Yeni yıla girdik. Bismillah.
Bu yıl Türkiye''nin geleceği için, en önemli yıl.
Cumhuriyet''in kuruluşunun 100. yılı kutlanacak (mı?).
Eğer iktidar seçimi kazanırsa, -ki kendileri için kazanmak zorunda- Yeni Türkiye, yeni evreye girecek.
"Yeni Türkiye", Mustafa Kemal Atatürk''ün sözüdür. Millî Mücadele''yle "Yeni Türkiye"nin temeli atıldı, Mustafa Kemal liderliğinde yeni devlet kuruldu.
Osmanlı zamanında da "Türkiye", "Türk milleti" deniyordu. O dönemin elimin altındaki periyodik yayınlarından "Türk", "Türkiye" ve daha anlamlısı "Türk milleti" sözlerini bir yığın dizerim. Bunu şunun için diyorum... Bu iktidar döneminde biliyorsunuz, "Türk" kavram olarak yok sayılmak istendi. Baktılar, silemiyorlar, kullanışı en aza indirdiler. ("Türk Adını Silme Planı" kitabımızı yine hatırlatacağım.) Sadece, "millet" demeyi tercih ettiler. "Millet"in ucu açık. İsteyen "İslâm milleti", isteyen "Türk milleti" anlar. Ama iktidarın destekçisinin ısrarla "Türk milleti"ni kullanması, iktidara, ister istemez, "Türk" adını "silme" işlemini akîm bıraktırdı. Sanmayın ki, "Türk"ü silmekten vazgeçecekler. Mayalarına bakarsanız, şuur altlarında yatanı hemen okursunuz.
Onun için, bu yıl, "evrilme" mi dersiniz, "devrilme" mi dersiniz, gidişe göre adlandıracaksınız, köklü değişiklikler yılı olacaktır.
İktidar seçimi alırsa, muhalefetten bahsedemeyiz. Hâliyle var olurlar ama, şimdiki gibi umut aşılayamazlar. Zaten hükûmet edenler, seçim zaferiyle alanlarını daralttıkça daraltacaktır.
Sizce iktidar değişir mi?
İktidardakiler, gitmemek için, hiç akla gelmeyen oyunlara gireceklerdir. Savaş bile çıkarabilirler. İktidardakilerin gidişi, bütün hayallerinin, yaptıklarının, yapacaklarının bitişi demektir. "Yeni Osmanlı" hayali suya düşecektir.
Asıl mesele iktidardakilerin kendilerini mahkemede bulacak olmaları. Çünkü muhalefetin çok ağır suç isnatları var. Muhalefet iktidardakilere, sık sık, mahkemelerde hesap vereceksiniz demiyor mu?!
İktidar, hiçbir surette hesap vermeye yanaşmayacaktır. Olağanüstü bir durum olmazsa, bu çok açık görünüyor.
Savaş bile çıkarabilirler, dedik. Suriye ile görüşme yolları aranıyor ama, o aranmada, Beşşâr Esad''ı meşru görmek manası akla gelmesin. Putin''i idare etmek yanında, Türkiye''nin, sınır ötesinde ABD/PKK/PYD''ye müdahalesinde, Şam''a, "Hesabımız sizinle değil." demek içindir.
Beşşâr ve çevresi hiçbir surette, Suriye''nin bütününe hükmedemeyecektir. Türkiye''nin de Suriye''den çıkması mümkün görünmüyor. Sınır ötesinde, diyebiliriz ki, hâkimiyetimizde yeni devlet kuruldu.
Bu "devlet"te Saray''ın sistemi geçerli. Hükûmet, kendi sivil kuruluşlarını oralara soktu. "Yeni Osmanlı" diyebileceğimiz denemelerini elimizdeki bölgelerde uyguluyor. Bütün sınırı kontrol altına almak için de seçime doğru, Şam''ın ağzına bir parmak bal çalıp savaş çıkarmayacağını kimse söyleyemez. Savaş derken bunu kastediyoruz.
Yunanistan''la savaş da akla gelebilir. Atışırlar ama savaşmazlar. Şu da var: Savaşacak olan Yunanistan değil; ABD''dir. Suriye''de ABD''nin yetiştirip silahlandırdıklarına karşı mücadele vermiyor muyuz! Yunanistan''la savaş ne zaman çıkar? ABD, Türkiye''ye girmek, hâkimiyetinde tutmak istediği zaman. Dedeağaç''ta, Ege''deki adalarda olağanüstü yığınak, mevzi aldıklarını, uygun zaman gözettiklerini gösteriyor
Seçimi örtmek için, Suriye''deki mücadele öne çıkarılabilir.
Bu yıl zor yıl.
