Balgat töreye uymadı

Adamlar almış eline mikrofonu meydan meydan haykırıyor: "Ey millet hepinizi tek kişinin esiri yapacağız. Gelin teslim olun. Eğer teslim olursanız, cennete gideceksiniz..."

O cennet kimin cenneti?

Tek kişinin emrinde AKP'nin cenneti..

Biz yokuz.

Sırf böyle olduğu için de hayır diyoruz.

Bizim için cennet; millî onurumuz, millî varlığımız, millî şerefimizle üzerinde özgürce yaşayacağımız mübarek bir vatandır..

Gerisi?

Artık onu herkes biliyor.

Gerisi teferruattır.

Hayır, diyoruz.

Öfkeleniyorlar...

MHP'nin töre bilmez yöneticileri, referanduma 'evet' deyince sandılar ki, hurraaa hep birlikte bütün kitle arkasından koşacağız..

Onlara göre bizim fikrimiz, zikrimiz yok; sürüyüz..

Sandılar ki, özgürlüklerimizi, onurumuzu, hak ve hukukumuzu Balgat'taki tek kişiye teslim ettik, o kişi, Balgat'taki koltuğundan ne buyurursa hepsini sektirmeden yapacağız..

Sürü olmadığımızı, gerçek bir topluluk olduğumuzu gösterince, şaşırdılar.

"Ama nasıl olur? Ülkücüler liderlerinin peşinden gitmez mi" demeye başladılar.

Evet gider.

Ama liderin de uyması gereken kurallar tamam olursa...

Lider doğaüstü bir güç, ilahi bir varlık, yeryüzünün en nüfuzlu kişisi değil ki..

Nihayetinde bir insan kişisi.

Liderin var olma nedeni toplumdur.

Toplumu var eden ise töresidir. Hukukudur.

Bakın; ta 1350 yıl önce Bilge Kağan ile veziri Tonyukuk, şimdi söylediğim bu hakikati taşlara yazıp yeryüzüne ilan etmiş.

Göktürk'ü Göktürk yapmanın ön koşulu töredir.

Türk'ün töresini koruyan, yücelten kimseler ancak dirlik ve düzeni sağlar.

Balgat'takiler asırlar ötesinden gelen gelenekleri yok saydı. Gelenekler öldü mü toplum da ölür.

Töre yok oldu mu millet de yok olur...

Dikkatinizi çekerim..

Bilge Kağan'ın veziri (başbakanı) Tonyukuk'tur.

Balgat, bu kurumu ortadan kaldırmak için "Türklüğün bekasını" gerekçe gösteriyor.

Bir şey daha: Bilge Kağan ve Tonyukuk'un da üstünde bir psikolojik güç vardır.

Kut ve Töre!..

O töre ki, maneviyatını "KUT"tan almıştır. O "KUT", kutsal olanın ta kendisidir...

Balgat, Türklüğün maneviyatına uzak duruyor. Türk'ün kurultay geleneğini/töresini hiçe sayıyor. Obaları (teşkilatları), beyleri(delege seçilenleri) dinlemiyor.

Kutlu töre çiğnenirse hakan hükmünü kayıp eder.

İşte etmiştir.

Eğer gerçekten Türk tipi bir başkanlık kuracaksa, önce töre/hukuk ve onun üstünlüğü, sonra, kurultay/meclis ve yetkileri, denetim gücü, ardından yetkin vezir/başbakanlık olacak ve sonra da bunların üstünde hakan/han/kağan (cumhurbaşkanı, başkan) bulunacak. Bunlar yoksa Türk tipi de yoktur.

AKP'nin getirdiği bir çeşit Arap emirliklerine benzer modeldir. Baas Partisi benzeri iktidar kurmaktır.

Bunu neden onaylayalım?

Aklımızı mı yitirdik?

İşte şu an, bu referandumda uyguladıkları psikolojik baskı nedeniyle kalitesi yüksek, standart üstü bir referandum yapamıyoruz. Yarın kendi önerdikleri sistemi kurduklarında daha beterinin işareti değil mi bu?

Yazarın Diğer Yazıları