Diplomada boğulmak

R. T. Erdoğan, günlük konuşmalarını birden ikiye, ikiden üçe çıkardı.

Cumhurbaşkanları, Çankaya'da işsizlikten bunalırlardı. Saray'a taşınan R. T. Erdoğan, yurt dışı seferlerinden fırsat buldukça çoklukla İstanbul'da ve değişik illerde -arada bir Ankara'da tabiî- kürsü kürsü dolaşıyor.

R. T. Erdoğan'ın belli rahatsızlıkları olduğu hep yazılır; hiç cevap verilmez. Diploma tartışması da hep yazılmış daha birkaç güne kadar cevap verilmemişti. Sanırım bu gidişle sağlık meselesinde de araya girecektir; çünkü, iddialar ciddî.

Şimdiye kadar gazeteciler asıl sorulması gereken soruları sor(a)madıkları için, kendisi bir şey söylememişti. En sonunda söylemek zorunda kaldı. Marmara Üniversitesi Rektörü'ne demiş ki; "Şunlara bir cevap ver, ağızları kapansın." Rektörün verdiği uzun, karmakarışık bilgilerle dolu açıklamayı sabırla okudum. Okuyup da tatmin oldum diyen beriye gelsin!

Diploma niye bu kadar önemli ki... diyecektim ama Cumhurbaşkanlığı için dört yıllık mektepten mezuniyet şart koşuluyor. R. T. Erdoğan çok doğru bir söz etti: "Eşek ölür kalır semeri, insan ölür kalır eseri." Sözü şuraya getiriyor: Üniversiteyi bitirsem ne olur bitirmesem ne olur. İşte Türkiye avcumda; fiilî başkanım. Kim başarabildi bunu? Padişahların diploması mı var!

Türk edebiyatı araştırmalarının bir numaralı ismi Mehmet Fuat Köprülü "ordinaryüs profesör" titrini taşımakla beraber, üniversite mezunu değildir. Bir iki sene Hukuk Fakültesi'ne gitti geldi, baktı vakit kaybı, bıraktı. Ama dünyaca sayılı bir ilim adamıdır. Aldığı bütün fahrî doktoraları da hak etmiştir.

MHP milletvekili Prof. Dr. Yusuf Halaçoğlu, öyle boş konuşacak biri değildir. Ergun Poyraz belge falan yayınlıyor ama, o müzmin muhalif; akla gelmeyecek şeyler söyleyebiliyor. Yusuf Halaçoğlu üç yıllık okulu bitirmiş diyorsa, düşünmek gerekir. Üstelik Y. Halaçoğlu, "Yalancısın!" diye mahkemeye de verilmedi.

Yusuf Halaçoğlu'yla konuştum. Kendisinin TTK Başkanı olmadan önce Marmara Üniversitesi Rektör Yardımcılığı yaptığını hatırlatayım. "Sözlerimin arkasındayım." diyor.

R. T. Erdoğan sınıf arkadaşlarının olduğunu söylüyor. "Sınıf arkadaşıyım." diyen bir kişi çıktı; Rafeal Sadi. O şimdi İsrail'de. Rafeal Sadi: "Erdoğan'la Aksaray Meslek Yüksek Okulu'nda dört yıl birlikte okuduk. Arada merhabalaşırdık." diyor.

Eski CHP milletvekili Prof. Dr. Aydın Ayaydın da: "Benim asistanlığımda R. T. Erdoğan öğrenciydi, imtihanlarına girdim. Dört yıllık okulu bitirmiştir." diyor.

Bilgileri verenlerin biri "Yahudi", diğeri ise CHP'li. R. T. Erdoğan'ın lehine notlar. Ama insanlar belge istiyor

M.Ü. Rektörü Prof. Dr. Mehmet Emin Arat, Reis'in diplomasını kurtarma operasyonu için yaptığı açıklamada 41 ders gördüğünü söylüyor. Y. Halaçoğlu bana, "Hangi derslermiş? Notlarıyla beraber açıklasınlar! Hem arkadaşları varmış. Bunu iddia eden iki kişi, var mı başkaları?" dedi.

En iyisi "yandaş" olmayan gazetecileri de alıp üniversitenin arşivine götürmek... "Bakın, mezuniyet notları bu, diploması da bu" diye bir bir göstermek...

Ben diplomayı hakikaten önemsemiyorum.

Cumhurbaşkanlığı makamı başka... "semer-eser" kıyaslaması burada tutmuyor.

* * *

arslantekin.jpg

Yazarın Diğer Yazıları