AKP’nin Avcılar belediye başkan adayı kendini tam kaptırdı
17 Şubat 2024 günü, Avcılar’ın AKP’li belediye başkan adayı Sayın Abdullah Küçükoğlu, 5 yılda 55 ‘Proje lansman’ toplantısı yaptı.
*
Ortada olan bir şey yoktu…
Ama salonda müthiş bir algı vardı.
*
Şunu hemen söylemeliyim ki ben; Türkçemize kendi çapında iddiasız, ama kararlı bir şekilde sahip çıkmaya…
Türkçemizi düzgün konuşup, düzgün yazmayı, kararlı ve doğru bir şekilde -kendimce- sürdürmeye çalışıyorum.
Mesela, Sayın başkan adayı; ‘Proje Lansman Programı’ başlığını koymuş, hazırladığı tanıtım kitapçığına.
*
Ne demeliydi?
Aynı ifadeyi Türkçe demeliydi.
“Tasarı tanıtım etkinliği” denilebilirdi mesela…
Neden?
Çünkü ortada herhangi bir şey yok.
Yani yapılması tasarlanan, adı olup da kendisi olmayan şeyler var.
*
Nasıl yapılacağı…
Neyle yapılacağı…
Hangi kaynakla yapılacağı…
Bunların hiçbiri belli değil.
Ayrıca da henüz kendileri de ‘Belediye Başkanı’ dahi değilken, defalarca “Ben Belediye Başkanı olarak” ifadesini kullanabiliyor.
*
Bu ifadeyi bir ego sonucu konuşuyorsa, yanlış yapıyor.
Algı oluşturmak istiyorsa da yine yanlış yapıyor.
Kendisinden öncekiler 2004’ten bu yana aynı ego ile yaşadılar, ama maalesef Avcılar’da şimdiye kadar karşılık bulamadılar.
*
Ha!.. “Sayın Küçükoğlu da bulamayacak!” diyemem elbette.
Demek istiyorum ki olduktan sonra bütün gönül rahatlığı ile kullansın.
Hakkıdır.
“Ben belediye başkanınız olarak…” elbette diyecektir de acaba şimdi “Ben, belediye başkan adayınız olarak…” neden denilmez ya da denilemez, onu da anlamış değilim.
*
Ayrıca Sayın Başkan müthiş bir algı oluşturma peşinde.
Tasarılarını paylaşırken, mesela:
“Taziye evi yapıyoruz; hayırlı olsun!..
Tahtakale’ye kapalı yüzme havuzu yapıyoruz hayırlı olsun!..
Yol ve kaldırımlar yapıyoruz; hayırlı olsun!..
Şunu yapıyoruz hayırlı olsun, bunu yapıyoruz hayırlı olsun!” diyor.
Düşünüyorum da ‘Hayırlı olsun!’ hangi durumda denildiğini, en az benim kadar kendileri dahil, herkes biliyordur.
*
Hani nezaket gereği ‘Peşinen teşekkür etmek,’ vardır ya, keşke sayın başkan da peşinen demese de ‘Şimdiden hayırlı olsun!’ demiş olması bile su götürürdü ya, her neyse işte!..
*
Hele bir kazan…
Belediye başkanı ol!
İlk kazmayı vur…
Tasarınız gerçeğe dönüşsün…
İşte tam da açılışını yaparken o ifadeyi kullanabilirsiniz.
Gönül rahatlığıyla “Avcılar’ımıza hayırlı olsun!” diyebilirsiniz.
*
Niye?
Çünkü o zaman ortada bir eser var.
Ya şimdi?
Ortada bir hayal var…
Tasarı var…
Yani gerçekleşmesi ‘Vaat edilen’ var.
*
Maalesef biz de bunlara kanıyoruz.
Dinliyoruz…
Alkışlıyoruz.
Soru sormuyoruz.
Neden?
Çünkü biz dinlemeyi seviyoruz.
Soru sormaktan korkuyoruz.
*
Her neyse, demem şu ki; 5 yılda 55 proje (tasarım) gerçekleştirmeyiniz de; 5 yılda 20 proje (tasarım) gerçekleştiriniz, ama bunun nasıl ve niçin ve kaynaklarıyla birlikte vatandaşa anlatınız.
O zaman da “Hayırlı olsun!” mu diyorsunuz?
“İyi günlerde kullanın!” mı diyorsunuz?
Ne diyorsanız deyiniz, ama gönül rahatlığıyla deyiniz!..
*
Allah’ı var, Abdullah Küçükoğlu, kibar ve nazik bir insan!..
Bu kadarını söyleyebilirim.