MHP-CHP ile görüşme işin bahanesi. Dahası ön alma çabası. Zihinlerdeki olası soruları bertaraf etme gayreti. Gerekçeleri ve eleştirileri ortadan kaldırma. Asıl hedef kamuoyunu referanduma hazırlamak. Bütün bu görüşmelerin esas sebebi işi oraya vardırmak ve halka: "Gördünüz mü biz elimizden ne geliyorsa yaptık. Ama muhalefet her yeniliğe karşı. Biz ne kadar konuşa konuşa dedikse, onlar hep yokuşa sürdüler. Tek çaremiz kaldı. Size soracağız..."
5 Ocak'ta MHP ile yapılacak görüşmelerden ne sonuç çıkacağını herkes şimdiden biliyor.
CHP ile konuşmazdan evvel de biliyorduk.
Ne sonuç çıktı?
Eskiden beri tekrarlanan bildik sonuç.
Bunu onlar da biliyordu. Biliyorlardı ama onların kurdukları oyunun bir parçası olduğu için devam ediyorlar...
Burada asıl sorunlu muhalefet.
Muhalefet, hazırlanan ve toplum mühendisliğini kavrayarak buna karşı bir antitez geliştirebilirse ne âlâ... Yoksa verilen rolü başarıyla oynayacağı için oyun kurucuların hedefine hizmet etmiş olacak.
MHP her zaman böyle bir yanlışa düşmede mi?
Hatırlayın...
7 Haziran seçimleri olmuş, sandıktan çıkan sonuçlar tam açıklanmamış. Kimi bölgelerde oy sayımları devam ediyor... Televizyonlara çıkmamak için elinden geleni yapan Bahçeli, bir baktık televizyon kameralarının önünde. Bir eli boşlukta daire çizerek "seçimse seçim" meydan okuması yapıyor. Hâlbuki 7 Haziran seçimlerinde AKP iktidar olamayacağını anlamış, sarayın direktifi ile en kısa sürede seçimlerin yenileneceğini Binali Yıldırım açıklamıştı.
Sonrası malum.
Hükümet kurmam da kurmam itirazları.
MHP'nin gelişen olaylar karşısında önlem alıcı hiçbir planı yoktu. Ve ne yapacağı siyaset mühendislerince önceden net olarak kestirilebiliyordu. Bu sebeple beklenen oldu ve 1 Kasım'da seçime gittik.
Sonuç ortada.
MHP küçüldü.
AKP büyüyeceği kadar büyüdü. Yönetimi yeniden ele aldı.
Ve kaldığı yerden Türkiye'yi istediği çizgiye çekmeye devam ediyor...
Şimdi kartlar yeniden dağıtılıyor ve yeni bir siyaset oyunu ile karşı karşıyayız. O sebepledir ki MHP'nin 5 Ocak'ta Davutoğlu ile yapacağı görüşme ve sonuçları şimdiden bellidir. Siyaset hesabını buna göre yapan AKP'li teorisyen ve oyun kurucular, bunu bildikleri için kendilerini çok rahat hissediyor...
Eğer karşı bir manevra, yeni bir taktikle karşılaşacaklarını bilseler belki önlem almaya, kendileri de yeni stratejiler geliştirmeye çalışacak ancak, muhalefettekiler sağ olsun iktidarı buna zorlamıyor.
Dolayısı ile de önümüzdeki bir iki yıl içinde olacaklar şimdiden belli.
Bu sebeple oyun kurucular Anayasa'yı öne çıkararak, başkanlığa gidecek yolun ateşini yaktılar...
Oyun yazıldı.
Roller dağıtıldı.
Ve "Başla!" komutu verildi.
CHP ile 2,5 saat görüşüldü.
Sırada MHP var.
MHP ile görüşme o kadar sürmez. Bir iki çay içildikten sonra, beylik birkaç cümle söylenerek, görüşme son erdirilir. Kamuoyuna, kesin bir lisan ile vurucu cümlelerden kurulan açıklama yapılır..
Böylece kamuoyu yavaş yavaş hazırlanır. Gerçekleştirilecek Anayasa değişimi ve beraberinde gelecek referandumun ön hazırlıkları yapılır. Kıvama gelince de "hodri meydan" denilerek referanduma gidilir. Bu arada AKP'den çok Sayın Cumhurbaşkanının dikkat çekici toplumsal kabulü artıracak çabaları ortaya çıkar. Halk "işte bu kardeşim" diyecek olur...
Bunlar olurken MHP en sert açıklamalarını yapar...
CHP, klasik söylemleriyle eleştirilerini sürdürür.
Referandumla oyun biter...
Söyleyin bakalım var mı muhalefetin elinden gelip de yapamadığı bir şey?..
