Ak Parti neden bu kadar kendisine güveniyor? Aşırı güven kibirdir.
Her şeyin ve herkesin zevâli vardır... Zevâli olmayan Yüce Yaradan’dır.
Ak Parti sonunun gelmeyeceğini düşünüyor zâhir.
Halk nereye kadar yürü Recep Tayyip Bey, arkanızdayız diyecek?
Diğer partiler tek başlarına mı? Onların halk desteği yok mu?
Kanunlar partiler için mi yapılır, yoksa halk için mi?
Neden asgarî müştereklerde birleşilmeden son eğitim kanunu alelacele TBMM’ye getirildi, neden alelacele yeteri kadar tartışmadan, halk neyin ne olduğunu anlamadan çıkarıldı?
***
4 artı 4 artı 4’ü nasıl hayata geçireceğinizi merak ediyorum. Küçücük, ana kucağındaki çocuklara “Hadi okullara” diyecekler.
Bu kanun tamamen R. T. Erdoğan’ın “eser” idir. O, içinden her şeyi hesap etmiş, Meclis’teki çokluğuna güvenerek “Kanunlaştırın” demiş ve kanunlaştırılmıştır. Küçücük çocukların mekteplere yollanmasının ilhamı nereden dersiniz?
Ben söyleyeyim... Osmanlı döneminden... Muhterem R. T. Erdoğan Osmanlı’dan bu tarafa daha gelememiş ki okula başlama yaşını geriye çektirmiştir. O dönemde elifba cüzü torbasına konan dört yaşındaki minikler, mahalle mektebine hocanın dizi dibine gönderilirlermiş.
Çocuklar elbette erken mekteplere gidebilir. Benim iki büyük çocuğum da erken gitmişti. O zaman erken vermek isteyen bir yıl önce gönderebilirdi. Üçüncüsünü de erken göndermek istedim; bu defa yönetmeliğe takıldı. Bilgisayardan kayıt yaptıkları için altı yaşını bitirmeden kesinlikle almadılar; ama bir yol gösterdiler: Sınıf atlama sistemi var; çocuğun kendisini gösterir, imtihanı geçerse sınıf atlar, dediler. Öyle oldu; çocuk üçüncü sınıfı okumadan dörde geçti.
Sistemi açık tutacaksın... Ana sınıfı meseleyi çözer aslında... Ana sınıfında, birinci sınıfa başlayacaklar kendisini en fazla iki ayda belli eder.
Yani imam hatip liselerinin orta kısımlarını açacağım diye bütün eğitim siteminin altı üstüne getirilir mi?! Zaten çokluk elinde... İmam hatip liselerinin orta kısmını açmak istiyorum dersin, açarsın... MHP de aynısını söylüyordu.
Yeni anayasa için uzlaşma arayanlar anayasanın bir parçası olan kanunlar için neden uzlaşma aramıyorlar?
R. T. Erdoğan, “Dindar gençlik yetiştireceğiz” dediğinde meğer 4 artı 4 artı 4’e son şeklini veriyormuş.
Osmanlı Türkçesinin yazısıyla birlikte mekteplerde okutulması gerektiğini çok önce yazmıştım. O zaman “Osmanlı yazısı” dendiğinde birilerinin kafalarında pıtrak bitiyor, tüyleri diken diken oluyordu.
Herkesin culuğu düştü/düşürüldü! Bırakın Osmanlı yazısının öğrenilmesini, mekteplere Kur’ân-ı Kerîm dersleri kondu. Bakmayın siz seçmeli dediklerine...
Kur’ân’ı okumanın şartları vardır. Çok zor uygulanır. Keşke önce Osmanlıca dersi konsaydı ve bütün okullar için gerekli kılınsaydı. Buradan Kur’ân’a geçmek çok daha kolaydı ve isteyen özel derslerle takviye ederdi.
İşi neresinden tutsan sakat!
