladı” dedim; oraya geldim:
Hüseyin Çelik partisinin en yukarısındaki isimlerden biri olarak durup dururken konuşmaz... Millî Eğitim Bakanı Prof. Dr. Ömer Dinçer, Mustafa Kemal Atatürk’le ilgili, okullarda yeni bir “tertip” ortaya koyuyor. “Atatürk” meselesine asıl kafa yoran Hüseyin Çelik’tir. Kendisi bakanken, Dinçer’in yapmak istediklerini, henüz erken olduğu için, yapamamıştı.
Hüseyin Çelik’in “Türkiye Günlüğün”nde 1994’te yayınlanan bir makalesi vardır: “Bir Başka Açıdan Atatürk”. Makale derginin Mayıs-Haziran 1994’te çıkan 28. sayısında yer almıştır. Hüseyin Çelik bu makalesini “Türkiye’de Değişim Demokrasi ve Aydınlar” (2002) başlıklı kitabına da koymuştur.
O zaman makalenin tamamını Yeniçağ’da yine bu köşede yayınlamış (8 Ocak 2004) ve ardından bazı sorular sormuş ama cevap alamamıştım.
Makaleyi vermeden önce şöyle demiştim:
“Makaleyi söz konusu etmemin sebebi kendilerinin Millî Eğitim Bakanlığında oturmaları... Öyle ki, tenkit ve temennîlerini ilk uygulayacağı makamda yani... Şimdi makaleyi okuyalım ama bir not daha düşeceğim. Bu makaleyi bakanın kendi Web sitesinde bulamazsınız. Girin Huseyincelik.net’e, bütün eserleri sıralanmıştır ama ‘Bir Başka Acıdan Atatürk’ makalesi yoktur. Neden? Onun izahını da Hüseyin Çelik yapar ancak.”
***
Hüseyin Çelik’in makalesini burada vermeyeceğim. Makalesini köşemde yayınladıktan sonra ertesi gün “Millî Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik’ten beklenen cevaplar” başlıklı ikinci bir yazı daha yazmıştım.
Bu makaleye dayanarak Hüseyin Çelik Bey’e soru sormuş ama cevap alamamıştım. Artık “rahat” olduğuna ve Atatürk’le ilgili her şeyi konuştuğuna göre sorularımı da cevaplandırır, sanırım...