AKP'nin kağıttan kuleleri yıkılmaya başladı!
Yazılarımızda sürekli şunu vurguladık: Dışa bağlı üretim, düşük teknoloji içeren mal ihracatı ve tüketime dayanan büyüme modeli ile Türk hazinesi boş kalmaya mahkumdur. 2013 öncesi dolar bolluğunda ekonomik modelin değiştirilmemiş olmasının üstüne, bir de, AKP''nin İslamcı/agresif iç ve dış politika anlayışının gelmesi an itibari ile yaşadığımız krizi doğurdu.
Sorunu bir kez daha farkındalık yaratma adına analım: Ekonomi açıldıkça ithalat artıyor, kur yukarı gidiyor, kurla maliyetler yükseliyor, fiyatlar yukarı çıkıyor, enflasyonla halk fakirleşiyor, üstüne dünyada enerji fiyatları yukarı gidiyor bu da dönüp enflasyonun şiddetini çoğaltıyor. Sözün özü, önceki yazılarımızda haber verdiğimiz enflasyon fırtınası başlıyor.
Tam da Süleyman Soylu 5 Haziran''da "Temmuz ayında ekonomi atağa kalkacak" demişken yeni ayla beraber elektriğe %15 doğal gaza konutta %12 sanayide %20 zam geldi. Malumun ilanı gibi zamlar AKP ekonomi modelinin çöktüğünü gösterdi.
Ekonomi modeli çöktü çünkü %38''e vurmuş üretici fiyatlarına %20 doğal gaz zammı ne demektir? Ey sanayici şalteri kapat ve arkana bakmadan git demek değil midir? Böyle bir atmosferde işsizlik azalır mı? Firmaların kapanıp, küçülmesi ile mal üretimi artmayacağından fiyatlar düşer mi?
AKP propagandalarında anlatılan her ekonomik başarı devasa birer kule gibi yalanların üstüne inşa edilmişti. Ancak salgınla aciz kalan devlet; esnafı, işçiyi, memuru, emekliyi ve işsizleri kaderine bırakınca insanlar AKP''nin anlattıklarının birer yanılsama olduğunu anlamıştı. Şimdi bitmiş rezervler, yama bile tutmayan bütçe açıkları, artan kur, sırtlan iştahları ile vahşice devlet malına saldırmış rantiyelerle, her gün artan fiyatlar ve sefalete adım atmış halkla AKP''nin o görkemli kulelerinin aslında kağıttan olduğunu anlıyoruz.
Ne olacağını söyleyeyim: Fiyatlar artık durdurulamaz bir yola girdi. AKP 2023''e kadar devlet mekanizmasını çalıştırabilmek için borca yüklenecek. Sadece dün Hazine 2027 vadeli 1,5 milyar euroluk tahvil ihracı gerçekleştirildiğini açıkladı. Yarınlar asla ve asla umurlarında değil. Zaten iktidar olamayacaklarını biliyorlar. Bu nedenle gelecek olanlara büyük bir yıkım hediye ederek çekilecekler. Ülke 450 milyar dolarlık devasa borç dağı altında ezilirken onlar bireysel mutluluk denizlerine yelken açacaklar.
Bireyler olarak dua etmekten başka yapacak bir şeyimiz yok. Yüce Allah''a dua edelim, erken seçim olsun ve tahribatı bir noktada durdurabilelim.