Erken seçim işaretleri fazlasıyla var

Halka bu kadar ağır zamlar yüklenmesi seçim hazırlığı görünüyor.

Bütün ihtiyaç maddelerine yapılan zamlar, yılbaşında aylıklara da gözlere görülür zammın yolunu açıyor. İğneden ipliğe her şeye zincirleme zam, ister istemez, ücretlilere aktarılması gerekiyor. Yoksa halk homurdanmaya başlar. Diktatör de olsalar, demokratik seçimle de gelseler iktidarların en büyük korkusu halkın aç kalmasıdır.

Türkiye''de 2002-2019 yılları arasında, yani Ak Parti iktidarında, geçim sıkıntısı yüzünden 5 bin 806 kişi intihar etmiş. Son iki yılın intiharlarının istatistikleri de zaman zaman veriliyor. Sayı 6 bini geçiyor.

Ve bu intiharlar "dindar nesil" yetiştirme emelindeki iktidar zamanında oluyor.

İntiharın dinimizdeki yerini biliyorsunuz. İnsan kendi canına kıyamaz.

Zamlar ve yılbaşında ücret artışları erken seçimin işareti görülüyor. Para havadan gelmeyecek. Zam yapacaklar ki, para toplasınlar. Ne petrolümüz var, ne doğalgazımız, ne sanayimiz bize para getirecek seviyede. Tarım zaten bitik. Mazotu, gübresi, kredisi derken, insanlar şaşkın. Düşünün... Tarım ülkesi olduğumuz hâlde tarım ürünlerini bile ithal ediyoruz.

Erken seçim derken...

Anayasa''nın 101. maddesinde, cumhurbaşkanlığı seçiminde bir kişinin ancak iki defa seçime katılacağı yazılı. Anayasa''nın 116. maddenin 3. fıkrasına göre; TBMM''nin erken seçim kararı alması hâlinde, daha önce iki defa seçilmiş olmasına bakmaksızın cumhurbaşkanı da yeniden seçimlere girmeye hak kazanabiliyor.

Bazı anayasacılara göre, bu madde de üçüncü defa seçilmenin önünü açmıyor, dese de, iktidar tutacak bir kulp bulduğu için, seçimime gitmekte tereddüt etmez.

Zamanında yayılacak şeçimlerde bir handikap da 2023''te girerken yeniden zam furyası ve yeniden ücretlerin artışı olacaktır ki, bu artık "Yetti gayri!" dedirtir. Bütçe açığı, kapatılamayacak noktaya gelir, dış borçlar üst üste biner; ödenecek faizlerin rakamlarındaki sıfırlar sayamazsınız bile...

Saray bu riski göze alabilir mi?

Akla gelmeyen bir husus:

Önceki akşam, bir yayında, Saray''daki zatı da iyi tanıyan, Millî Görüş''ten gelme bir isimle beraberdim. Kuliste son zamanlarda tartışılan sağlık meselesini sordum. Yüz yüze geldiğinde de bir şeyleri fark ettiğini söyledi. Başka bir noktaya dikkat çekti: "Zat-ı Muhterem''in Saray''da çok göze batan yavaş hareketleri ve duraksamaları sırasında korumalarının hemen devreye girmesini kim servis etmiş olabilir?" diye sordu. Sonra "Bu görüntüyü Saray-Ak Parti içinden birileri dışında kimse çekemez ve servis edemez. Bilerek sızdırdılar. Mağduru oynayacaklar. Erken seçimin bir işareti de budur." dedi.

Sahi çok kızmış göründükleri Saray içinden çekilmiş o görüntüleri servis edeni buldular mı?!

Emeklilikte yaşa takılanlar (EYT) için ışık yaktılar... 5 milyondan fazla kişiyi ilgilendiriyor.

Polisi, öğretmeni hemşireyi, din görevlilerini ilgilendiren emeklilik ek göstergelerinin 3600''e çıkarılması için çalışma yaptıklarını söylediler. Bu rakam da az değil; 1,5 milyonu geçiyor.

Halk bu kadar eziyet çektikten, beklediklerini zamanında karşılanmadıktan sonra, kapı aralasan sana oy gelir mi?

Muhalefet, bu durumda, adımlarını son derece dikkatli atmalıdır. Maalesef, millî meselemiz olan tezkereye hayır denmesi, bir siyasî figürün sinkaflı küfrü, Saray''a öyle malzeme verdi ki... Muhalefet nasıl toparlanır, bilemiyorum!

Yazarın Diğer Yazıları