Eğitim ihracatında ivme kaybediyoruz
Eğitim ihracatı, Türkiye'nin uzun dönemdir artırmak için oldukça çabaladığı bir alan. Son on yılda bu alanda inanılmaz bir atılım yaparak üniversitelerimizdeki yabancı öğrenci sayısını 23 bin rakamlarından üç yüz binin üzerine çıkardık.
Bu yıl ise eğitim ihracatı, istediğimiz performansta ilerlemedi. Üniversitelerin doluluk oranları geçtiğimiz yıl barajın kalkmasından sonra neredeyse tam kapasite idi. Bu yıl ise bu oranların gerisinde kaldık.
Eğitim ihracatında bu yıl yeterli sayıda yabancı öğrenci gelmemesinin temelde birkaç nedeni var.
*İstanbul'daki deprem söylentileri ve konut kalitemizin 6 Şubat depremleriyle yetersizliğinin ortaya çıkması,
*Başta İstanbul olmak üzere, barınma sorununun ve hayat pahalığının artması,
*Bunlardan da önemlisi, özellikle Türkiye'de son dönemde yükselen radikal sağ hareketlerin Arap medya ve sosyal medya mecralarında oldukça fazla yer bulması,
*Türkiye'nin son on yıldır öğrenci çekmede ana odağının Arap coğrafyası odağında şekillenmesi ve birçok pazarın kaybedilmesi veya odaklanılmaması.
Eğitim ihracatında üniversitelerin performansında İstinye ve Bahçeşehir gibi üniversiteler oldukça başarılı performanslara imza atarken, birçok özel üniversite tabiri caizse nal topladı. Üniversitelerin acentelerin oyuncağı olduğu bir duruma doğru gidiyoruz.
Diploma denklikleri, 8 yıldır İl ve İlçe Millî Eğitim Müdürlükleri tarafından yapılıyordu. YÖK bu yıl üniversitelere, bu belgeyi yabancı öğrenciyi kaydederken biz hiç zorunlu kılmadık mealinde bir yazı gönderdi.
Bir önceki YÖK Başkanı döneminde yabancı öğrencilerin merkezî sınavla üniversitelerimize girmesine ilişkin bir çalışma yapıldı. Özel üniversitelerde, özellikle bu işi endüstriye çevirenlerden karşı çıkışlar olunca YÖK, "Ben sınavı yaparım, siz ister kullanın, ister kullanmayın" yaklaşımına döndü.
İşte tüm bu risklerin birleşimi, Türkiye'yi yakın gelecekte "diploma satan bir ülke" konumuna getirme ihtimalini beraberinde getiriyor. Uzun yıllardır çabalanan eğitim ihracatındaki markalaşma çabalarımızın sekteye uğraması söz konusu.
Eğitim ihracatındaki sorunları hızlı bir odaklanmayla düzeltmek şart.