Biri yalanlasa bu haberi

Tecavüzdü…

Çocuk istismarıydı…

Sapıklıktı…

Adi ve yüz kızartıcı eylemlerle ilgili kim haber yapmak, ya da makale yazmak ister ki?

Hiç kimsenin isteyebileceğini sanmıyorum.

*

Kendi adıma o yöndeki haberleri okumak dahi istemiyorum.

Kaldı ki okusam bile sonunu getiremiyorum.

Yüreğim kaldırmıyor!

Bir hayatın nasıl da insanlıktan zerre nasibini almamış insanlarca mahvediliyor olduğunu hazmedemiyorum!

Kabullenemiyorum!

Daha doğrusu, o tür insanlar cemiyet içerisine dahi çıkarılmasın istiyorum.

*

Şimdi bana ‘Saçmalıyorsun’ diyebilir, devamında da;

O tür insanların ruh hastası olduğu…

Tedaviye ihtiyacı olduğu…

Mutlaka tedavi görmesi gerektiği ya da ıslah edilmesi gerektiği söylenebilir.

*

Bugün dünyanın birçok cezaevlerine, mahkûmların topluma kazandırılması için devletler uzmanlar gönderiyorlar…

Bu bizim ülkemizde de yapılıyor.

Mahkûmları eğitmek adına din adamları görevlendiriliyor…

Psikologlar gönderiliyor…

Ve bizde verilen bu destek nasıl bir sonuç veriyor onu bilmiyorum.

Bu konuda bir istatistiki çalışma var mı onu da bilmiyorum.

Belki de bu benim eksikliğim.

*

Her neyse, bahse konu olan haberi geçtiğimiz gün Günboyu gazetesinde okudum.

Okurken bile yüreğim parçalandı.

‘14 yaşındaki bir kızımıza 18 kişinin sabaha kadar cinsel istismarda bulunulduğu yönünde bir haber’…

Nerede oluyor bu olay?

Osmaniye’nin Düziçi ilçesinde…

Sonuçta ne olmuş.

18 kişi bir kızımızın hayatını söndürürken, 18 kişi de ömür boyu ‘Yüz kızartıcı’ yaftasını boyunlarına asmış oldular.

*

Ne diyeyim bilmiyorum ki!

“Önce AHLAK!” diyorum.

“Sonra yine AHLAK.

Daha sonra yine de AHLAK.” diyorum.

*

Para…

Eğitim…

Şan, şöhret, inanç, din, iman hepsi de ‘Ahlak’ın gerisinden gelir.

Ahlak yoksa…

Paralı olanın da…

Şu veya bu mevkide olanın da…

Dindar olanın da…

Ateist olanın da bu dünyada hiçbir kıymeti harbiyesi yoktur.

Öte dünyada da olduğunu sanmıyorum.

Bu dünyada ne yapıyorsak, öte dünyaya onları götürmüyor muyuz?

Ben öyle olduğuna inanıyorum.

O nedenle “Bu dünyada eziyet edenlere, öte dünyada muhakkak ki bir bedel ödetilecektir” diyorum.

Benim inancıma göre öyle!..

*

Keşke birileri bana; “Bu haberin yalan olduğunu söylese” de 14 yaşındaki tomurcuğumuz solmamış olsa.

Derin bir nefes alsak.

18 gencimiz de böyle bir yüz kızartıcı suça iştirak etmemiş olsa!

Hani keşke öyle olsa ya, öyle değil işte!..

Maalesef değil!..

Yazarın Diğer Yazıları