Yerel seçimler bitti…
Üstelik de üzerinden 5 ay geçti…
Başkanlar koltuklarına ısındı…
İcraat var mı?
Mesela, bizim Avcılar’da pek yok.
Niye yok?
Henüz tebrikler devam ediyor…
Mahalle ziyaretleri vs. yapılıyor.
*
Tebrikler seremonisi, bizim ülkemizde öyle erkenden bitmiyor ki…
Yeni başkanlar altı ay bir sene tebrikle meşgul ediliyor.
Bu süre içerisinde de belediye başkanları bir icraat yapabilir mi?
Pek sanmam…
Yeniden seçilmişse, onlar için o kadar şaşaa olmaz ya, yeni başkanlar o şaşaanın içindedir.
*
Seçimin ilk bir yılı lay lay lom ile geçer…
Genellikle boş yapılır…
Bir türlü yeni başkanlar rahat bırakılmaz.
Ülkenin dört bir yanından akın akın ziyaret koşuşturması sürer.
Sürsün de…
Sürsün de be kardeşim kayıp zaman da bir yıl…
Yani başkanlık sürecinin 1/5’i.
Yani, 365 gün…
Yani, 52 hafta…
*
Yok, bunu abartı buluyorsanız yarısı olsun!
Altı ay yani!
182 buçuk gün…
26 hafta lay lay lom.
Yani, yeni başkan kentine ilk altı ay bir fayda sağlayamadı, demek maalesef.
*
Sonra ne olur?
Bu ziyaretlerin bir de iade-i ziyaretleri vardır.
Nezaket gereği öyledir…
Bilmiyorum, herhalde öyledir.
Bu da devam ettirilirse eğer, yeni kayıp yine bir yılı yakalayabiliriz.
*
Şimdi bana diyeceksiniz ki:
“Kardeşim, göreve yeni seçilmiş bir başkan tebrik edilmesin mi?
Bu tebrik seremonileri aynı zamanda başkanın şehrindeki insanlar…
O şehrin insanları da başkanını, başkanı da şehrinin insanını tanımasın mı?
Sen de neyin derdindesin?” derseniz de ben:
“Haklısınız belki de abarttım.” diye düşünebilirim.
*
Aslında abarttığımı sanmıyorum.
Hani tecrübe denilen bir şey var ya…
Hani yaşadıklarımızdan…
Gördüklerimizden…
Duyduklarımızdan edindiğimiz tecrübeler.
İşte ben de bunların ışığında yazıyorum bütün bunları.
Birazcık da bir şey bildiğimiz de vardır elbet canım.
O kadar da değil hani.
*
Demem o ki Avcılar’ın yeni ve genç başkanı Utku Caner Çaykara, artık şu seremonilerden kurtulsa da daha şimdiden kendisiyle ilgili başlayan dedikoduların önünü bir kesse…
Mesela, Avcılar’ın öncelikle göz önünde bulunan Belediye Hizmet Binası’nın yapımının bir an önce tamamlanması için bir hareketlilik gösterse…
Eğer doğruysa, eski başkan kasayı dolu, üstelik de borçsuz olarak devretmiş kendilerine…
Avcılar’da bir hareketlilik ortaya konulsun istiyorum.
“Başkanımız genç” diyorum…
“Enerjisi yüksek” diyorum…
“Heyecanını kontrol edebilir” diyorum.
Her ne kadar başka bir yerden gelmişse de:
“Ekibiyle birlikte daha gelir gelmez, Avcılar’ın bütün sorunlarına hâkimler” diyorum.
*
Ha, pardon, özür dilerim:
‘Bütün sorunlara hâkimler’ sözünü ben demiyorum.
Genç başkanın basın müdürü “Avcılar’da bütün sorunlara biz hâkimiz” diyor.
*
Ben de kendilerine kolaylıklar diliyorum.
“Tespit ettiğiniz ve o nedenle de bilginiz dâhilinde olan ve Avcılarlılara verdiğiniz sözleri, artık yerine getirmeye başlasanız” diyorum.
“Avcılarlı olarak bizler de sizleri alkışlasak” diyorum.
“Bizi merakta koymayın” diyorum.
*
Avcılar iki dönemi kaybetti, üçüncü dönemi de siz kaybettirmeyin, diyorum.
*
Yolunuz ve şansınız açık olsun!...
