Çapanoğulları isyan etmiş miydi?
Yozgat Valisi'nin 15 Temmuz günü Yozgat'ta Cumhuriyet Meydanı'nda yaptığı "Tek Adam" güzellemesine dair yazdığım "Bre Heyyy! Osmanlı torunu geliyor!" başlıklı yazımda, Ak Parti'nin mi, yoksa devletin mi valisi olduğunu anlayamadığım o zat konuşurken platformun ardında görünen tarihî saat kulesi ekseninde bazı hatırlatmalarım olmuştu.
Yazımdaki "[Çapanoğlu İsyanı'nı] bastırmak için Yozgat'a gönderilen Çerkes Ethem, 'âsi' 12 kişiyi saat kulesinin dibinde asmıştır." cümlesi, Çapanoğlu ailesinin sözcüsü diyebileceğim, değerli kalem Abdülkadir Çapanoğlu'nu üzmüş. Bir açıklama gönderdi. Aynen veriyorum:
"Sayın Aslan Tekin Beyefendi, bildiğiniz gibi Çapanoğulları hadisesi diğer başkaldırılara hiç benzemez. Nitekim Atatürk Çapanoğullarını bir sene kadar Ankara da ikamete mecbur ettikten sonra yaptığı inceleme sonunda onları yargılatmadan affetmiştir.
Çapanoğulları olayları sırasında önemli görevlerde bulunan daha sonra da Ankara valisi olan Avni Doğan Bey 'Kurtuluş, Kuruluş ve Sonrası' isimli kitabında şöyle diyor:
"Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti, Aziziye Halkını tazyik ederek misafirleri olan Edip ve Celal Beyler ile akrabalarını Ankara'ya getirtti. Yozgat ayaklanması hakkında geniş bilgi alan Mustafa Kemal, beylere ceza tatbik ettirmedi. Kendilerini ayrı ayrı bölgelerde ikamete memur ettiler." Atatürk Çapanoğullarını muhakeme bile edilmeden affetmiştir.'
Tarihe düşülecek asıl kayıt budur.
Karahisar Mebusu Şükrü Efendi'nin Meclis kürsüsünden yaptığı şu konuşmanın da bu afta etkili olduğunu sanıyoruz. Şükrü Efendi bakınız ne söylüyor:
"Bu millet isyankâr değildir. Şurada Yozgat'ta isyan çıktı deniliyor. Bendeniz Yozgat isyanını tetkik ettim, sui idare neticesidir. Bakınız efendim Yozgat isyanı yalnız sui idare neticesi de değil, bu Meclisin kendisini gösterememesi neticesidir. Bir islâm cemiyetinin, memaliki Osmaniye ve islâmiye mümessillerinin burada toplandığını bildirmemektedir. / Neden oraya muktedir adamlar göndermedik, biz daha doğrusu yalnız İcra Vekillerine değil kendimize de kabahat bulmalıyız."
İlk Meclise giden entrikacı Yozgat milletvekilleri taifesinden Çapanoğullarına düşman Süleyman Sırrı İçöz'ün Meclis kürsüsünden Çapanoğullarını suçlayan bir sürü iftirada bulunmasından sonra Gazi Paşa kürsüye gelerek "Efendiler, biraz önce kürsüde konuşan efendiye hiçbir surette katılmamız mümkün değildir. Bahsettiği aile, memleketimize geçmişte büyük hizmetlerde bulunmuşlar, hataları varsa da hatalarından vazgeçmişler, bu gün de devletimize hizmette kusur etmemektedirler" diyerek Süleyman Sırrı'yı adeta azarlayan bir ifade kullanmıştır.
Kebapçı Veysel denilen bir hain de vaktiyle aralarının açık olduğu kişileri bu da Çapanoğullarından diyerek astırmış, durumu öğrenen Etem 'Bu d...zü bütün Yozgat'ı astıracak. Önce bunu asın' diyerek onu da astırmıştır. Asılanların kayıtları tutulmadığından tespit edilebilen 30 kişidir. Saygılarımla."
İsyandan dolayı Yozgat'ın cezalandırıldığı hep söylenegelmiştir.
Abdülkadir Çapanoğlu'nun, önceki gün, "Yozgat" gazetesinde "Şehr-i Yozgat cezalı mıydı?" başlıklı yazısı çıktı. Küçüklüğümüzden beri duyduğumuz "ceza" meselesine açıklık getiriyor ve tarihî bilgiler veriyor.
(Bu arada "Yozgat" gazetesini büyük emek ve fedakârlıkla 45 yıldır devam ettiren Osman Hakan Kiracı'ya selâm.)