Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Evren Devrim ZELYUT
Evren Devrim ZELYUT

Enflasyonla çift hane dolar tehlikesi belirdi!

Bu yazıyı pazartesi saat 10''dan sonra okuyanlar Türkiye''de Haziran ayı enflasyon rakamlarını çoktan öğrendiler. Ama ben pazar günü bu yazıyı yazarken gelecek rakamları çok da merak etmedim; çünkü elektriğe %15, sanayide kullanılan doğal gaza %20 zam yapılan bir ülkede enflasyon düşer mi? Düşerse de sadece kağıt üzerindeki hokus pokuslarla düşer.

Yaşamın içinde hepimiz alım gücümüzün nasıl azaldığını çok iyi biliyoruz. Enflasyonun düşmesi için yapılması gerekli olanları ise artık hepimiz ezberledik: Tarım ve sanayide bize üretim artışları getirecek reformlar... Ancak AKP bu kalıcı çözümler yerine yine top çeviriyor, çalışıyor-muş gibi yaparak kamuoyunu oyalıyor. Neden mi? Sizce enflasyon komitelerle mi düşer yoksa üretim artışları ile mi? Kurulan "Fiyat İstikrar Komitesi" tarımda reform yaparak üretim mi artıracak? Aracıları ortadan kaldıracak kooperatifler mi kuracak? Yoksa sanayinin dış girdi bağını mı kopartacak?

Size farklı bir şey söyleyeyim: Bu ülke fiilen beş yıldır krizde. Bugünün dünden farkı şu, artık piyasaların ve halkın oyalamalara dayanacak gücü kalmadı. Hataların bedeli katlanarak önümüze çıkıyor. Çünkü enflasyonu artıran unsur artık sadece bizim hatalarımız değil. Enerjiden, sanayi metallerine, gıdaya kadar geniş bir yelpazede dünyada fiyatlar artışa geçti. Üstüne bir de sermaye maliyeti yani doların değeri de Amerikan Merkez Bankası (FED) politikaları ile küresel olarak artacak.

Türkiye''de yaz başlarında 8,50 olan kur bir yıl içinde %20 enflasyon kadar değer kaybederse 9,70 gibi bir seviye karşımıza çıkacak. Bunun üstüne FED etkisini koyarsak kurun çift haneye vurması imkansız gözükmüyor. Bu tabloyu tersine çevirmek için ne yapmalı? Tüketim değil üretim ekonomisi olmalıyız. Ancak üretmek için sermaye gerekli, bunun için de bütçede tasarruf yapmalıyız. Ama yandaşlar aldıkları 2''şer 3''er maaşlardan vazgeçer mi? Ya da Fransa, Almanya ve Japonya''da 8-9 bin olan makam aracı sayısı Türkiye''de 125 bin iken birileri lüksünden fedakarlık eder mi? O yüce şahsiyetler toplu taşıma kullanır mı?

İsraf, verimsizlik, yandaşlık, çökme ve ithalat üzerine kurulu ekonomik düzen ayakta durmak için borcu borçla çeviriyor. Ancak bu sayede bu yüksek enflasyon ve işsizliğe rağmen durumu kurtarıyor.

Bakın size Türk Hazinesi''nin taklacı güvercinler gibi nasıl borca takla attırdığını anlatayım:

* Hazine Temmuz''da 54.7 milyar TL iç borç servisine karşılık 52 milyar TL iç borçlanma planlıyor.

* Ağustos''ta 10.5 milyar TL iç borç servisine karşılık 16 milyar TL iç borçlanma planlıyor.

* Eylül''de 38.6 milyar TL iç borç servisine karşılık 45.7 milyar TL iç borçlanma planlıyor.

Dış borcu hiç sormayın, geçen yazdım, tek kalemde 1,5 milyar Euro borç aldılar... Toplam borç 448 milyar dolar...

Enflasyon artışı toplumu sefaletin derinliğine gömdükçe kuru da tarihi rekor seviyelere çıkaracak. Bu iş ise dönüp sanayiyi ithal ettiği girdilerle zehirleyecek. Sanayi sadece mamul değil enflasyon da üretecek. Bu sarmaldan ise AKP ile çıkmamız mümkün olmayacak...

Yazarın Diğer Yazıları