BDP’nin borazancıları!

Israrla soruyorum: PKK’nın propagandasının yapılmasına ne zamana kadar izin verilecek? PKK ve bilumûm uzantılarına “meşruiyet” kazandırmak için bazı kalemler öyle canhıraş çalışıyor ve belli kesimde öyle itibar görüyorlar ki, insanın aklı almıyor. Ben artık bu “kalem oynatanlar” ın bir yerlerden doğrudan veya dolaylı beslendiklerine kesinkes inanmaya başladım. En hayıflandığım, kendilerini dindar gösterenlerin çılgınca yıkıcı/bölücü akıntıya gönüllü kapılmalarıdır. Yıkıp yeniden mi yapacaksın? Bölüp yeniden mi birleştireceksin? Nedir bu kinin? Nedir bu düşmanlığın?.. Kime? Niçin?
“İslâmcı” geçinip “Türk” e yüklenenler bile, siyasî etnikçi “İslâmcı” Mazlumder’in, “İslâmcı” Hizbullah’ın ardından gitmiyorlar. Ateist/sol liberallerin hık deyicileri onlar. “İslâmcı” geçinenler, bu grubun/güruhun izinden bir santim sapmıyorlar: Varsa yoksa PKK/KCK/BDP...
BDP’li milletvekillerinin dokunulmazlıkları aman kaldırılmasın... Sonra büyük olaylar olur... 1994’te dokunulmazlıkları kaldırıldı da ne oldu? 10 yıl yattılar, kimi tekrar milletvekili oldu, kimi belediye başkanı... Hem çok çirkindi Meclis’ten götürülüşleri... Apar topar tutup polis arabalarına kondular!
Bu yaygara o kadar fazla ki basın yayın organlarında... Ne olacaktı? Apar topar tutulmayacaklar mıydı? Kaçmalarına göz mü yumulacaktı? Bazıları da yurt dışına kaçtı. Şimdi Avrupa’da PKK’nın temsilciliğini yapıyorlar.

***

Bir suç varsa, suçun karşılığı ceza da vardır. PKK/BDP milletvekilleri suç işlemişlerdir. Zaten onların TBMM’ye girmeleri baştan yanlış. Çokluğu Güneydoğu’dan gelmiştir ve bölgede sağlıklı seçim yapılmamıştır. Silâhlı güçler halkı yıldırmışlardır.
Yine köşeleri tutan Kandil sözcüsü kalemler her fırsatta PKK/BDP’nin propagandasını yapmışlar, oy toplamışlardır! Haber kanallarını açın, en sağcısından en solcusuna şu veya bu bahane ile PKK’nın propagandasının yapıldığını görürsünüz. Kanalların haber merkezlerine bilerek PKK sempatizanları alınmış görüntüsü var. Tartışma programları da karşısında kim olursa olsun PKK’nın propagandasına dönüşüyor.
Ölüm istemiyorsan, birliğin bozulmasını istemiyorsan basın-yayına çekidüzen vermelisin... Çekidüzen vermezsen dağdakiyle ne kadar mücadele edersen et boşa çıkar.

***

Hatırlıyor musunuz? “BDP’in dokunulmazlıklarının kaldırılması karşılığında ne taviz verilecek?” diye yazmıştım. Tavizin ne olacağı yavaş yavaş ortaya çıkıyor. R. T. Erdoğan ne diyor: “BDP’nin hukuku, yasaları, anayasayı hatta insanî değerleri çiğneyen söylemleri ve eylemlerine daha fazla seyirci kalamayız. Sessiz kalırsak halk bizi affetmez. Allah da affetmez.”
“Peki, “PKK Açılımından Mesûl” Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay hangi havalarda:” Akan kanı durdurmak, bu yakıcı sorunu sonlandırmak için kiminle görüşülmesi gerekiyorsa, hangi adımın atılması gerekiyorsa, hangi araçların, mekanizmaların devreye sokulması gerekiyorsa uygun zaman ve zeminde gerekli kararları almakta tereddüt göstermiyoruz ve göstermeyeceğiz.
Bu cilâlı sözlerin altında Abdullah Öcalan var. Maksat PKK/BDP propagandistlerinin gazını almak.
Terörü bitirmek istiyorsanız her yönüyle meselenin üzerine gitmelisiniz.

Yazarın Diğer Yazıları