Bir Öcalan klasiği

Abdullah Öcalan “Başarısız olur, barış gelmezse ben yokum. Beni öldü bilsinler” diyesiymiş. Estağfirullah, o ne söz Serok!.. Ağzından yel alsın!
Bir Öcalan klasiği; esip gürler böyle; gözdağı verir. Hem kendi adamlarına, hem hükûmetin başındakine.
Hep söylüyoruz: Vermeden alınamaz. Ne verilecek? Açıklayın!
A. Öcalan asgarî talebini açıkladı. Haber doğruysa eğer, diyoruz ama haberin doğru olmaması için bir sebep görünmüyor. Haberi yazan Namık Durukan tecrübeli bir gazeteci. PKK ile iç içedir. Her bir şeyini bilir. Barzanî kesimini yakından tanır. (Bir defasında Erbil’de beraberdik. Türk gazetecileri Barzanî’nin adamları Salahaddin’e, yemeğe davet etmişlerdi. Mustafa Barzanî’den Mesud Barzanî’ye intikal etmiş kurt politikacı Abdurrahman Sami ile çok samimiydi. A. Sami, sonra bir bombalı saldırıda öldürüldü.)
Biliyorsunuz, “bir avuç barış” getirsinler diye PKK/BDP milletvekilleri Pervin’i, Sırrı Süreyya’yı, Altan’ı İmralı’ya A. Öcalan’ın konağına selâmetlemiştik. (Allah’ım! Ne gündü o gün, güneş bile bir başka doğmuştu!)
“Bir avuç barış”ı çok şükür, getirdiler. Çok meraklanıyorduk, Serok’umuz ne buyurmuşlardı?

***

Namık Durukan’ın dünkü Milliyet’te yer alan haberi şöyle:
“[1]- Çekilme parlamento kararıyla olacak. TBMM onaylayacak, hakikat komisyonu kurulacak, köylere dönüş olacak. Bunları yapmazlarsa çekilme olmaz. Süreç başarısız olursa ‘Apo öldü’ diyeceksiniz. Ben yokum. BDP ve PKK’nın beni kullanmasına izin vermem.
[2]- Ne ev hapsi, ne de af bunlara gerek kalmayacak. Hepimiz özgür olacağız. Başarılı olursam, ne KCK tutuklusu kalır ne başkası. Bu olmazsa 50 bin kişiyle halk savaşı olacak. Yalnız herkes bilmeli ki, ‘Ne eskisi gibi yaşayacağız, ne eskisi gibi savaşacağız’.
[3]- Başbakanı buna inandıran ekip ‘PKK’yı bitireceğiz’ dedi. 10 bin kişiyi (KCK) içeri aldılar. Bu güç MİT’e de darbe planladı. Devreye girip ’Bu darbe’dedim. Başbakan, MİT’e darbe yapılınca sıranın kendisine geldiğini gördü, vatana ihanetten tutuklanacaktı.
[4]- Başkanlık sistemi düşünülebilir. Biz Tayyip Bey’in başkanlığını destekleriz. Biz AKP ile bu temelde bir başkanlık ittifakına girebiliriz. Yalnız Başkanlık ABD’deki gibi olmalı, devlet meclisi gibi bir senato. İkincisi, bir de halklar meclisi. Bu ABD’deki Temsilciler Meclisi gibi olabilir.
[5]- Vatandaşlık maddesini sana (Sırrı Süreyya Önder’e) yazdırıyorum, “Özgür iradesiyle Türkiye Cumhuriyeti’ne bağlılığını ifade eden her birey Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıdır.” Burada sadece Türkiye de olabilir. Devlete aitiz, Türk ulusçuluğuna değil.”

***

Yukarıdaki haberden şimdilik beş talebi biliyoruz. Birincisinde, “Hakikat Komisyonu” meselesi uzun zamandır tartışılıyor. Maksat, zaten çökmüş TSK’nın belini en ince yerinden kırmak... Sen misin PKK’ya karşı savaşan! Ne yaptıysa bir bir cezasını bulacak! PKK öyle saldırganlaşmıştı ki köyler mecburen boşaltılmış, lojistik destekten mahrum bırakılmak istenmişti. Tabiî bu köy boşaltmayı devrin hükûmetleri ellerine yüzlerine bulaştırmışlardı. Bu da ayrı bir mesele. TBMM, PKK ile pazarlığı tasdik edecek... Sonra Öcalan çıkacak: “Ben ayrı devlet kapısını açtım, gerisini siz halledin!” diyecek.
İkinci maddeye dikkat: A. Öcalan’ın pervasızlığını görüyorsunuz: PKK’nın talepleri TBMM’de kabul edildikten sonra PKK ile bağlantılı ne kadar mahpus varsa dışarıda. Öcalan en başta hâliyle... Yine gözdağı: Ya dediğimi yaparsınız, ya da savaşı en şiddetli şekilde başlatırım!
Üçüncü maddede, ne kadar doğru teşhis koyduğunu söylüyor! Bir ekip varmış, PKK’yı bitireceğini söylemiş, Erdoğan’ı yanıltmış. Bütün tezgâh Erdoğan’dan kurtulmakmış. Öcalan “Bu bir darbedir” demiş, Erdoğan’ı ikaz etmiş.
Dördüncü maddede, muhalefetin bütün söylediklerini doğruluyor Serok Beyimiz! “Hey! Sen benim dediğimi yap, ben de seni başkanlığa taşıyayım.” Yol da gösteriyor; halklar meclisi falan olsun diyor! Emret Serok! Sen ne dedin de yapmadık!
Son madde: Hadi şimdilik Türkiye cumhuriyetine bağlı olalım, devletin adına da itiraz etmiyorum ama “Türk” falan demeyin sakın! Külâhları değişiriz!
Ne günlere kaldık yâ Rabbim! Hükûmet bütün bu deli saçmalamasını ciddiye alıyor demek ki!

Yazarın Diğer Yazıları