Eski köy korucularından mektup var: Mağduruz
PKK ile mücadelede ön saflarda yer alan eski köy korucuları mağduriyetlerinin giderilmesini istiyorlar.
Bir eski köy korucusunun mektubu:
"Ben ve benim gibi 7-8 bin kişi yıllarca köy koruculuğu yaptık. Çeşitli nedenlerle ayrılan 7-8 bin kişinin kimisi 10 yıl, kimi 15 yıl, kimi 17 yıl görevdeydi. Bizzat ben.15 yıl köy korucusuydum. Geçim sıkıntısı yüzünden istifa edip İstanbul'a göçtüm. Gençliğimin 15 yılında vatana hizmet ettim. Sigortamız yoktu. Geçici kadrosuyla çalışıyorduk. İsteğimiz çalıştığımız yılların sosyal haklarının bizlere verilmesi. Çalıştığımız yılların sigortalanmasını talep ediyoruz... Bugünkü köy korucularının hepsi sigortalı. Bizler terörün en şiddetli zamanında yıllarca mücadele ettik. Ayrılmasaydık emekli olmuştuk. Ayrıldığımız zaman bize sadece Ödemeler Genel Müdürlüğü'nden 18 bin TL. tazminat verildi. Ama sosyal hakkımız verilmedi... Sosyal hakkımızı talep ediyoruz." (Fatih K.)
Geçmişte, ben de mücadelenin en şiddetli döneminde bölgeye gittim. Eski PKK'lılarla, korucularla görüştüm. Olup bitenleri ayrıntılı yazdım.
PKK'nın, PKK yardakçıların baş düşmanı askerimizden önce koruculardır.
Sistemin tarihine bakalım:
"Köy koruculuğu sistemi ilk kez 1924 yılında yürürlüğe konulan 442 sayılı Köy Kanunu ile teşkil edilmiştir. Güvenlik koruculuğu sistemi ise ülkemizde Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde 1985 yılında artan terör olaylarının önlenebilmesi için yerel halktan oluşturulan ve ilk ismiyle 'geçici köy korucusu' olarak adlandırılan bir yapıdır. 442 sayılı Köy Kanunu'nun 74'üncü maddesine, 1985 yılında 3175 sayılı Kanunla yapılan eklemeyle, Cumhurbaşkanınca belirlenecek illerde; olağanüstü hali gerektiren nedenlerle ve şiddet hareketlerine ait ciddi emarelerin köyde veya çevrede vuku bulması veya hangi sebeple olursa olsun köylünün canına ve malına tecavüz hareketlerinin artması dolayısıyla, valinin teklifi ve İçişleri Bakanı'nın onayıyla yeteri kadar güvenlik korucusu (eski adıyla geçici köy korucusu) görevlendirilmesinin yapılabileceği hükmü getirilmiştir. Şu anki ismiyle güvenlik korucuları terör olaylarının baş gösterdiği yerlerde görevlendirilerek kamu güvenliğinin sağlanmasında genel kolluk kuvvetlerine yardımcı bir kolluk olarak önemli bir yer teşkil etmektedir..." (Bkz.: İsmail Fidan-Erdem Özgür, "Kamu Düzeni ve Güvenliğinin Sağlanmasında Güvenlik ve Köy Korucusu Paradigması", Çankırı Karatekin Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi, C. 11, S. 1, 2021)
PKK, bölgeyi tekellerinde görür, korucuları devletin adamı diye adlandırır. Korucular olmasıydı, askerimiz bölgeyi tanıyabilir miydi? Asker her yerde her zaman olamaz ama, bölgenin insanı, her yerde olur. Yoksa koruculara neden ihtiyaç duyulsun.
Korucular, diyebiliriz ki, askerin yol açıcılarıdır. Çok şehit verdiler.
Bir tarafta PKK'nın silahlı saldırıları, bir tarafta ise PKK'nın "kanunî" görünen vakıfları, dernekleri, köy korucularının vukuatı üzerine çeşitli raporlar hazırlamışlar, ferdî hataları genelleştirdikleri gibi, bütünü zararlı göstermişlerdir.
Her toplulukta, iyiler ve kötüler vardır. Vazifelerini suistimal edenler, bulundukları mevki itibarıyla etraflarına üstten bakanlar, korku salanlar, hatta mücadele etmeleri gereken bölücülere casusluk edenler olmuştur. Elbette onlar cezasız kalmayacaklar, kalmamışlardır.
Hakkıyla vazifesini yapmış, sonra şu veya bu sebepten ayrılmış korucular, görevli oldukları yıllar itibarıyla tekrar gözden geçirilmeli ve özellikle emeklilik hakları üzerinde durulmalıdır.