28 Mayıs 2023’te Cumhurbaşkanlığı seçiminde Recep Tayyip Erdoğan’a oy veren 27,73 milyon seçici hemen şimdi kuyruğa girsin, ellerinde birer dilekçe savcılığa gitsin. Herhâlde kuyruğun ucu Ankara’dan başlar bütün Türkiye’yi kıvrıl kıvrıl dolaşır.

Bir hanım sokak röportajında Recep Tayyip Erdoğan’a ve ona oy verenlere karşı akıl dışı konuşuyor:

“Koskoca Türkiye’nin yönetimini tek adama verirsek, babasının çiftliği gibi, ahırı gibi kullanır. Kendi instagramı açık bir şekilde cuma mesajları yayınlıyor. Hatta bunu destekleyenler de var tabiî ki kullanacak, tabiî ki açacak diye... Bu dediğim yanlış da anlaşılabilir, başka yerlere de girebilir. Hiç umurumda değil. Elin Arab’ı öldü diye neden yas tutuyorum? Beni ilgilendirmez. Kendisi instagramı kullanıyor. Bize bir hafta boyunca yasak uyguluyor. Utanmasa yirmisini de biz çıkaracağız, kırkını da biz çıkaracağız. Yüzde 90 geçimini instakram üzerinden sağlıyor. Hiçbir gerekçe sunmadan, hiçbir sebep sunmadan bir gece çat diye kapattım olmaz. Bir gece yasa çıkarıyor, hayvanlar ölsün istiyor. Allah’ın adıyla hayvanları katletmek için yasa çıkarıyor. Bir gece oluyor İstanbul sözleşmesi kalkıyor. Ülke buna teslim edildi de babasının çiftliği değil. Yaptığı darbe. Sosyal medyayı kapatıyor darbe, hayvanların katliamı için yasa çıkartıyor darbe. Şu anda parmağında oynatıyor. Bu çok yanlış. Hiçbir şekilde bir cumhurbaşkanı dünyanın sahibi bile olsa... Türkiye Cumhuriyeti laik bir ülke. Kafasına göre instakramı kapatılamaz. Şunu da söylemek istiyorum. Burada onu destekleyenlere diyorum... Bütün özgürlük haklarımızı bir tek kişiye teslim ettiğiniz için ve Allah’tan da üstün tutup ona taptığınız için, Allah’tan da üste koyduğunuz için, sosyal medyanın kapatılmasını desteklediğiniz için, hayvanların katliamını desteklediğiniz için beyni emcüklenmiş geri zekâlısınız.”

Kendi arkadaş grubu içinde istediği gibi konuşur, istediği gibi tenkit eder, istediği gibi küfreden ama... İnsanların karşısında böyle konuşulursa, halk bölünürse, orada dur, denir.

Abuk sabuk sözler. İnsanlar aklına estiği gibi kimseyi itham edemez, hele Türkiye’nin yönetiminde yeri olan insanlara bu kadar ileri laf edemez.

Allah’tan üstün tutuyorlar ne demek?

Hadi peygamber yerine koyanlar var; ya ithamı bu kadar ileri götürmek... Akıl dışı, mantık dışı, izan dışı... Bu hanım, attıkça atmış.

Tenkit bu değildir. Küfre varmamalıydı, düşmanlaştırmaya varmamalıydı. Gerçekçi olunmalıydı. İkna edici olunmalıydı.

Kullanılan kelimeler akıl süzgecinden geçmeliydi.

İnsan ister istemez düşünüyor, o hanım hazır ağzıma mikrofon dayatılmışken, kendime göre şöhret kapılarını açayım mı, dedi. Hâl ve hareketlerine bakılırsa böyle de düşünülebilir.

Bir de sözleri bastırdıkça bastırıyor. Sonra kendisini hapiste buluyor. 18 gün sonra kodesten çıkarılıyor. Bir gece yarısı hapishanenin dışına atılıveriyorlar.

Katliamcı Siyonistler bile 7 Ekim 2023’te, Gazze’ye saldırdıklarında, İsrail’de çalışan Gazzelilere, ne hâliniz varsa görün, demişler yine toplayıp sınıra götürmüşlerdi.

O hanım sanki “düşman” hattından...

Ortalık karanlık, ortalık ıssız... İn cin top oynuyor. Bir hanım tek başına ne yapsın?! Böyle koyurmak düşüncesizlik değil; karşı düşmanlık.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel yine yanlış yolda. Emcükçü hanımı, protokolde ağırlıyor. Demek ki, o hanımın üslûbunu kendi dili sayıyor.

***

Aşağıdaki mısraları şimdi köşesine çekilen bir ünlü sanatçımız gönderdi. Bu mısralar da tenkit. Ama itiraz edilemez bir ölçüsü var.

SİLGİ

Ellerinde koca bir silgi

siliyorlar her şeyi

hatırlamıyorlarsa geçmişi

felaketleri ve söylediklerini

SEBEBİ HEP BU SİLGİ

Eminim ki silgi;

tutmasalar yönlendirmeseler seni

temizlerdin öncelikle pis çatal dillerini,

sonra kin kaplı yüreklerini,

Elin değmişken hazır;

temizlerdin hırslarını harisliklerini

son olarak beynin kıvrımlarındaki kirleri

Ne dedin? Yok mu beyinleri???

***

Düşmanlaştırmak değil; kazanmak esas. İnsan gerçekleri nasıl haykıracağını bilmelidir.