Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Abdullah OSKAY
Abdullah OSKAY
Ticaretin Politikası

Ortadoğu’da bozulan Dengelere dikkat!

Bir yıl önce başlayan İsrail - Hamas Gerginliği artık boyut değiştiriyor. Gazze’de yaşanan insanlık dramı, Lübnan’ı da içerecek şekilde genişliyor. Sorunun kaynağına bir bakalım.

İran, 1979 Devriminden sonra Batı ile köprüleri atmış bir ülke. Daha önce en ileri silahlarla donanan İran Ordusu, yoğun ambargolara maruz kaldı.

İran’ın bu ambargolara tepkisi geleneksel devlet stratejilerinden farklı oldu. İran, tank, top, obüs, gibi geleneksel silahların eksikliğini yıllar içinde daha fazla hissedince, güvenlik doktrinini iki ayaklı bir stratejiye dayandırdı. Birinci füze teknolojisi ve elde edilebilirse sanal nükleer kapasite denilen kapasiteye erişmek, ikincisi ise güvenlik tehditlerini olabildiğince kukla savaşçılarla - proxy’lerle sınırların ötesinde karşılamak.

İran, füze teknolojisi başta olmak üzere silah teknolojisinde bir noktaya gelebildi. Bugün Ortadoğu’da füze altyapısı en ileri ülke İran. Derme çatma dronları da Ukrayna - Rusya Savaşında yine oyun kurucu olabildi. Nükleer konusunda ise, 2002 yılında rejim muhalifi bir grubun İran’ın gizli nükleer planlarını açıklayarak alt üst etmesi İran’ın bu caydırıcı gücünü kısıtladı.

Hamas, Hizbullah, Haşdi Şabi, vb. birçok isimle Ortadoğu’nun çok farklı bölgelerinde, İran’ın hem doğusunda hem batısında bu tarz yapılar kurdu. Bu yapıların kendisine olan güvenlik tehditlerini bertaraf edebileceğini düşündü. Bir noktaya kadar başarılı olan bu yapılar, değişen güvenlik paradigmalarında işlevsiz kalıyor gibi görünüyor.

***

İsrail’in en başarılı başbakanlarından biri olarak görülen Benyamin Netanyahu, adım adım Arz-ı Mevud denilen Nil’den Fırat’a İsrail projesini gerçekleştirmek için var gücüyle çalışıyor. İsrailli askerlerin peçlerinde bulunan Arz-ı Mevud haritası, Türkiye’nin topraklarını da tehdit eder haliyle ülkemiz güvenlik bürokrasisini tedirgin ediyor. Geçtiğimiz hafta Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yaptığı konuşma, İsrail’le artık ilişkilerin Türkiye’nin güvenlik doktrininde İsrail algısının değişiminin önemli bir göstergesiydi. İran’ın bölgede yarattığı dengenin giderek yıkılması, Türkiye’nin de değişen jeopolitik algılarının değişmesine neden oluyor.

***

İsrail, bölgede İran’ın etkisini önemli oranda kırmış durumda. İran, çevresindeki çemberin daraldığını görüyor ve oyunu buna göre yeniden dizayn etmeye çalışıyor. Bizim Açılım Sürecinde yaptığımıza benzer şekilde, akil adamlar benzeri bir yapı kurarak rejimle-toplumun arasında açılan boşluğu doldurmaya çalışıyor. Bu yapının başına da Batı’ya en dönük isimlerden birisi olan Cevad Zarif’in getirilmiş olması önemli bir mesaj.

Sonuç:

Böyle bir ortamda Türkiye’nin yıkılan statükoya cevap vermesi gerekli. Bunun için ince bir çizgi üzerinde ilerlemeli. Batı ile ilişkiler son on yılda hırpalanmış durumda. Batı’nın İsrail’le olan ve kendi değerlerini de alt üst eden İsrail’le ile ikircikli ilişkisinden ne kadar medet umulabilir belli değil. Avrasyacılık hezeyanına kapılmak da doğru değil. Bu dengenin nerede başlayıp nerede biteceğini belirlemek, önümüzdeki dönemde dış politika ve güvenlik elitinin en fazla kafa yoracağı mesele bu olacak.

Yazarın Diğer Yazıları